1. TkMM’lere aynı kuruluştan iki ya da daha çok kişi gelirse…?
TkMM’ler sivil toplumla siyaseti bir araya getirdiğinden katılımcıları da doğal olarak sivil toplum örgütü temsilcileri, milletvekilleri ve belediye başkanları. İzleyici olarak gelmek isteyen herkese de kapılar açık.
Peki aynı kuruluştan iki ya da daha çok kişi gelirse TkMM’lerde n’oluyor?
Bir kuruluştan kaç kişi gelirse gelsin, yalnızca biri ‘konuşmacı’ olarak sivil toplum bölümünde kuruluşa ayrılmış olan koltuğa oturuyor. Diğerleriyse ‘izleyici’ olarak salondaki yerlerini alıyor.
2. TkMM’ler hangi illerde…?
2007 yılında başlarken kimsenin yürür gözüyle bakmadığı TkMM’ler, şu an sekizinci yılına girdi. İğneyle kuyu kazmaya benzettiğimiz bu çalışma, yeri geldi Türkiye genelinde 30 şehre yayıldı.
Peki bu organizasyon 2015 yılında hangi illerde yürüyor?
Hemen alfabetik sırayla söyliyelim: (ekrandaki tvnin içinde şehirlerin isimleri de sırayla akabilir) Adana, Adıyaman, Ankara, Batman, Bursa, Diyarbakır, Elazığ, Eskişehir, Iğdır, İstanbul, İzmir, Kayseri, Kocaeli, Malayta, Mardin, Mersin, Muğla/Bodrum, Muş, Sakarya ve Van! Toplam 20 ildeyiz.
3. TkMM’leri 8. yılına girerken profil…?
Türkiye küçük Millet Meclisleri -TkMM’ler, yedi yılı geride bırakıp sekizinci yılına girdi. Şu an 20 ilde her ayın ilk haftasonunda toplanıyor. Yedi yıllık serüvende sivil toplumun toplantılara katılım oranı %59,5. Milletvekillerinin katılım oranı %5,46. Belediye başkanlarının katılım oranıysa %7,68.
TkMM’lerdeki sivil toplum kim peki? Baktığımızda %78,42’sinin dernek, vakıf ve girişimler; %12,67’sinin sendikalar ve %68,9’unun meslek odaları olduğunu görüyoruz.
4. TkMM’lerde kaç STÖ var?
Haziran 2008’den Haziran 2015’e yedi yılı anlatan bir rapor hazırladık. Bu yedi yılda tüm toplantılara katılan stöleri topladığımız da gördük ki sivil toplum katılımcı sayımız 12990. Rakam sizi şaşırtmasın; TkMM’ler geride bıraktığımız yedi yıl boyunca her ay en az 20 ilde toplandı.
Şu an sekizinci yılımızda yine her ay toplanmaya devam ediyoruz. Kısaca diyebiliriz ki her ay TkMM’lerde 200’ün üstünde sivil toplum örgütü bir araya geliyor.
5. TkMM toplantı tutanakları nasıl tutuluyor…?
TkMM’lerde tüm konuşmalar kayıt altına alıyor. Daha sonra bu konuşmaları kMM hamalları, tutanaklara geçiriyor.
Peki bu nasıl yapılıyor? Her konuşmanın 100-200 kelime arasında kalmak kaydıyla bir özeti çıkartılıyor. Bu özetle mutabık olup olmadığı konuşmacıya sorulup onay alınıyor.
Neden böyle yapıyoruz, çünkü bir: tutanak, kelimesi kelimesine deşifre etmek değil. İki: 20 ilin 3’er saatlik toplantı deşifrelerini okumak bile –konuşanla aynı hızda okusanız bile- 60 saat sürer!
Bu tutanaklar politikacılar, araşttırmacılar, akademisyenler ve sivil toplum örgütleri için önemli olabilir; ama özetlenmezse hiçbir işe yaramaz.
6. TkMM’ler ne, tarafları kimler?
TkMM’ler, birer diyalog zeminleri; karar alma ve uygulama değil! Diyaloğun taraflarıysa bir şehrin sivil toplumu ile o şehrin seçilmişleri; yani o şehirden TBMM’ye ve Belediye saraylarına gönderilenler!
7. TkMM’lerde konuşulanlar ne işe yarıyor?
TkMM’lerde konuşmalar kaydediliyor, özetleniyor ve konuşmacılara gönderiliyor. Özetlerde mutabakat sağlandıktan sonra tkmm.net adresinde yayınlanıyoruz. Sadece İnternet’te yayınlamakla kalmıyoruz! Bunları değerlendirip ortak paydalarını ve belli başlı farklı görüşleri içeren bir rapor oluşturuyoruz.
Bu raporla da kalmıyoruz! O ay bitmeden TBMM Basın Salonu’nda bir basın toplantısıyla kamuoyuna açıklıyor, ve ilgili taraflara yolluyoruz.
8. TkMM’lerde konular nasıl seçiliyor?
Bir ildeki kMM katılımcıları olan sivil toplum örgütleri, toplantıya bir hafta kalıncaya kadar konu önerilerini, o ilin kMM ‘hamalına’ gönderiyor.
Kim mi, bu hamal?
TkMM’ler olarak bizler, illerdeki kMM toplantılarını organize edenlere ‘hamal’ diyoruz!
Hamal, konu önerileri arasından en çok isteneni katılımcılara duyuruyor. Konu seçiminde tek sınırlandırma güncel olması!Yanii, tartışmalara yol açacağı belli konulardan kaçmanın ve güncel olmayan tehlikesiz konulara sığınmanın önüne geçiyoruz!
9. TkMM’lerde toplantı akışı nasıl oluyor?
TkMM’ler toplantılar üç saat sürer, tam saatinde başlar ve tam saaatinde biter. Her toplantıda bir ‘genel’ bir de ‘yerel’ konu tartışılır. Sunumdan sonra sivil toplum, sonra da seçilmişler konuşur. Hakaret ve önyargı taşıyan cümleler, laf atma ve karşılıklı konuşmaya hoşgörü gösterilmez. Konuşulan konuyla ilgili her türlü eleştiri, çok sert de olsa serbesttir.
Lehte veya aleyhte tezahürat, alkış söz konusu değildir. Amaç, herkesin birbirini dinlemesi ve kabul etmese de anlamaya çalışmasıdır.
Konuşmalar her bir katılımcı için ilk turda beşer dakika, süre kalırsa ikinci turda ikişer dakikadır. Daha sonra soru-yanıt bölümüne geçilir.
Her bir soru için 15 saniyede verilir, yanıt süresiyse her bir soru için ikişer dakikadır. Tüm bu süreleri moderatör, herkesin görebileceği şekilde, ekrana yansıtılan bir kronometreyle yönetir.