YER: BATMAN BELEDİYESİ MECLİS TOPLANTI SALONU
TARİH: 7 ARALIK 2014
KATILIMCILAR
DERNEK, VAKIF VE GİRİŞİMLER
1 / BEY-DER (Zeki İslamoğlu – Başkan)
2 / Mezopotamya Çok Kültürlülük Topluluğu (İzzettin Ete – Başkanvekili)
3 / Kurdi – Der ( Hamza Ayış – Başkan)
4 / İHD (Vedat Tunç – YKÜ)
5 / Ahmede Xane Derneği (Mehmet Şirin Aslan – Üye)
6 / Türkiye Gençlik Konseyi ( …………. – YKÜ)
7 / Tüm Muhtarlar Derneği ( Mahsum Padir – Başkan)
8 / Güneydoğulu Kadınlar Derneği (Zeynebe Doğantay Akın – Başkan)
9 / Müsiad (Ümit Şen – YKÜ)
10 / Batman Üniversitesi Öğrenci Konseyi (M. Emin Yalçın – MYO Temsilcisi)
11 / Batman Üniversitesi Öğrenci Konseyi (Ferhat Daş – Tek. Fak. Temsilcisi)
MESLEK ODALARI
1 / Batman Gazeteciler ve Yayımcılar Cemiyeti (Melek Barış – Kadın Kom. Başkanı)
2 / Batman Mezopotamya Gazeteciler ve Yayımcılar Cemiyeti (Veysi Demir – YKÜ)
SENDİKALAR
1 / Sağlık – Sen ( Zahir Seven – Başkan)
2 / Eğitim – Sen (Selman Bozyiğit – Eş Başkan)
KANAAT ÖNDERİ VE BİREYLER
1/ Veysi Erdoğan 51 Nolu Dolmuş Hattı Başkanı
2 / Asiye Akın
3 / Nihat Ekinci Belediye Ulaştırma Hizmetleri Müdürü
GOZLEMCİLER
1 /
KATILAN MİLLETVEKİLLERİ
1 / Milletvekili katılımı olmadı.
BELEDİYE BAŞKANLARI
1 / Belediye başkanı katılımı olmadı. Belediye Başkan Yardımcısı İdris Ekmen katıldı.
MESAJ YOLLAYANLAR
DİĞER KATILIMCILAR
MEDYA
1 / İlkha Haber Ajansı
2 / Batman Express Gazetesi
MODERATÖR
Yerel Konu: Cuma Gülcü (kMM Girişimcisi)
Genel Konu: Muharrem Erbey (kMM Bölge Koordinatörü)
KONULAR
KONU (Yerel): Şehir İçi Ulaşım( Toplu Taşıma ) Sorunu
KONUŞULANLAR
1 / Nihat EKİNCİ: Şehir merkezinde belediye yol ağı 652 km’dir. 4000 sokak, 60 cadde bulunmaktadır. Kent merkezinde 500 bin kişiden 2/3 ü aktif olarak gündüz dışarıda olmaktadır. Bu insanların yaklaşık olarak 50000 i toplu ulaşımı tercih etmektedir. Kent merkezinde 8 kooperatife bağlı 300 minibüs, Belediyeye bağlı 36 otobüs çalışmaktadır. 365 duraktan 80 tanesi kapalı durak özelliğindedir. Kentin planlanması yönünden ana aks olan Belediye – Demokrasi Bulvarı arasında yoğunluk yaşanmaktadır. 6 kavşakta 22 sinyalizasyon sistemi mevcut olup 12 adedi belediyeye aittir. Ulaşım için 4 temel bileşen vardır. Bunlar; insan, mekân, araçlar ve düzenlemedir. Ulaşım insanların araçlarla mekânı kullanarak yapılan düzenlemedir. 2007 yılında Belediye Ulaşım Müdürlüğü kuruldu. Okul servisleri ciddi bir sorundu. Düzenleme getirdik. Taksicilik sistemi için düzenleme yaptık. Kentte kooperatifçilik anlamında alınan tek izin Üniversite hattına aittir. 2 yıl boyunca 20 toplantı yapıp 92 plakayı ihale yoluyla taksicilere verdir. 140 ruhsatlı taksiden 70 i aktiftir. 298 i okul servisi olmak üzere 320 adet S plakalı araç bulunmaktadır. Havuz sistemini kurmak için bir çalışma başlattık. Havuz sistemi: Mevcut hatları yeniden düzenleyerek yapılacak çalışmada dolmuşları tek bir sistemde toplamayı düşünüyoruz. Minibüsleri otobüse çevirmektir.
2 / Zahir SEVEN: Şoför olarak, yaya olarak trafikte ciddi sıkıntılar yaşamaktayız. Vizyon projesi estetik olarak güzel ama planlama olarak yanlıştır. Kırmızı da durmayı, yeşilde geçmeyi öğrenirsek sorun çözülür. Şoförlere eğitim verilmesi gerekir. Otobüslerin sayısının artması, minibüslerin sayısının azaltılması gerekmektedir. İyi eğitim, denetim gerekmektedir. Trafik kavşaklarda tıkanmaktadır. Sağa geçişler serbest bırakılmalı. Kavşaklarda rahatlama olacaktır. Kavşaklarda park eden araçlara dikkat edilmelidir. Çömçe Kavşağında Atatürk Parkına kadar olan bölgede tek yaya geçidi yapılması sorunları artırmaktadır. Otorite çok nemlidir, yanlış yapan cezasını görürse işler biraz daha rayına oturacaktır.
3 /TGK: Dolmuş şoförlerinin mesleki eğitim almamasından kaynaklı problemler bulunmaktadır. Aşırı yolcu alımından kaynaklı olarak yolcuların itirazlarına ters cevaplar verilmektedir. Şehir merkezinde minibüs sayısı azaltılmalı otobüs sayısı artırılmalıdır. Ayrıca üniversite hattının güzergahının biraz daha geliştirilmesi gerekir.
4 / İzzettin ETE: Son 2 ayda tespit ettiğimiz sorunları birebir saha çalışması yaparak raporladık. Temel sorun olarak aşırı yolcu alımı ve aşırı hızdan kaynaklı olarak yol ve yolcu güvenliğinin tehlikeye atılması göze çarpmaktadır. Özellikle 19 Mayıs ve Mobil Hattını kullanan vatandaşlarımız şoförlerin göstermiş olduğu kaba diyaloglara maruz kaldıklarını belirtmişlerdir. Ayrıca Batı Raman Kampüsünde eğitim gören öğrencilerimiz bazı noktalarda 3 araç değiştirmek zorunda kalmakta ve bu durum büyük bir maddi kaynağın ulaşıma ayrılmasına sebep olmaktadır. Sorunlar daha fazla ama süremi etkin kullanmak adına hemen çözüm önerilerimizi söylemek istiyorum. 1- Kentte toplu ulaşım araçlarının şoförlerinin periyodik olarak uzmanların hazırlamış olduğu mesleki eğitim programlarına tabi tutulması. 2 – Kent sakinlerinin şikayetinin olduğu hatlara acil olarak müdahale edilmesi
3 – Kent sakinlerini toplu ulaşıma yönlendirecek çalışmaların yapılması ve trafiğe çıkacak araç sayısının bu yolla azaltılması.
4- Kentte dolmuş sayısının azaltılması ve bunların halk otobüslerine çevrilmesi. 5- S.S. 51 Nolu Üniversite hattının uygulamaya koyduğu ve 300 öğrencinin yararlandığı ücretsiz ulaşım kartı uygulamasının diğer kooperatiflerce de uygulamaya alınması. Böylelikle Batı Raman Kampüsünde eğitim gören maddi durumu iyi olmayan öğrencilere destek olunması.
5 / Zeki İslamoğlu: Tabi ki kentimizin önemli sorunlarından bir tanesi olan ulaşım sorununu konuşuyor ve çözüm üretiyoruz. Kentin hızlı büyümesi sorunlardan bir tanesidir. Bunun çözümü için çeşitli alternatif yolların yapılması gerekir. Yayalar ve şoförlerin karşılıklı hatalarından kaynaklı olarak sorunlar oluşmaktadır. Kurallara uyulursa sorun çözülür. Belediye ve emniyet görevlerini yapmamaktadır. Kontrol önemlidir. 3. sorun ise esnafların kendi işyerlerinin önünü tapulamış gibi davranması. Bu da park yeri sorununu ortaya çıkarmaktadır. Eğitimle bu sorun çözülür.
6 / Selman Bozyiğit: Sorunlar ortaktır. Halk bu üslup ve davranışları hak etmiyor. Ortada resmen insanlar taciz edilirken, şiddete uğrarken sakin bir şekilde tartışılmaktadır. Bu kişilerin yarattığı sorunlar çözülmeli. Yolcu alırken adeta yalvarıyorlar; ama indirirken arabadan atar gibi indiriyorlar. Bildiriler dağıtarak halkı bilinçlendirmeliyiz.
7 / M. Emin YALÇI: (Görüşlerini yazılı olarak sundu) Batmanda ulaşım sorunları had safhaya ulaşmış durumda. Bu sorunun çözülmesi için herkesin taşın altına elini koyması gerekmektedir. İlimizde minibüs hatlarıyla ilgili şikâyetleri derleyip siz değerli katılımcılarla paylaşmak istedik.
1. Aşırı hız yapılması ve bu durumun insan hayatını tehlikeye atması.
2. Aşırı yolcu alımı
3. Şoförlerin yolcularla iletişimde kaba sözler kullanmaları
4. Trafik kurallarına uyulmaması.
5. Sinyalizasyon sistemindeki yaşanan aksaklıklar.
Üniversite hattı olarak bilinen 51 Nolu Birlik hattına öğrencilere yönelik yaptıkları ücretsiz ulaşım kartı uygulaması için teşekkürü bir borç biliyoruz. Bunun gibi uygulamaların hem toplu ulaşımı kullanan öğrencilere hem de yaşlı ve engelli vatandaşlarımıza daha fazla verilmesi için diğer kooperatiflerin de çalışma yapması gerektiğini düşünüyoruz.
8 / Hamza AYİŞ: Tüm konuşulanlara katılıyoruz. Ama bir de sorunun kaynağına inmek gerekir. Bunu yapmadan sorunları çözemeyiz. Evet bu kentin bir ulaşım ve toplu taşıma sorunu vardır. Peki bunu ortaya çıkaran asıl sebep nedir? Batman köy iken 1955 'te belediye kuruldu. 1990 yılında il oldu. 1990 yılına kadar sorun yoktu. Devletin uyguladığı politikalardan kaynaklı kent büyük bir göç dalgasıyla yoğun göç aldı ve kent merkezinde büyük bir sıkıntı oluştu. Şehrin nüfusu bir anda on misli artarken şehir alt yapı olarak buna hazır değildi ve kaldıramadı. Şehir böyle çarpık şekilde büyürken, şehre gelenler eğitimden de uzak kaldılar. İşte o zaman eğitimden uzak kalanlar şimdi büyüdüler, ehliyet alıp şoför oldular. Bütün bu yaşananlar sonuçtur. Kapitalist, inkârcı devlet sistemi sorunları büyütmüştür. En önemli çözüm eğitimdir.
9 / Mahsum Padir: Şoförlerin bilinçlendirilmesi gerekir. Biz üniversite hattında bu eğitimi veriyoruz. Ama aynı zamanda halkın da bilinçlendirilmesi gerekir. Havuz sistemi toplu taşımada sorunların önemli kısmını çözecektir diye düşünüyorum.
10 / Veysi Erdoğan: Bir şehirde dışarıdan gelen insanların ilk karşılaştıkları kişiler minibüs ve taksi şoförleridir. O nedenle şehrin imajında da çok önemli yere sahiptirler. Biz üniversite hattı olarak çok ciddi çalışmalar ve denetimler yapmaktayız. Denetim konusunda belediye ve trafiğin yetersiz kaldığına inanıyorum. Güzergâhlar 30 yıllık eski ve sorunlu bir sistemdir. Bir yere gitmek için en az iki araç değiştiriliyor. Minibüslerin halk otobüsüne dönüştürülmesi gerekiyor.
11 / Muharrem Erbey: Günümüzde kentli hakları diye bir şey var. Toplu taşımada şoförlerin eğitimi çok önemlidir. Bu eğitimi işin ehli kişilerin vermesi gerekiyor. Cezadan ziyade ikna yöntemi denenmelidir. İkna yönteminin belirleyici olması gerekiyor. Bilinçlendirme bir anda olmuyor, zaman alır ama vazgeçmemek gerekir. Yurt dışına gittiğiniz için dikkatinizi çeken ilk şey trafiktir. Orda uyulan kurallardır.
12 / İdris Ekmen: Sorun bugünün sorunu değildir. Sıkıntı plansız büyümeden kaynaklanıyor. Sorunun ortaya çıkmasında katkımız yoktur. Çözümü noktasında belki eksiklerimiz vardır ama çabalarımız da vardır. Doksan sonrası yaşanan göçler sonrası yönetimler sağlıklı kararlar almayıp, ilgi de göstermemişlerdir. Toplu taşıma da ulaşımın bir parçasıdır. Bizim de yapmamız gereken şeyler var: Kurumsal kapasitemizi geliştirmemiz gerekiyor.(Teknik kapasitenin geliştirilmesi ve araç sayısının artırılmasını düşünüyoruz.) Kentin mevcut halinin ve yeni gelişme alanlarının yeniden planlanması gerekiyor. İmar planını yeniden gözden geçirip yenilememiz gerekiyor. İmar planı olmadan ulaşım sorunu çözülemez. İmar planından sonra Ulaşım Mastır Planını yapacağız. Tabi bunlar bir anda olacak şeyler değil, bir sürece yayılması gerekiyor. Toplu taşımada temel sıkıntıların başında rekabet gelmektedir. Havuz sistemi oluşturmayı düşünüyoruz. Toplu taşıma kamusal bir süreçtir. Bu alana çekmeye çalışıyoruz. Mevcut durumda raylı sistemden bahsetmek pek mantıklı değildir. Demiryolları şehir içinde kalmış raylarına bile sahip çıkmamakta, hem zemin geçitlerde görevlerini yapmamaktadır.
GENEL KONU (ALEVİ AÇILIMI)
1 / Muharrem ERBEY: TkMM 2008 yılında başlayan bir çalışmadır. 2008 yılında Diyarbakır'da başladığımız bu çalışmaya daha sonra diğer STK lar da katıldı. Kürdistan coğrafyası etnisite, din vb. gibi özellikleri barındıran bir coğrafyadır. Tüm kutsal kitaplarda herkesin eşit olduğu yazmaktadır. Öteki kavramı toplumda yaşıyordu. Bu coğrafyada tüm birikimleri taşıdığımızın farkında değiliz. Yanlış yaşadığımızın farkında değiliz. "Herkes benzerini sakınır, benzemeyenler tehlikelidir" diye bir söz vardır. Peygamberlerin ikna yöntemi vardı. Aleviler ne istiyorlar? Zorunlu din dersi istemiyorlar, Cem evlerine statü istiyorlar.
2 / Zahir Seven: Cumhuriyet tarihinde problemlerin temelinde olan tek şey adaletin olmayışıdır. Hiçbir şekilde adalet sağlanamamıştır. Dayatma ve kandırılma söz konusu olmuştur. Camiler ve imamların devlet eliyle desteklenmesi İslami camiada bazı problemleri de beraberinde getirmiştir. Aynı sorun cem evleri içinde yaşanabilir. Kontrol altına alma isteği oluşabilir devlette. Metot hiç değişmemiştir. Sürekli mobing, kendine benzetme… Şu anda güzel bir çalışma yapılıyor, umarım devamı gelir ve desteklenir. Burada ulaşım sorununun 10 yılda çözülemeyeceği belirtilirken, 500 yıllık bir sorunun hemen çözülmesinin beklenmesi de doğru değildir.
3 / Vedat Tunç: Cumhuriyet tarihinden bu yana bir algı yönetimi olmuştur. Bu algı yönetimi de ötekileştirme üzerine kurulmuştur. Muhalefetin Alevilerin yanındaymış gibi görüntü vermesi ve iktidarların da seçim dönemlerinde bunu gündeme getirmesi hiç doğru bir yöntem değildir. İnsanların kendi doğal haklarını istemesi kadar acı bir durum olamaz. Bunların hepsi siyasi rant elde etmenin sonuçlarıdır. Bu konuda herkes üzerine düşenleri yapmalıdırlar.
4 / Asiye Akın: Bu konuları genelde devlet gündeme getirdikçe konuşuyoruz. Devlet ne kadar izin verirse o kadar konuşuyoruz. Devlet konuşursa konuşuyoruz, konuşmazsa konu kapanıyor. Sorunları aslında ne kadar çok yerele indirirsek çözüme de o kadar çok yaklaşıyoruz. Diğer yandan diyoruz ki “İslam’da zorlama yoktur.” Öte yandan zorunlu din dersi koyuyoruz okullarda. Öncelikle kendimizden başlamalıyız, iktidarlardan bir beklenti içinde olmadan…
5 / Hamza Ayış: 1986 yılında tayinim Erzurum Hınıs’a çıkmıştı. Gitmeden önce bana oranın Kızılbaşların köyü olduğu ve onlarla ilgili de bir sürü şey söylenmişti. O kadar kötü şeyler söylenmişti ki neredeyse istifa edip gitmemeyi bile düşünmüştüm. Ama oraya gidip birbirimizi tanıdıktan sonra oradan ağlaşarak vedalaşmıştık. Ulus devlet, tekçi anlayış devam ettikçe hiçbir sorun çözülemez. Her şeyden önemlisi de anayasanın bir an önce değiştirilmesi gerekmektedir.
6 / Selman Bozyiğit: Medyanın algı yönetimi etkilidir.Bizden sonraki nesillere bu yanlışları düzelterek anlatmamız gerekecektir. Ön yargılar kırılmamaktadır. Çalıştayda zorunlu din dersi geliyorsa bu sorundur. Ona yakın olmayan Müslüman değildir anlayışı yanlıştır. Bunu yargılama yetkisini kim veriyor.
7 / Zeki İslamoğlu: Bu tür toplantılarda konu dönüp dolaşıyor sanki İslam da bir sorun var gibi algılanıyor. İslam kimsenin tekelinde değildir. Kuran ve Peygamberin sünneti egemendir. Biz İslam’ı kendimize uygulamıyoruz. İslam’a davet edilme şekline bakarsak hoşgörüyü görürüz. Alevi kardeşlerimize baktığımız zaman Türkiye'deki başka inançlar göz ardı edildiği için sorun yaşamışlardır. Şimdi ki hükümet eski hükümetlere göre daha güçlü adımlar atıyor. Meselelere kendi perspektifimizle bakıyoruz. Yanlışı yapan kim olursa olsun o yanlışa karşı durmalıyız.
8 / Veysi DEMİR: Kendi içimizde adalet duygusu yoksa devlete bunun için sorgulama yapamayız. Diyalog ortamını artırmamız gerekir. Devlet Diyanet' i devletin sigortası olarak görmektedir. Devletin zihin kodlarında bu vardır. Zamanında başbakanı tek devlet anlayışını kullandığında eleştiriyorduk.
9 / Nihat EKİNCİ: Devlete millete mal etmeye çalıştığı bir sorundur. Bu sorun Osmanlıdan kalma bir sorundur. Demokratik bir hukuk devletinde inançlar konusunda nötr davranmalıdır. Devlet tek mezhepçiliği savunmaktadır. Bu laik devlet anlayışına karşıdır. Devletin adına devletin gücünü kullanan siyasal iktidarlar bunu baskı aracı olarak kullanmaktadır.
10 / İzzettin ETE: Sorunun temeli 1000 li yıllara dayanmaktadır. Osmanlı Fars çatışması sırasında Doğu Anadolu ve Güney Azerbaycan ile Doğu İran arasında kalan bölgedeki bir çok alevi kıyıma uğramıştır. Bunun gibi kıyımlar Cumhuriyet tarihinde de devam etmiştir. Mahmut Esat Bozkurt isimli Adalet Bakanı(!) " Bu ülkede Türk olmayanların tek bir gayesi vardır, o da Türklere hizmetkâr olmaktır." diyerek Cumhuriyet döneminin öncü kadrolarının yapmış oldukları katliamları nasıl işlediğini anlayabiliriz. Bu sorun mevcut iktidar döneminde ele alınmış diğer sorunlar gibi siyasi alanda kullanılan bir siyasi rant alanlarından biridir. Bu sorun ancak toplumsal diyaloglarla çözülür. Alevi canlara ön yargılarımızı diyalogla yıkabiliriz. Toplumsal diyalog ile diğer sorunların da çözüleceğini söyleyebiliriz.
11 / Muharrem ERBEY: İnsanlar inancını yerine getirmek için devlet sorunları ortadan kaldırmalıdır. Din sömürü aracı olarak kullanılıyor. Tüm siyasal iktidarlar kendini düşünüyor. Aleviler çalışmaları samimi bulmuyor. Din, vicdan işidir. Vicdanı sızlamayanların neler yaptıklarını görüyoruz. Sözlere değil, eyleme bakmak lazım. TkMM sitesinden toplantı tutanaklarını takip edebilirsiniz.
ÖNERİLER
1 /
ORTAK SONUÇ
1 /
DEĞERLENDİRME
İLETİŞİM
SİVİL TOPLUM İLE
130 civarı sivil toplum kuruluşu ile iletişime geçildi. E-mail ve telefonlarla bilgilendirmeler yapıldı.
MİLLETVEKİLLERİ İLE
Telefon ve fax yolu ile 3 milletvekili ile iletişime geçtik. Geri dönüş olmadı.
MEDYA İLE
30 civarı basın temsilcisi ile e- mail yolu ile iletişime geçildi. Toplantımız öncesi ve sonrasıyla yerel medyada haberleştirildi.
KATILIMCILARLA
E-mail ve telefon ile katılımcılarla iletişim kuruldu.
SONUÇLAR
DEĞERLENDİREN KİŞİ
Batman kMM Hamalı Cuma Gülcü
Raporlama : Cuma Gülcü, İzzettin Ete