YER: Belediye Meclis Toplantı Salonu
TARİH: 07/12/2013
Katılımcılar
Dernek, Vakıf ve Girişimler
1.MAZLUMDER Şube Başkanı Meral DERVİŞOĞLU
2.Kent Konseyi Başkanı Sabri DİŞLİ
Sendikalar
1.Eğitim Bir Sen Şube Başkanı İbrahim COŞKUN
2.Özgür Eğitim Sen Şube Başkanı Abdülgani DEMİR
Meslek Odaları: BARO
Milletvekilleri: Yok
Belediye Başkanları: Yok
Medya:
1.Gazete İpekyol, Mustafa ARISÜT
2.Gap Gündemi, İshak POLAT
3.İpekyol Köşe, Yazarı Emin ÖZÇINAR
4.Gap Haber, Mehmet Demir
Moderatör: Şanlıurfa Baro Başkan Yardımcısı Hikmet DELEBE
Konu: “Eğitim sistemimiz ve Dershaneler”
Konuşulanlar
Hikmet DELEBE Türkiye Cumhuriyeti 1924 yılında Tevhidi Tedrisat kanunuyla eğitime el atmış ve Avrupa’yı bir eğitim modeline geçilmiştir. Böylece eğitim, Milli Eğitim Bakanlığının tekeline geçmiş ve karma eğitim, laik eğitim söz konusu olmuştur. Eğitimde Tek tipleştirme başlamıştır.
Bu tartışmada eğitim sisteminde ziyade dershanelerin konuşulması önemli. Türkiye’de yılda ortalama 40 sınavın yapıldığı ve ilköğretim ve ortaöğretim hayatı boyunca 739 sınava giren öğrenciler eğitim sistemi sınavlara dayalı olduğu müddetçe ihtiyaçlar dershaneleri doğurmuştur. Başbakan bu işe neden girişti? Bu cesareti nerede buldu? Bu güne kadar Cemaat bütün iktidarları destekledi. Konjonktürel davranmıştır. 2002 süreci cemaat iktidar ilişkisini başlamıştır. Dershaneler cemaatin can damarıdır. Dershaneler sayesinde her sokağa gidebildiği ve sempatizan kazandığı bir sahadır.
İbrahim COŞKUN Slaytta yalnızca Eğitim Sen’in dile getirilmesi Tkmm önyargılar giremez ilkesine aykırı bir tavırdır. İtirazını dile getirdi.
Eğitim sistemimiz sıkıntılı, okulda aldığımız eğitimi hayata aktaramayınca başarılı olamıyoruz. Sınava endeksli bir eğitim modeli dershaneleri kaçınılmaz kılmıştır. Evet dershaneler kapatılmamalı, kapanmalıdır.
Hükümetin bu konudaki uslubu hatalıdır. Bu iş sürece yayılmalı teknik destek sağlanmalıydı. Üniversiteler STK’lar toplumun bütün katmanları işe dâhil edilmeli ve altyapı bu şekilde hazırlanmalıydı.
Abdülgani DEMİR Eğitim sistemimiz yeni baştan ele alınmalıdır. Eğitim sistemimizin düzelmesi için; müfredat, sınav sistemi, eğitim misyonu yeniden ele alınmalı ayrıca yöneticiler ( taşra/merkez ) kabiliyete göre seçilmelidir. Toplumun farklı inanç ve etnik kesimlerinin eğitim sisteminde karşılık bulması gereklidir. Dershane tartışması siyasi bir hamledir, bunlardan önce zorunlu eğitimin yeniden gözden geçirilmesi elzemdir. Dershaneler bir sonuçtur.
Vehbi UZUNDAĞ Hükümetin bu işi bir oldu bittiye getirilerek dershanelerin kapatılsın politikasına katılmıyorum. Eğitim bir süreçtir, bunun ortamının oluşturulması gerekir. Eğitim sistemimiz siyasi bir araç olarak kullanılıyor. 28 Şubat’ta 8 yıllık eğitim uygulanırken şimdi ise 12 yıllık kesintisiz eğitim uygulanmaktadır.
Meral DERVİŞOĞLU Tarihsel olarak baktığımızda Türkiye’de devlet kendi ideolojik yapısına göre eğitim vermiştir. Bu işi hızlandıran tevhidi tedrisat kanunudur. Biz Mazlumder olarak tevhidi tedrisat kanunun kaldırılmasını istiyoruz. Toplumun farklı kesimlerinin ötekileştirilmemesi için ulusçu eğitimin terk edilerek ailelerin çocuklarını kendi yeteneklerine göre ve ailelerin tercihine bırakması gerekir.
Gülen cemaati bütün güçlülerin yanında yer alarak tüm hükümetlerle çalışmış fakat sadece Erbakan hükümetiyle çalışmamıştır. Ve artık gülen hareketi cemaat olmaktan çıkıp “Devlet” olma yolundadır.
Sabri DİŞLİ Bu tartışma bize buz dağının su yüzüne çıktığını göstermektedir. Dershanelerin tartışılması yeni bir süreç doğurmuştur. Hükümetin tavrına karşı cemaatin tavrı da eleştirilmelidir. Cemaat mensupları tapınak Şövalyeleri gibi bir bağlılık arz edip zihinlerinden sıyrılarak adeta cemaate tutunmuşlardır.
Mustafa ARISÜT Bu tartışmanın birçok etkeni olabilir. Bu tartışmanın Öğrenciler üzerinden yürümesini yanlış buluyorum. Çatışma daha da alevlenebilir çocuklar bu işe malzeme olmamalıdır.
İshak POLAT Dershanelerin kapatılmasıyla çocukların dağa çıkmasıyla arasındaki ilişki ile cemaatin CHP ye yakınlaşması ile ilgili sorularıyla oturuma katkıda bulunmuştur.
Emin ÖZÇINAR Bu bir vakıadır. Bundan hayırlı bir şey çıkabilir. Taraf değiliz tekrar söylüyorum bu bir sorundur. Buradan nasıl bir eğitim modeli çıkarmalıyız. Devlet kendi insanını yetiştirmeli ancak farklı eğitim anlayışlarının olması ve denetimin vakıflar aracılığıyla yapılması önemlidir. Osym yeniden revize edilmeli öğrenciler kendi becerilerine göre yönlendirilmelidir. Aksi halde A sosylal bir toplum gelir ve geleceğimiz kararır.
Değerlendirenler : Süleyman ÇOBAN ve Bilal KAPLAN