YER:Taşbaşı Kültür merkezi
TARİH:7 Nisan2013
KATILIMCILAR
DERNEK, VAKIF VE GİRİŞİMLER
1/ İçat(Atiye Yıldırım .başkan)
2/ Çevre Derneği(Mustafa Olgun)
3/Sivrihisar Eğitim kültür derneği(İsmail Aslan)
4/Kent Konseyi( Nadir Suğur. başkan)
5/Eğitim Hakları Der.(Nurettin Aldemir)
6/Ka-der(Ayten Kızılsu)
7/Sakatlar derneği(Ömer Dinç)
MESLEK ODALARI:Katılmadı
SENDİKALAR
1/DiskYönetim kurulu üyesi( Fuat kumaş)
2/Disk Emeklisen(Suat Başarer .başkan)
KANAAT ÖNDERİ VE BİREYLER
1/İsmail Dağlı
2/Aynur Orpak
3/Halit Demet
4/Salih Kökpınar
5/Adnan Benuğur
6/İsmail Çelik
7/Arif Tuna
8/Meryem Yurdakul
9/Atilla Yücelal
10/Nezahat Kuruoğlu
11/Mustafa Karataş
12/Kerem Keskin
GÖZLEMCİ
DSP İlçe başkanı (Adnan Arısoy)
Bdpİl başkanı(İzzetin Altun)
KATILAN MİLLETVEKİLLERİKatılım olmadı
BELEDİYE BAŞKANLARIKatılım Olmadı
MESAJ YOLLAYANLAR
Yok..
MEDYA:
Kanal 26
ESTV
Hürriyet DHA
1/ Esgazete
2/ Sakarya Gazetesi
3/ İki Eylül Gazetesi
4/Anadolu Gazetesi
5/ İstikbal Gazetesi
6/ Milli İrade Gazetesi
7/ Şehir Gazetesi
8/ İstikbal Gazetesi
KONULAR
Genel Gündem: İklim değişikliği
Yerel Gündem:Basın tarafsızmı
( Stklardan gelen istek üzerine.)
KONUŞULANLAR
Prof.Dr Nadir Suğur: Genel Gündem: “Kyota sözleşmesinin getirdiği cezaları ödememek için kendi içlerindeki çevreyi, doğayı kirleyen teknolojilerden uzak durup onların üçüncü dünya ülkelerine gidilmesi ile ilgili bir süreç yaşıyoruz. Bu ülkelerden bir tanesi de Türkiye”dedi.
İklim değişikliğinin küresel dünyanın en önemli sorunlarının başında geldiğini belirten Suğur şunları söyledi, “ Kyota sözleşmesine Türkiye uzun yıllar imza atmadı. Amerika’nın hala imzası yok. İmza atarsak kendimizi baltalamış oluruz dendi. Türkiye’deki sanayi sektörleri önemli ölçüde çevre dostu olduğu söylenemez. Batıdaki gelişmiş teknolojilere göre daha atıl. Akarsuları, atmosferi daha çok kirleten sektörler buralarda biliyorsunuz. 18 ve 192uncu yüzyılda Avrupa’daki fabrikaların hepsi kapatıldı. Çevreye zarar veren ücretlerin düşük olduğu çalışma koşulları iyi olmayan bütün bu fabrikalar üçüncü dünya ülkelerine transfer edildi. Buralar kirletiliyor. Çimento, enerji, tekstil doğa dostu olmayan sektörler bizim gibi ülkelere geldiler. Bizim gibi ülkeler gelişmek sanayileşmek gibi dertleri olduğu için Kyoto sözleşmesini yerine getirirlerse sanayi sektörleri çok büyük sekteye uğratacaklarını, yabancı sermayeyi ürküteceklerini düşünüyorlar. Kyota sözleşmesinin ciddi yaptırımları var. Türkiye imzaladı Amerika hala imzalamadı. Amerika belki milyar dolarlık o havuza para aktarmak zorunda kalacak. Ülkeler Kyota sözleşmesinin getirdiği cezaları ödememek için kendi içlerindeki çevreyi, doğayı kirleyen teknolojilerden uzak durup onların üçüncü dünya ülkelerine gidilmesi ile ilgili bir süreç yaşıyoruz. Bunu en güzel gördüğümüz alanda enerjidir. Nükleer enerji, hidro elektrik santrali, termik santraller çevre dostu olmayan yatırımlardır. Bu tür kuruluşların İngiltere, Fransa gibi ülkelerde kapatılıp bizim gibi ülkelere doğru geldiğini görüyoruz.”
Nurettin Aldemir:.Gündem: Ülkemiz güneşi, dağı, yaylası, rüzgarı bol bir coğrafya da bulunuyor. Sıcak su kaynakları var. Güneş, rüzgar ve termal enerjiden yararlanmak için her şeyimiz var ama iktidar-devlet aklı aklı yok. İnsanımızın, doğanın, börtü böceğin canı ve geleceği pahasına çağ dışı teknolojiler kullanılarak termik-nükler santraller veya hesler kurulmak isteniyor. Çevre ve suyun kullanım hakkı özelleştiriliyor. Aslında kapitalist mantıkla savaşıyoruz. Kapitalizm kar için üretim yapar. Küçük bir azınlık için… Devleti ve sistemi çözmeden bu saldırıya dur demek zor. Anti kapitalist olmak gerekir.
Suat Başarer: İlim adamı Uçak yapar Kapitalistler bomba atar
Halit Demet: Bizim elektrik enerjisine ihtiyacımız var. Bunu elde etmenin yolu da daha ileri teknolojiyle bir şeyler yapmak. Örneğin bizim evlerimizde kullanılan kombiler direk çevreye zarar veriyor.
Adnan Benuğur: Tepebaşı belediyesi hizmet binası elektrik üretip kendi elektriğini karşılıyor. Ve bazı küçük yerlere de satıyor.
İsmail Aslan: Arabalardan çıkan eksoz gazı çevreye ve insanlara büyük zararlar vermektedir. Bu olumsuzluğa tedbir alınması gerekiyor. Ayrıca tarım ilaçları da çevreye ve insanlara zarar vermektedir.
İsmail Dağlı: Ak partiye bu projeler sunulursa ak parti bunu dikkate alır.Tepebaşı belediyesinin bu güzel çalışması mutlaka duyurulmalı.
Ayten Kızılsu: Güneş enerjisi Allahın verdiği en büyük lütufdur. Ama yapanlar beyin gücüyle yapar. Örneğin bir daire 90 liraya mal oluyorsa elektrik enerjisi yapsınlar yüze versinler. Halk da ücretsiz elektriğe kavuşsun.
Fuat Kumaş: Basın şu saten sonra gelemeyiz derler. Geçenlerde yaptığımız bir basın açıklamasında Firmanın ismini vermeyin işyeri diyin dediler Geçen yıl yaptığımız bir ger de hiçbiri gelip haber yapmadı.
Nurettin Aldemir: Yerel basın da ulusal basın gibi yanlıdır. Siyasi ve ekonomik çıkar ilişkilerinin pençesinde bir basınımız var. Gazete patronları çıkar ilişkileri ile gazetelerini yönetiyor. Dertleri tarafsız habercilik ve düşünce özgürlüğü değil. Yerel basın Kürtlere, sosyalistlere kapalı.. Gerçekten sivil kurumlara kulak vermiyor. Kulak verdiğinde de çarpıtıyor… Yanlı davranıyor. Resmi kurumlar (valilik-emniyet) haber yazdırabiliyor. Söylediklerim düşük ücretlerle çalıştırılan muhabirlerle açıklanacak bir şey değildir. Onlar zincirin en masum yerindedir.
Aynur Orpak: Görsel yayını izlek istemiyoruz artık. Ülkede bu kadar soru varken trafik kazaları kadına şiddet ve hırsızlık tan başka bir şey yok kanallarda.
Adnan Benuğur: Halk Kan ağlıyor ama basın duymuyor.
İzzettin Altun: Yerel medya açıkça taraflı ve yanlı çıkarlarına göre medyayı ,Tv ve gazeteyi kullanarak kamu oyunu yanıltmakta. Halkın doğru haber alma hakkını elinden alarak bizleri yanlış yönlendiriyorlar .Bdp nin tüm açıklamalarını demokratik eylemselliklerini terör ize ederek,hedef haline getirmektedir bizleri. Yerel ve özgür medyadan bahsedersek asıl özgür medyanın dört duvar arasında zindanlarda olduğunu görürsünüz. Muhalif ve yandaş olmayan tüm yazar ve çizer ve muhabirler baskı tehdit altında oldukları ve tutuklamalarla yüz yüzedirler. Eskişehir katilleri aklama yerine dönüşmüş. Uğur kaymaz, Şerzan Kurt, Şimdi de devam eden ve askerler tarafından önce taranıp sonra mayınla paramparça edilip bir terörist öldürdük izlenimi vermeye çalışan Nezir Tekçinin davası Eskişehir’e taşınıp sürmektedir. Hiç görülmedi görülmek istenmedi .Eskişehir Halkı ve Eskişehir bunu hak etmiyor. Tüm ülkede bu konuşuluyor Eskişehir katilleri aklama yerimi oldu diyorlar.
Öneri : Bu ay ki toplantımzda olan tüm katılımcılar ortak kararları Akiller toplantısını yapalım bu konuda Milletvekillerini Belediye başkanlarını arayalım sahiplendirelim dediler.
SİVİL TOPLUM İLE
Eskişehir de var olan tüm sivil toplum kuruluşuna duyuru yapıldı. (E-mail ile? Mail kullanamayanlara telefonla hatırlatma yapıldı. Toplantı lobisinde geçen ayın tutanakları ve toplantı kural formu dağıtıldı Numaraloji kullanıldı..verilmiştir.tüm STK lara telefon edilmiştir.
MİLLETVEKİLLERİ İLE
Telefon , mail ve mesaj ile
BELEDİYE BAŞKANLARI İLE
Telefon Mail Görüşüldü.
MEDYA İLE
Ulusal basın temsilcileri ve yerel basın mensupları davet edildi. Yerel basın tam katıldı. 2-televizyon katıldı.
KATILIMCILARLA
E-mail ile tüm katılımcılardan konu istedik, geri dönüşüm oldu. Yerel gündem belirlendi.
SONUÇLAR
TkMM ilkelerimiz videosu ile genel konuya ilişkin videolar gösterildi. Genel konu, yerel konu işlendi. Basın tarafsızmı konusu çok güzel işlenmesine rağmen davet edilen basın yetkililerinden hiç biri katılmamıştır. Tüm gazetelerin muhabirleri katılmış ama yerel konu beklenmeden ayrılmışlardır.
DEĞERLENDİREN KİŞİ
EkMM Hamalı
Sevim Şahin
Telefon her ay olduğu gibi bu ayda Aynur Orpak bu ay telefon etmekte yardımcı olmuştur.Tüm salon içinde kullandığımız fotokopileri ESYO dan aldık.
Salon düzenlemesi: 4 yıldır Sevgi Ekmekçioğlu.