YER: Adıyaman Belediyesi Meclis Salonu
TARİH: 03.11.2012
KATILIMCILAR
DERNEK, VAKIF VE GİRİŞİMLER
1 / Akalp (Türkan Ağır)
2 / Adıyamanlılar Vakfı (Murat Demirkol)
3 / Adıyaman Gençlik ve Kültür evi (M. AydınSarıkaya )
4 / Adıyaman kadın sorunlarını araştırma ve çözme der. (Naile Şahin)
5 / Kamer (Zeliha Toprak Bşk)
6 / Kent Konseyi Kadın meclisi sekreteri (Sevgi Karabuluk)
7 / Adıyaman İşsizler Der. ( İsmet Güneş Der. Bşk. )
8 / Anadolu İş Kadınları Der. (Birsen Günay)
9 / Kadın Yaşam Der. (Semra Karadağ)
10/ Kav Der. (Hasan Basri Doğan)
11 / Eğitimci (M.Sami Köroğlu)
12 / Müsiad (Mehmet Dağtekin)
13 / Adıyaman Yüksek Öğrenimler Der. Bşk. (Murat Koca)
14 / Anadolu Engelliler Der. (Abidin Harputlyoğlu)
15 / Adıyaman Üniversitesi ( Fikret Mazı)
16 / Gazeteci Yazar (Mehmet Emin Danış )
17 / Kamer (Halise Arslan)
18 / Tüm Köy-sen Adıyaman Şube Bşk. (Ramazan Gökay)
19 / Yader. (İHH) (Mustafa Baydar)
20 / Gazeteci Yazar (Naif Karabatak)
MESLEK ODALARI
1 / Baro (Nazım Pektaş)
2 / Tabipler Odası (Süleyman Kılınç)
SENDİKALAR
1 / Emekliler Birliği Sendikası (Sadık Yetiş)
2 / Eğitim Bir Sen (Neşet Taner)
KANAAT ÖNDERİ VE BİREYLER
1 / Mehmet Merdanoğlu
2 / Ali Büyükşahin
GOZLEMCİLER
1 / Mesut Doğan
2 / Gülsüm Ersönmez
3 / Yusuf Akbaba
KATILAN MİLLETVEKİLLERİ
1 /
2 /
BELEDİYE BAŞKANLARI
1 / İskender Korkut (Kültür İşler Müd.)
KATILAN PARTİLER
1 / Ak Parti Gençlik Kolları Başkanı (Mustafa Güzel)
MESAJ YOLLAYANLAR
1 /
DİĞER KATILIMCILAR
Çeşitli sivil kuruluşlardan ve halktan toplam 35 izleyici/gözlemci katıldı.
MEDYA
1 / Asu TV (Yunus Emre Doğan, Deniz Çolak)
2 / Mercan TV (Özer Karakuş, İsmail Alkan)
MODERATÖR: Nevzat Çiçek ( Milat – Taraf Gazetesi Yazarı )
KONULAR
GENEL KONU: Türkiye – AB ilişkileri.
YEREL KONU: Yeni Yerel Yönetimler Yasası.
KONUŞULANLAR
1/ Nevzat Çiçek
Herkesin Avrupa Birliği konusundaki görüşleri, fikirleri farklıdır. Herkesin ortak bir dileği vardır o da Demokratikleşme AB konusu ya son kongrede konuşulmadığı için geri plana itildi ya da Türkiye’nin gündemi yoğun olduğu için konuşulamadı. AB demek demokratikleşme, ekonomik yönden iyileşme, özgürleşmedir. Kopenak kriterleri, Avrupa insan hakları mahkemesi, yerel yönetim yasa tasarısı bunlar AB’yle Türkiye’ye girmiştir. AB’yle beraber bir kısım insan rahatsız oldu. Diyarbakır’da olay oldu AB’nden geldiler olay yerine bu seferde iç işlerimize karışıldığı söylendi. Toplumun büyük kısmı Avrupa Birliği’nin içeriğine yabancıdır. AB kültürü içimize, okulumuza sirayet etmedi benimseyemedik. Halkın AB’den beklentisi ne mesela çiftçinin? Her ne kadar ekonomik krizle uğraşılırsa uğraşılsın AB’nden kopamıyoruz
2/ Mehmet Dağtekin
İlim Çin’de de olsa arayınız, bulunuzun mümessiliyiz. Eksik kaldığımız yerlerde AB’nden yararlanmalıyız. Bizde de Avrupalılara verilecek çok şeyler vardır bizimde kendimize güvenmemiz lazım. Kıbrıs Rum çıkışları bizleri yıldırmamalıdır. Bizim sorunlarımız AB’yle çözülemeyecektir
3/ Ramazan Gökay
Özgürlüğünü başka ellerden bekleyenler asla özgür olamaz. Özgürlüğü AB’nden bekliyorsak asla özgür olamayız. İkili bir yapı var 1-sivil toplum örgütü 2-demokratik toplum örgütü biz bu ikisinden hangisi olmak istiyoruz. 24 Ocak kararıyla 12 eylül darbesi arkasında AB var. AB’ne göre bizim tarımsal ürünlerimiz ülkelerinde gezebilir fakat insanımız giremez. Bizlerin AB’ye kaynak aktarmasını istiyor.
4/Murat Koca
Ekonomimiz çok güzel görünüyor ama acaba bu ne kadar gerçek? Kılık kıyafet konusunda önyargılı olmamalıyız. AB ülkemizi küçük parçalara bölmek istiyor. AB Nobel ödülü aldı. Hangi ülkeye barış götürdü de Nobel ödülü aldı. AB’nin görünmeyen yönlerine bakmak lazım. AB- Türkiye birbirine karşılıklı olarak samimi değildir. AB’nde hedef 2023 deniyor ya ben buna bölünmüş Türkiye diyorum
5/ Mehmet Merdanoğlu
Bizler AB’ne aday bir ülkeyiz. Kopenak kritirleri, demokratikleşme, insan refahı daha çok yol kat etmemiz gerekiyor AB’ne girmemiz için. Avrupalılarında bizden alacağı çok şeyler var. Kıbrıs konusunda restimizi koyabiliriz ve bunda haklı olabiliriz. İnsan haklarının ihlal edildiğini görüyoruz Türkiye’de AB’ne girmek için üzerimize düşen görevi yerine getirmeliyiz. İnsan haklarını gözeterek bunu yapmalıyız. İnsan hakları evrensel beyannamesine imza attığımız gibi kopenak kriterlerini de uygulamalıyız.
6/ Gülsüm Ersöznmez
4+4+4 sistemiyle beraber kız erkek ayırımının yapıldığı 12 yıllık eğitimin zorunlu olduğu ve liseli kızların genç yaşta evlendiği bir ülkedeyiz. Başbakan 3 çocuk yapın diyor ekonomik kriz var bundan nasıl bahseder. Kadına şiddet had sayfada bu şekilde AB’ye nasıl gireceğiz? Evrensel değerlerimizle AB’de öncü olmalıyız.
7/ Ali Büyükşahin
AB’ye giren ülkelerde laikliğin, demokratikleşmenin, ekonomik yönden iyi olduğunu, her ülkenin kendi bağımsızlığını koruduğunu biliyoruz. AB konusunda birtakım önlemler almalıyız. Diyanet bir mezhep konusunda ilerliyor, Alevilere özgürlük tanınmıyor. Türkiye’de gelir dağıtımı konusunda eşitlik ve paylaşımcılık yoktur. Öncelikle kendi kendimizi düzeltmeliyiz sorunlarımıza çözüm getirmeliyiz çağdaş, uygarlıkçı olmalıyız.
8/ Nevzat Çiçek
AB olmadan bizim evrensel hukuka ve özgür düşünceye sahip olmamız gerekiyor. Bütün dernekteki insanlar odalarına ne asacaklarına kendileri karar vermeli, istedikleri gibi özgürce karar verebilmelidirler. Bizim önce kendimizi düzeltmemiz gerekiyor. Farz edelim ki AB bizi ele geçirmek istiyor biz neden bütün bunları yapıyorsa iç hukuk kurallarını buna göre düzenlemiyoruz?
9/ Ali Büyükşahin
Dünya çok gelişiyor çağın gereklerini yerine getirmeliyiz. Kendimize saygı duymalı, eğitim almalıyız. Atatürk önce iç işlerinizi düzeltin sonra gelin diyor.
10/ Neşet Taner
Her uyum paketi çıkartıldığında ben üzülüyorum. En başından yanlış bir şekilde çözüm noktasına gittiğimiz için çözümlememizde zorlaşıyor. 28 Şubat başörtüsü meselesi ve 40 tane öğrencinin AB’ye gitmesi ve sonuçta ekonomik olarak oraya giden paralar. Karma eğitim zorunluluğunun ortadan kaldırılmasını istiyorum. AB kendisine göre bir millet oluşturmak istiyor. Biz kendi değerlerimizle AB’ye girmeliyiz.
11/ Semra Karadağ
700 kişiye yakın kişi ölüm orucunda. Başbakan’ın ve Adalet Bakanı’nın bu konudaki açıklamaları birbirini tutmuyor. Eğer biz demokratikleşmekten söz ediyorsak öncelikle birbirimizin haklarını gözetmeliyiz. Biz birbirimizi anlamaya çalışmalıyız. Abdullah Öcalan yakınlarıyla görüştürülmüyor insanlık olarak bu da doğru değil.
12/ Nevzat Çiçek
Dağda ölende ve öldürülen Mehmetçiklerde bizim insanımız, bu savaş anlamsız bir savaştır. Bu ülke silahların kullanılacağı bir ülke değildir. Ölüm orucunda ölüm haberlerinin gelmemesini istiyoruz. Ölüm orucu da yanlış bir metottur. İş siyasallaşırsa toplum kamplaşacaktır ölüm orucunda. Askeri vesayetteki tek sorun kürt sorunudur. Herkes içinde bulunduğumuz mevcut sistemden kendine göre etkilenmiştir. Bu ülkede yaşamak için hepimize yetecek kadar yer var.
13/ Ramazan Gökay
Bu ülkede kürt sorunu çözülmedikten sonra demokratikleşmeden söz edilemez. Herkes çocuklarına taş atmayı öğretmelidir çünkü polisler tarafından atılan biber gazları da kimyasallar da can acıtır.
14/ Mustafa Baydar
Avrupa Birliği’nin sadece demokrasisini ülkemize lanse edilmesinden tarafım, ancak şu da bir gerçek ki Avrupa Birliği’nin bir hristiyan kulübü olduğuna inanıyorum. Biz Türkiye olarak ağzımızla kuş tutsak AB’ne alınmayacağımızdan eminim çünkü AB masonların, sömürgecilerin toplandığı bir kulüp olarak görüyorum. AB’nin iki yüzlü olduğu aşikardır. Hristiyan ülkelerine farklı Müslüman ülkelerine farklı yaklaşmaktadır. Bizim yurttaşlarımızın özgürlük ve demokrasisinin genişletilmesi gerekiyor.
Yerel Gündem
1/ Nevzat Çiçek
AB’nin hazırladığı yasa tasarısına Türkiye 1993’te imza atıyor fakat imzayı atarken de çekinceleri var Türkiye bölünmeye gider mi diye? Ak parti A.Necdet Sezer döneminde gündeme getirip gönderdi fakat cumhurbaşkanı tarafından veto edildi ve yasa tasarısı tekrardan düzeltilip gönderilmedi. Yerel yönetimler yasa tasarısı Türkiye’de çok tartışılmamaktadır. Yerel yönetimler yasa tasarında üç model ülke vardır: İtalya, İspanya, Fransa modeli neden konuşulmuyor. Meclis içinde bir araştırma komisyonu veya bilim adamları bizi bilgilendirebilir bu konuda Türkiye’de toplum yerel yönetim yasa tasarısı konusunda pek ilgi sahibi değil. Büyükşehir olacak iller her bölgede sayı olarak acaba eşit mi? En çok karşı çıktığım Osmanlı modelini normalde uygularız da bir çok noktada neden bu yerel yönetimler konusunda uygulayamıyoruz. PKK’nın silah gücü olmasaydı eğer yerel yönetimler yasası Türkiye’de çoktandır faaliyete geçmişti. Yasada esas olması gereken yer altı kaynaklarının nasıl kullanılacağı, savunma gücünün nasıl olacağı? Yerel yönetimlerin güçlenmesinden korkmamak gerekir. Bize bu tasarı konusunda gerçekler gösterilmeyip başka şeyler gösteriliyor. Yerel yönetimler yasa tasarısı il içindeki bir sorunun çözülmesinde hızlandırmayı arttıracaktır.
2/ Mehmet Emin Danış
Yerel yönetimler yasa tasarısı 10 yıldır gündemde ve bununla beraber kent konseyleri kuruldu. Tasarıyla beraber eyaletleşme gündeme geldi ve bununla birlikte Kürdistan devleti kurulacağına dair söylentiler bu yüzden tasarı olumlu karşılanmadı. Herhangi bir parti milletvekili seçimlerinde istediği kişileri kendi sıraya koyuyor istediği sıraya göre. Milletvekili seçimlerinde her dönem Adıyaman’da aynı kişileri görüyoruz. Herkes aday olabilmeli kadrosunu sunmalıdır özgür bir şekilde. Vali Adıyaman’da kent konseyi oluşumunda etkili olmuştur ve kent konseyi kuruluşunda birçok insanında haberi yoktur. Vali ve Belediye başkanı dışındaki insanlar dışlanmış muhalefet olarak kalmışlardır. Osmanlı’nın başarılı olmasındaki sebep yerel yönetimlerde serbest bırakmalarıydı baştaki görevlileri olağan hal durumları dışında… biz de bunun bir benzerini Türkiye’de oluşturabiliriz. Güneydoğu’da bir Kürtçünün başa geçebileceği ve istediğini yapabileceği bütün korku işte bu. Kişiler bağımsız olarak aday olabilmeli ve istediği partiyi seçebilmelidirler
3/ Sadık Yetiş
Milletvekilleri neden bu toplantılara gelmiyor bu durum her ildeki Küçük Millet Meclislerinde de böyle mi? Toplantılarda ne yerel yönetimden bir temsilci ne de merkezi yönetimden bir temsilci görebiliyoruz. Biz sorunlarımızı dile getiriyoruz da acaba bunlar kendilerine iletiliyor mu? Yerel yönetimler yasa tasarısını savunuyorum.
4/ M. Aydın Sarıkaya
Bizim yasalarımızın herkesin özgürlüğünü kapsayacak şekilde olması gerekir. Kendi ülkemiz içerisinde her kültürü barındırabilmeliyiz.
5/ Nevzat Çiçek
Sizin evinizin içi düzgün değilse içine karışan çok olur bu durum Türkiye için de geçerli. Türkiye’nin PKK ile sistemle bir çatışması olmazsa Türkiye çok cazip hale gelecektir. Toplumumuzun kendi içindeki kavgayı bırakıp kendisine dönmesi gerekiyor. Kamplaşmalardan dolayı asıl meseleye giremiyoruz. Türkiye’de bu kadar şiddete rağmen insanlar birbirini tolere edebiliyor. Kalıplaşmış yargılardan ön yargılardan uzak durmalıyız. Sihirli kelime diyalogdur. Toplumumuzun konuşmayarak halledemeyeceği bir şey yoktur. Ne kadar sorunumuz varsa birbirimizi dinleyerek çözebiliriz. Dağdan inişleri hızlandırmak için uğraşmak yerine çıkışları engellemek gerekir.
6/ Ali Büyükşahin
Bu yasayla yerel yönetimlerin güçlenmesi sonucunda merkezi yönetim gücünü zayıflatacak ortamlar yaratılmamalıdır. Yerel yönetimlerin sağlıklı, dürüst ve verimli çalışması için halkın örgütlü bir şekilde yerel meclislerinde yer alması ve söz sahibi olması gerekir. Merkezi yönetimi temsil eden valinin de görevlerine sınırlama getirmektedir. Valinin emrindeki Milli Eğitim ve Spor, Sağlık, Bayındırlık, Tarım, Sanayi ve Ticaret, Enerji ve Tabii Kaynaklar, Orman ve Çevre gibi Bakanlıklar kaldırılarak görevleri İl Özel İdarelere devredilmektedir. Merkezi idare, milli savunma, dış politika, adalet, güvenlik, maliye, hazine, dış ticaret ve gümrük, tapu ve kadastro, nüfus ve vatandaşlık işleri, sosyal güvenlik, sivil savunma, diyanet, vakıflar, milli eğitim, ekonomik sorunlar, ulusal politika gibi işleri yapmakla görevlendirilmektedir. Her ne şekilde olursa olsun merkezi yönetimle yerel yönetim arasında denge oluşturulabilecek çalışmalar yapılmalıdır. Yerel yönetimlerin çalışmalarında vatandaşlar arasında ayrım yapılmadan eşitlikçi, paylaşımcı bir hizmet verilmesini sağlamak gerekir. Büyükşehir belediyesi olan yerlerde vergilerin arttırılmaması ve halkın geçim düzeyi düşürülerek gerekli önlemler alınmalıdır. İl Meclislerinin seçiminde adil davranmalı ve bütün seçmenlerin katılımı sağlanmalıdır. Siyasi düşünceler ne olursa olsun herkese eşit mesafede hizmet verilmelidir. Denetimler: İç Denetim- Kurum yöneticilerinin atadığı görevliler tarafından yapılmalı. Dış Denetim- Sayıştay yapmalı fakat Sayıştay kurumunun merkezi yönetim ile yerel yönetim arasındaki yasal bağlantıları aksatacak şekilde hareket etmemesi gerekir yerel yönetim yasa tasarısı, Türkiye’nin ekonomik bağımsızlığını, özgürlüğünü saplayarak laik sosyal, demokratik hukuk devleti yapısını korumak amacını taşımalıdır.
7/ Fikret Mazı
Büyükşehir Yasa tasarısı birçok yönden yararlı uygulamalar getirmektedir. Yasayla ortadan kalkacak olan İl Özel İdareleri ve Köyler halihazırda işlevsiz kurumlar olarak durmaktadır. Yerel yönetimlerin sorunlarına ilişkin sürekli söylenen şey yeterli teknik personel olmayışı ve mali yönden yetersiz bütçeye sahip olmasıydı. Yasayla bu konunun çözümlenmesi hedeflenmektedir. Yapılan eleştirilerin çoğu siyaseten gündem yapılmaktadır. Daha etkin ve verimli bir yerel yönetim anlayışı söz konusudur. Valiye bağlı çalışacak olan Yatırım Koordinasyon Merkezi kaynakların daha optimal kullanımı sağlayacaktır. Zaten İl Özel İdarelerinin kullanımında ve köye gidecek yatımlara ilişkin kullanılacak bütçeler valinin onayıyla olmaktaydı. Bu konunun yadırganmasına anlam vermek gerçekten güç. Yerel yönetim kurumlarının ortadan kaldırıldığı iddia edilmektedir. Zaten halkın gözünde yegane yerel yönetim kuruluşu belediyeler olarak görülmektedir. Halkın çoğunun İl özel İdarelerinin varlığından ve işleyişinden haberi bile yok. Yasa güçlü belediye yönetimi öngörmekle yerel yönetim geleneğinin daha da güçlendirildiği görülmektedir. Uygulamaya ilişkin yapılan eleştirilerde de aceleci davranıldığı görülmektedir. Sonuçta demokratik bir toplumda yaşamaktayız.
ÖNERİLER
1 /
ORTAK
DEĞERLENDİRME
İLETİŞİM
SİVİL TOPLUM İLE
MİLLETVEKİLLERİ İLE
MEDYA İLE
KATILIMCILARLA
SONUÇLAR
DEĞERLENDİREN KİŞİ
Rapor AdıyamankMM İl Girişimcisi H. Şenel ŞARALDI ve çalışmaya gönüllü olarak destek veren Elif BAĞCI tarafından hazırlanmıştır.