YER: Sümer park 1 no’lu toplantı salonu
TARİH: 05.10.2013
KATILIMCILAR
DERNEK, VAKIF VE GİRİŞİMLER
1/Azadi İnsiyatifi; Sedat DOĞAN
2 /Kibele Kadın Koop.:Fatma TUNÇ
3 /Diyarbakır İmam Hatip Yard.Derneği; Kasım AKGÖNÜL
4/Girişimci Hukukçular Kulubü: Hüseyin Denli
5/Dicle Fırat Diyalıgu:Muhittin Batmanlı
6/ STGM; Lezgin YALÇIN
7/ TİHV; Murat ABA
8/ Gönül Köprüsü; Sedat TUNÇ
9/ Osmanlı Ocakları Bölge Bşk.; Yasin ÖZTEMEL
10/ Kent Konseyi Engelliler Meclisi; Ramazan SERİM
11/ Diyarbakır K.S. Merkezi Gençlik Akademisi; Mutesim ÖGER
12/ Diyarbakır Yazarlar Birliği; Mehmet Ali ABAKAY
13/TÜMSİAD:Ahmet Bey
MESLEK ODALARI
1/DTSO:Hüseyin Yenice
SENDİKALAR
1/Bem Bir Sen Şube Bşk.:İbrahim Gökdemir
2/Tüm Bel Sen:Medeni Alpkaya
3/ Demokrat Eğitimciler Sendikası(DES):Cevdet Yoluş
4/ Din Bir Sen Genel Bşk. Yard. :Mevlüt YILDIZ
5/Birlik Haber Sen: Ahmet YOLDAŞ
KANAAT ÖNDERİ VE AKADAMİSYANLAR
1/ Hasan Yosunkaya:Eğitim yöneticisi
2/Mahmut Şimşek:Yazar- İş adamı- Siyasetçi
3/Yaşar GÜNAY: İş adamı -siyasetçi
KATILAN MİLLETVEKİLLERİ
Ak Parti Milletvekilleri Cuma İçten ve Galip Ensarioğlu
BELEDİYE BAŞKANLARI
Yok
MESAJ YOLLAYANLAR
Ak Parti Mv.Mine Lök Beyaz
GÖZLEMCİLER
Ahmet AY-Ak Parti İl Başkan Yardımcısı
Ve adını tespit edemediğim 5 şahıs ile birlikte
İZLEYİCİLER
1/ Serhat Tarancı-Kameraman
2/ Ramazan Derinel-Kameraman
3/ İlyas PİCİKÇİ
4/Abdulhalık KAYA
MEDYA
İHA, İLKHA, SPEDA, Nur EF, Haber Diyarbakır,(7 kişi)
MODERATÖR
Prf.Dr. Recep Ziyadanoğulları
KONULAR
GENEL KONU: Demokratik Paket tartışıldı
YEREL KONU: YOK
KONUŞULANLAR
Muhattin BATMANLI: Bu hükümet şimdiye kadar birçok yararlı adım attı.Bu demokratik paket de bu sürecin bir devamıdır. Bu gelişmeleri destekliyoruz. Ancak Kürdistan bölgemize özgü bir çalışma yapılmıyor. Bizim tek bayrakla bir sorunumuz yok; ama istiyoruz ki bu bayrağın gölgesinde Kürdistan bayrağı da dalgalansın. Biz dünya kadar sıkıntı çektik hiç olmazsa bundan sonra huzurlu yaşayalım.Ayrıca bu barış sürecinde kimden gelirse gelsin bölgemizdeki haksız saldırılara karşı da sivil toplum kuruluşları olarak tepki göstermemiz lazım.
Sedat TUNÇ: Barış sürecini önemsiyorum. İmha ve inkar politikaları artık yok. Ancak paketten büyük bir beklenti vardı, fakat hükümetinde işi zor çünkü ulusalcıların da tepkilerini dikkate almak durumundadır. Kürt haklarının yanı sıra diğer vatandaşlarımızın da haklarının verileceğine inanıyoruz. Güven duygusu ilerledikçe federasyon, muhtariyet vb. özerk yönetimlerin de geleceğine inanıyoruz. İnşallah hem Türkiye’nin hem de Kürtlerin geleceği parlaktır.
Sedat DOĞAN: Çözüm için küçük küçük adımlarla çalışılıyor. Kürt sorunu daha ciddi bir paketle ele alınmalı. Andımızın kalması, baş örtünün serbest edilmesi, x w q gibi harflerin serbest bırakılması önemli. Ancak Kürt sorunu bu adımlarla çözülmez. Ana dil ile ilgili düzenleme yetersiz, koruculuk sistemine bir çare getirilmedi, Kürtlere özgü haklar verilmeli, dağdakilerin ovaya inmeleri için bir çare üretilmelidir.
İbrahim GÖKDEMİR: AK Parti döneminde derin güçlerle mücadele edildi. Bu cesaret İslam dünyasında da yankı buldu. Peyderpey yeni paketlerin çıkacağına inanıyoruz. TRT-6, Kürtçe eğitimin önü açıldı. Kur’an ve siyer derslerinin okullarda okutulması bir devrimdi fakat bunları yeterince sahiplenemedik. Bu hükümeti en çok Kürtlerin takdir etmesi lazım. Atılan bu adımları desteklemek gerekiyor.
Fatma ALTUNÇ: Paketin iyi yönlerini görmek lazım. Ancak yasal düzenlemeden daha önemlisi pozitif düşünen, olumlu bakış açısına sahip olan yönetici yetiştirmek gerekiyor.Egosundan kurtulmuş, nefsani arzularını aşan idarecilere ihtiyacımız var. Üstelik Kürtlerin kendi içinde iç barışlarını sağlamaları lazım. Kürtçemizi hayata kazandıralım. Ne kadar Kürtçe biliyorsak konuşmaya çalışalım. Gönül ister ki sivil toplum örgütlerimiz, siyasi liderlerimiz Kürtçe konuşsunlar. Sivil toplum demek kendini aşmış birey demektir.Ortamın atmosferine uygun davranış sergileyen sivil toplum niteliğini kaybeder.
Ahmet ANDİÇ: Maalesef Kürtler ile ilgili bu pakette bir adım yok. De facto meydana gelen fiili durumların yasal hale getirilmesi söz konusudur. Bir andımızın kalması var o kadar. Seçim barajına dahi bir netlik getirmiyor. Kürtler bir taraf olarak kabul edilmedi. Keşke paket Abdullah Öcalan ile birlikte çıkarılsaydı. Beklentimiz ana dil eğitiminin okullarda yapılmasıdır. Koruculuk sistemini kaldırılması, KCK için yasal düzenleme, yerel yönetimlere özerklik şartına uygun statüydü.
Hasan YOSUNKAYA: Darbeler döneminde kararlar bir gecede alınırken bu gün halkın tartışmasına açılıyor, dünyaya açık şeffaf bir şekilde yapılıyor. Süreç olumlu ilerliyor. Bu paket de sürece olumlu katkı vereceğine inanıyorum. Kamuda kılık kıyafet tamamen serbest olsun, zamanla Kürtlerin tüm hakları verilmelidir. Medeni ölçüler içinde hükümeti uyarma adına sivil toplum olarak sesimizi yükseltmek de vazifemizdir.
Ahmet YOLDAŞ: Özel okullarda da olsa ana dille eğitimin yolunun açılması gerçekten bir devrim. Türkiye’de eğitim dili Türkçe olmalı eleştirenler varsa kendileri bir okul açsınlar. Her şeyi devletten beklemek doğru değildir. Benim Aklım var, kalbim var, karnım var, üzerinde yaşadığım toprağım var. Bu dört açıdan tüm haklarımızı talep etmeliyiz. Fikir özgürlüğünün önü açılmalı, inancamızı yaşamanın hakkı verilmeli, ekonomimizin geliştirilmesi gerekiyor ki Kürdistan’da bir Kürt gibi yaşayabilmeliyim. Bu tüm haklarımızı yasal ölçüler içinde talep etmek hakkımızdır.
Kasım AKGÖNÜL: Bu düzen İslam toplumuna çok sıkıntı verdi ama şükürler olsun ki atalarımızın sessizce dile getirdikleri hakkı hakikati biz torunları olarak bugün haykırarak dillendiriyoruz. Bu toplum, ahlak ve kültürünü İslami değerlerden almış batı değerleri topluma dar geldi. Halkın inançlarını baz alarak her geçen gün yasal düzenlemeler yapılmaya devam edilmelidir. Ancak o zaman huzur bulabiliriz.
Medeni ALPKAYA: Paket beklenen özleme pek cevap vermedi. Kürtlerin bir kesimi daha farklı şeyler bekliyordu. Kolektif haklardan öte bireysel haklar ön plana çıkarıldı. TMK ‘da bir değişiklik yok. Özerk yönetim açısından bir adım yok. Ana dille ilgili adım yetersiz. Avrupa Yerel yönetim şartına bırakılan çekincenin kalkmasını bekliyorduk. Kılık kıyafet daha özgürlükçü olabilirdi. Umarım daha iyi adımların atıldığı yeni paketler geciktirilmeden açılır. KCK ile ilgili tahliye düzeyinde olumlu bir gelişme bekliyoruz. Rojava Kürtlerine ilgi gösterilmesini istiyoruz. Afrin eyaletine açılan kapının yardımlara açık olmasını bekliyoruz. Ayrıca Kürtlere statü taleb ediyoruz.
Yasin ÖZTEMEL: Paketi önemli buluyoruz. Yasal düzenleme ve yönetmeliklerle bir an evvel hayata geçirilmesini bekliyoruz. 28 Şubat sürecinde birçok bayan kardeşlerimiz başörtüsünden dolayı sıkıntı yaşadı. Paket için eksik ama evet diyoruz. Hak ve özgürlükler adına yeni yeni paketler bekliyoruz.
Mevlüt YIDIZ: Paketin içinde ciddi adımlar var. Seçim barajının en adil hale gelmesini istiyoruz. Daraltılmış bölge genellikle iktidarın elini güçlendiriyor. Küçük partilerinde mecliste temsil edilmesi için daha yararlı bir seçim sistemi üzerinde ittifak edilmesini bekliyoruz. Ana dil eğitimi için pilot devlet okulları açılabilirdi, ama Kürtçe eğitimin önünün açılması da önemlidir. Kürt dili ve Edebiyatı öğretmenleri atama bekliyor. Andımızın kalkması da önemli bir adımdı.
Mahmut ŞİMŞEK: Bu paketin ruhu parlamentoyu demokrasiye alıştırmaktır. Halkın parlamentoya yönlendirilmesidir. Bu iktidar devrimler ötesi adımlar atıyor. Paketin 17 maddesinden 7-8 i Kürt haklarıyla ilgilidir. Gelişen bu demokrasinin üzerinde parlamentonun mührünün olması önemli bir adımdır. Kürt sorunu yok Kürt hakları vardır. Haklarımızı taleb etmeye devam edeceğiz.
Mutesim ÖGER: DkMM birkaç yıl öncesine göre saygı ve hoş görü açısından daha medeni toplantılar yapıyor. Bu aynı zamanda ülkemizde olumu gelişmelerin bir işaretidir. Bu paket bir son değil ayrıca maddeleri tartışmaya açıktır. Hükümet hazırladığı alt yapıyla bazı yasakların fiilen ortadan kalkmasını sağladı, şimdi de yasal hale getiriyor. Paket beklentilerimize cevap vermese de hükümeti cesaretlendirmemiz gerekiyor. Bu paket vatandaşlarımızın her kesimine hitap ediyor unutmayalım geçmişte bir Cumhurbaşkanımız bu konuda bir şeyler yapmaya çalıştı canıyla bedel ödedi. Bugün bu haklar bir bir veriliyor. Bu da umut vericidir.
Ramazan SERİM:Genel eleştiri yaptı ve yerel konuştuğu için konuşmasını rapora alamadım.
Hüseyin DENLİ: Bu paket evrensel hukuk ilkelerine, Avrupa İnsan Hakları kriterlerine, hoşgörü ve empatiye dayalı bir paket olduğu için anlamlıdır. Bu paket birçok hakları içeriyor. Ancak devamını da bekliyoruz. Ana dil eğitimi özel okullarda verilmesi eleştiriliyor. Fakat toplumun bir taraf da bundan bile endişe duyuyor. Kürtler aralarında bir ittifak sağlarlarsa daha güzel şeyler olabileceğine inanıyorum.
Murat ABA: Bu paketin bir bütün olarak iyi ya da kötü olarak ele alınması doğru değil. Seçimle ilgili maddesi net değil. Bence Avustralya modeli uygulanırsa daha iyi olur. Andımızın kalkması iyi oldu. Ana dil eğitimi ülkeyi böler diyenler var bu gereksiz bir endişe iki dilli eğitim yapan birçok dünya ülkesi mevcuttur. Koruculuk sistemiyle ilgili pakette bir düzenleme yok. Birçok olumlu tarafı vardır. Umarım Başbakan’ın dediği gibi yakın gelecekte yeni yeni paketler açılır.
Hüseyin YENİCE: Bu demokratik paket hayırlı olsun. Umarım devamı gelir. Memlekete huzur geldikçe iş adamlarının da işi kolaylaşır, yatırım ve istihdam gelir. Ben İHH aracılığıyla ülkenin 20-30 ilini gezdim. Hemen hemen herkes huzur ve barış istiyor. Paketi küçümsemiyorum, ama daha fazlasını istemek hakkımız. Taleplerimizi dillendirmeye devam edelim.(KÜRÇEDEN ÇEVİRİ YAPILMIŞTIR.)
Lezgin YALÇIN: Pakette olumlu şeyler de var, ama ihtiyaca cevap vermiyor daha ileri demokrasiyi istememiz lazım. Ana dilimi öğrenmem, onunla eğitim yapmam için devletimin imkan sağlaması gerekiyor.Sonra genel eleştiri yaptı
Mehmet Ali ABAKAY: Bu demokratik paket serpilmiş bir tohum gibidir. Umarım zamanla yeşerir meyvesini verir. Eski günlerin geri gelmesini istemiyoruz. Yeni paketlerin açılıp daha ileri demokrasiye insan hak ve özgürlüklerine yönelik hakların verilmesini istiyoruz. Son 200 yılda, bir batılılaşma hareketi oldu. Bu yanlış bir yaklaşımdı maalesef bunun devamından yana olanlar var. Umarın bu paket oyalamadan ibaret kalmaz.
Galip Ensarioğlu: Ensarioğlu, devlet okullarında anadilde eğitim verilmesi taraftarı olduğunu belirterek, "Bugün bu demokratikleşme paketi bizlere ve Kürtlere bir lütuf değil. Bu bugüne kadar ihlal edilmiş hakların tanınmasıdır. Evet benim de talebim anadilde eğitimin devletin parasız okullarında verilmesidir. Evrensel hak budur, talep edilen budur. Ancak mevcut Anayasa'nın 42. maddesi yürürlükte iken, anadilde eğitim yasağı varken, bu seçmeli ders bile arkadan dolaşıp bu hakkı tanımaktır. Yani burada anayasal yasak olmasına rağmen özel okullar ile bu yasak atlatılmıştır. Yani anadilde eğitim artık Türkiye'nin gündemine girmiştir ve verilmiştir. Artık anadilde eğitim bizi böler lafı ortadan kalkmıştır, bu bir devrimdir ve reformdur. Ama nihayeti anayasanın değiştirilerek devletin okullarında verilmesidir" dedi.
"BUGÜN BDP'DE İKTİDAR OLSA, PKK'DA PARTİ KURUP İKTİDAR OLSA ANA DİLDE EĞİTİMİ BUNDAN FAZLA VEREMEZ"
Galip Ensarioğlu, BDP'nin de iktidar olması, PKK'nın da parti kurup iktidar olması durumunda bile anadilde eğitimin bundan daha fazla verilemeyeceğini belirterek, açıklamalarını şöyle sürdürdü :
"Bugün BDP'de iktidar olsa, PKK'da parti kurup iktidar olsa ana dilde eğitimi bundan fazla veremez. ya anayasa değişecek ya da bunu yapabilecek. Keşke bu hak verilse ."
Bir STK temsilcisinin 'Koruculuk sistemi kaldırılacak mı' şeklindeki sorusunu da yanıtlayan Ensarioğlu, "Koruculuk sistemi de kaldırılacak, bunu tartışıyoruz, bizim demokrasiden anladığımız ve yapacaklarımız sadece bundan ibaret değil, bu halkın da hak ettiği sadece bundan ibaret değildir"
Cuma İçten Birilerinin, kendisinin dahi Kürtlerin adına konuşmaktan vazgeçmesi gerektiğini söyledi. Sadece Diyarbakır’dan Türkiye’ye bakılması durumunda hiçbir çözüm yolunun bulunamayacağını belirten İçten, Edirne’nin de İstanbul’unda, Ege bölgesinin de çok ciddi problemlerinin olduğunu dile getrdi.
“Ben bir Kürt olarak başörtüsü benim için her şeyden daha önemli bir meseledir. Birileri benim gibi düşünmüyor diye ben niye farklı bir kategoride yer alıyorum bir Kürt olarak. Şimdi ne istiyorlar, bilmiyorum bir milletvekili olarak, karşımdaki muhatabın neyi talep ettiğini ben bilmiyorum. Çünkü değişen ne talep ettiğini bilmeyen duruma göre vazife çıkaran bir repo var. İktidarın muhatabı sadece elinde silah olanlar değil. Bu bölgede muhafazakar yapıya sahip demokrat sokağa ve hukukun dışına çıkmayan kimseye de zarar vermeyen kendisi gibi düşünmeyenleri ötekileştirmeyen şiddete başvurmayan hatırı sayılır derecede insanlarımız var. Aynen buradaki gibi. Fikirleri tartışmak değil birbirlerini öldürmekten eline silah almaktan bahseden zihniyetler var. Bir kere herkes elini tetikten çekmeli. Bundan 11 yıl önce birileri gelip kardeşim gel bakalım bu Kürt sorunun temel dinamikleri nelerdir yaz şu kağıda maddeleştir bunu deseydi bugün 10.5 yıl içerisinde yaptığımız devrimleri bile yazamazdık. Bana göre Kürt sorunu bitmiştir” dedi.
“KÜRT SORUNU SORUN OLMAKTAN ÇIKMIŞTIR”
Hakların olduğunu, bunu vermenin bir lütuf olmadığını ifade eden İçten şöyle devam etti:
“AK Parti bu hakları verirken lütfederek vermiyor. Çünkü yenilmiş gasp edilmiş bir haktı bu. AK Parti iktidara gelir gelmez bu hakları kimseyi ötekileştirmeden şiddete başvurmadan kimseye birilerinin yaptığı hatayı yaparak davranmadan bir özgürlük mücadelesi veriyor. İzmir’in bana benim İzmir’e ihtiyacım var. Ama Hakkari’de bir zulüm varsa bir haksızlık varsa benim bunu gidermem gerekiyor. AK Parti olarak bizler bir lütuf olarak değil bir hak olarak gördüğümüz için hakları tek tek yerine getiriyoruz. Kürt sorunu sorun olmaktan çıkmıştır. Bu ülkede Arapların ana dilde eğitim hakkı yok mudur, eğer Kürtlerin varsa Arapların yok mu, Boşnakların Arnavutların yok mu? Sorunu elinde silahlar olan çözmek isteyebilir. Konuşabilir, ama biz onlarla muhatap değiliz. Demokrasiye, meclis iradesine, fikre inanan ve birbirlerine tahammül eden zihniyetlerle biz aynı masada otururuz. Konuşmalıyız, birlikte ama birileri konuşmayı dağlara ve silahlara havale ediyorsa devlet için de bunu söylüyorum STK ve ideoloji yapanlar için de bunu söylüyorum. Biz bu paketleri oluştururken adım adım bunu yaparken elbette ki bu sizlerden gelen bilgiler sonucu oluşuyor. Birileri mücadeleyi ellerine silah alarak başka sivil insanların ölümüne sebep olarak mücadeleden bahsedebilir. Bizim mücadelemizin içinde de kimliği kim olursa olsun can kutsaldır, hiç kimsenin ölmemesi lazım. Demokratik ortamda meclis iradesi altında ben haklarımın ve hukukumun mücadelesini veririm. Silahtan yana olanların mücadelesi de ölüm ve kan. Kürt sorunu bitti, peki Kürtlerin önünde PKK sorunu yok mu? Faili meçhul yok mu, PKK’nın kendi içindeki infazlar yok mu?”
Recep ZİYADANOĞULLARI: Diyarbakır’da ilk sefer bu kadar saygı sevgi atmosferi içinde bir toplantı görüyorum. Bundan dolayı hepinize teşekkür ederim. Bu paketin yeni gelişmelere gebe olduğuna inanıyorum. Kanaatım o ki on yıl önce bu pakette yer alan maddelerden biri bile AK Parti tarafından gündeme gelseydi. Kapatılması için yeterli delil olacaktı.Dolayısıyla bu işler a kadar kolay değildir. Bu demokratik paket demokratik bir yönetim için aralanmış kapıyı daha da açmıştır. Elbette ki zamanla tüm dillerin haklarını vereceksiniz. Vatandaşın inancını rahat yaşayabilmesi için gerekli ortamı hazırlayacaksınız. Ayrıca nitelikli bir eğitim ve ekonomik gelişme ile dünyada varlığınız daha iyi hissedilecek.
DEĞERLENDİRME
İLETİŞİM
SİVİL TOPLUM İLE
Yaklaşık 300 STK ya da kişilere mail gönderildi.10-15 kişi telefonla arandı. 10 STK ziyaret edildi.
MİLLETVEKİLLERİ İLE
Milletvekilleri telefonla arandı. AK Parti ve BDP İl başkanlıkları telefonla arandı.
MEDYA İLE:50 medya kuruluşuna toplu mail atıldı,
SONUÇLAR
GENEL OLARAK;
1-Paket olumludur, yeni paketlerin de açılması lazım,
2-Süreç içinde ana dille eğitimin devletin okullarında yapılması lazım
3-Yerel yönetimlere özerklik isteniyor,
4-Koruculuk sistemine çare gerekiyor,
5-TMK’de değişikliğe gidilerek KCK tutukluların bırakılması lazım,
vb. fikirler ön plana çıktı
DEĞERLENDİREN KİŞİ
Diyarbakır kMM Girişimcisi:Eyüphan Kaya