Yer:Kocasinan Belediyesi Meclis Salonu
Tarih:05.01.2013
KATILIMCILAR
DERNEK,VAKIF VE GİRİŞİMLER
1- Millet Derneği(Mustafa TEMİZER- Başkan,)
2- Anadolu Eğitim Bilim Kültür Vakfı (Kahraman CALASIN – Başkan)
3- Liberal Düşünce Topluluğu (Ferhat ÇAKIR – İl Temsilcisi)
4- MAZLUMDER Kayseri Şubesi(Alim HAYRAN–Üye)
5- Peyzaj Mimarları Odası (Başak GÜLESER – İl Temsilcisi)
6- MTTB ( Rabia BANDIRMA, İsa KARAŞIN, Mesut ASLANER – Üye)
7- Yeşilay Kayseri Şubesi (Salih DEMİRAYAK – Üye)
8- Türkiye Yazarlar Birliği Kayseri Şubesi (Ahmet İLHAN – Başkan)
9- Kayseri Gönüllü Kültür Kuruluşları (Ahmet TAŞ – Başkan)
10- Diyanet Sen (İrfan KAŞIKÇIOĞLU – Başkan)
SENDİKALAR
1- Memur Sen (Aydın KALKAN – İl Temsilcisi)
2-EğitimBir Sen ( Rıza BOZDAĞ – Sekreter)
3- Bem Bir Sen (Mehmet KARAKAŞ – Başkan)
4- Kayseri Jeoloji Mühendisler Odası (Adnan EVSEN – Başkan)
Çeşitli sivil kuruluşlardan ve halktan toplam 50 izleyici katıldı.
MİLLETVEKİLLERİ:
1- Yaşar KARAYEL (Ak Parti Kayseri Milletvekili)
MEDYA
TELEVİZYONLAR:Tv Kayseri, Kay tv,
GAZETELER:Kayseri Gündem, Kayseri Haber, Kayseri Anadolu Haber, Akit,
MODERATÖR: Ahmet TAŞ (Kayseri Gönüllü Kültür TeşekkülleriBaşkanı)
Konu:Hükümetin 10 Yılı (Eğitim, Sağlık, Ekonomi, AB ile İlişkiler …)
1/Ahmet İLHAN: Sayın vekilime, vekilmüvekkil buluşmasını ilk defa gerçekleştirdiği için teşekkür ediyorum. Bu meclise ilk defa gerçek vekil geldi. Umarım bunun devamı gelir. AK Parti muhafazakâr bir parti olup muhafazakâr kesime hitap eden bir partidir. Ancak eğitim konusunda AK Parti’nin yaptıkları muhafazakâr bir partiden beklenen icraatlar değildir. Her alanda özgürlükçü ve demokratik bir eğitime geçilmelidir. Askerî eğitimde de özgürlükçü ve demokratik bir eğitime geçilmelidir. Muhafazakârlar çok sabırlılar. Başörtüsü konusunda, on senedir sabretmelerine ve iktidarda destekledikleri parti olmasına rağmen, herhangi olumlu bir düzenlemenin yapıldığını göremiyorlar. AK Parti ülkedeki birçok milliyetçiliği ortadan kaldıracağını söyledi ama biz mikro bir milliyetçiliğin ortaya çıktığını görmekteyiz.
2/Adnan EVSEN: Sayın vekilime toplantımıza katıldığı için çok teşekkür ediyorum. On yıllık AK Parti döneminin mutlaka takdir edilecek çok önemli icraatları vardır. Ama ben enerji konusunda aynı başarıyı göremediğimi söylemek istiyorum. Türkiye ne büyük bir petrol ülkesidir ne de taş kömürü ülkesidir. Cari açığın en büyük sebebi enerjinin dışarıdan ithal ediliyor olmasıdır. Türkiye nükleer enerji konusunda çok geç kaldı. Oysa on yıllık AK Parti iktidarı döneminde buna çoktan geçilmiş olmalıydı.
3/Ferhat ÇAKIR: Her zaman cari açığa sebebin enerji ithali olduğu söylenir. Oysa Almanya ve diğer ilerlemiş birçok ülkenin de enerji ithal ettiklerini ve onların cari açık yaşamadıklarını da biliyoruz. AK Parti on yıllık hükümeti döneminde ithalat ve ihracat konusunda dengeyi sağlayamadı. Birçok alanda söylenen açılımlar gerçekleştirilemedi. Örneğin Alevî açılımı yapılamadı. YÖK konusunda önceleri karşı çıkan AK Parti’nin kendi YÖK’ünü oluşturduğunu gördük. AK Parti, “herkesin maaşını biz veriyoruz, bunlara ne oluyor” mantığı ile hareket ediyor. Ayrıca milletvekilliği seçimlerinde lider sultasına son verilmiş değil.
4/Rabia BANDIRMA: Bir ilahiyat öğrencisi olarak AK Parti’ye minnettarım. Ancak buna rağmen benim de eleştirilerim olacak. “Kürt açılımı” denilerek ülkemin meclisine teröristlerin doldurulmasına ve onların mecliste barındırılmasına karşıyım. Mahkemelerde de “ana dil” denilerek farklı dillerde savunma yapılmasına karşıyım. Kılık-kıyafet konusunda tam bir serbestlik olmasını doğru bulmuyorum. Tamam, kravat olmasın ama belirli bir üniformanın seçilerek okula gidilmesi gerekmektedir.
5/Mustafa TEMİZER:Katılımcılara tanınan üç dakikalık sürenin yetmeyeceğini düşünerek söylemek istediklerimi yazdığım bir kağıtla takdim ediyorum. Her şeyden önce Millet Derneği olarak şunun bilinmesini isteriz ki AK Parti’nin on yıllık süre içerisinde yaptığı bütün güzel icraatları destekliyor ve bu konuda hükümete teşekkür ediyoruz. Millet Derneği mensupları adına sayın başbakanımızı ve hükümet yetkililerimizi yaptığı çalışmalar için tebrik ediyoruz. Ayrıca dernek olarak ülkemizin çok zorlu bir süreçten geçtiğinin farkında olduğumuzu ve bu yüzden yöneticilerimize karşı basiretli bir şekilde yaklaşılması gerektiğini de belirtmek istiyoruz. Ülkemizde seçim kanunu mutlaka değiştirilmeli ve herkesin mecliste temsil edilmesi sağlanmalıdır. İstikrar ve adalet konularından adalete öncelik verilmesi gerekmektedir. Kılık-kıyafette bir değişiklik yapılmış ama bu konuda öğrencilerden bile destek alınmadığı görülmektedir. Biz dernek olarak kılık-kıyafet konusunu dayatma olarak görmüyor ama ortak noktalarda uygun kıyafetler seçilmesini istiyoruz.
6/Başak GÜLESER: Ben de mimar-mühendislerin meslekleri ile bazı sıkıntılarını dile getirmek istiyorum. Nisan ayında bir kanun çıkartıldı ve bu kanunla mesleki denetim kaldırıldı. Bundan menfaat elde edenler ise sadece müteahhitler oldu. Bunun düzeltilmesi ve bir an önce mesleki denetimin getirilmesi gerekmektedir. Teşekkür ederim.
7/Osman ÖZENÇ: AK Parti’nin on yıllık süreçte yapmış olduğu hayırlı hizmetlerinden dolayı hükümete teşekkür ediyoruz. Ama bizim her istediğimizin yapıldığını söylememiz de imkansızdır. Yeni anayasa çalışmasının akibeti belli değil. Özellikle bu yeni anayasada başörtüsünün durumunun ne olacağını merakla bekliyoruz. Mutlaka bu meselenin halledilmesi gerekmektedir. Okullardaki kılık kıyafet uygulaması bu kadar ses getirdi. Oysa bu okul idarelerine bırakılsa daha iyi olur.
8/Mesut ASLANER: Sadece AK Parti değil, bütün siyasetçilerimiz samimiyetten uzak açıklamalar yapıyorlar. Özellikle mecliste yaşananları hiç hoş karşılamıyorum. Eğitimde istikrarın çok önemli olduğunu söylemek istiyorum. Çünkü istikrarsız bir çiziğimiz var. Bir de ekonomik büyümenin küçültülmesinin sebebini merak ediyorum. Büyüme neden % 5’ten, % 3’e düşürüldü?
9/Aydın KALKAN: AK Parti’nin yaptığı güzel şeylerden biri de katsayı adaletsizliğinin kaldırılması olmuştur. Sendikamızın tavsiyesi üzerine tam istediğimiz gibi olmasa da 4+4+4 eğitim sistemine geçilmesi de çok yerinde bir karar olmuştur. Ancak son 4 yılın zorunlu olması son derece yanlış bir uygulamadır. Ayrıca bu sistem nedeniyle ikili öğretime geçilmiştir. 5. Sınıf öğrencileri sabah namazıyla okula gidiyor, yatsı namazından sonra çıkıyorlar. Bir an önce derslik ihtiyaçları karşılanmalı ve ikili öğretimden dönülmelidir. Bundan bir an önce dönülmelidir. Yine milli güvenlik dersi de bizim sendikamızın tavsiyesi üzerine tamamen kaldırıldı. Biz bu dersin tarih öğretmenleri tarafından verilmesini savunuyorduk. Ancak sağolsun başbakanımız tamamen kaldırdı. Kılıkkıyafet konusunda yapılanlar çok eksik ve yanlış oldu. Şu anda imam hatip liseleri dışında kız öğrencilerin başlarını örtmeleri yasaklandı. Bakanımız “istesek kamuda başörtüsünü serbest bırakırdık” dedi. Bu, son derece talihsiz bir açıklamadır. Ne demek “isteseydik”? Biz AK Parti’ye “kamuda başörtüsünü serbest bıraksın” diye oy verdik. Madem bunu yapabilecektiniz, niye yapmadınız? Kız çocukları başörtüsü ile öğrenim göremiyor. Üniversitelerde başörtüsü ile derse girilirken, aynı öğrenci mezun olduktan sonra kamuda başörtüsü ile çalıştırılmıyor.
10/Hacı YAKIŞIKLI: Yarın Pazar. Yarın seçim yapılacak olsa AK Parti yine tek başına iktidar olur. Keşke güçlü bir muhalefet olsa… Önümüzdeki seçimde Erdoğansız bir dönem yaşanacak. Belki bazı güzel gelişmeler olabilir. Başörtüsü meselesi AK Parti’den beklenenler konusunda hayal kırıklığı yaşattı. AK Parti’den beklentileri azalttı. Çünkü okullarda çıkartılan kılık kıyafet yönetmeliği sebebiyle başörtüsü yasak hale getirildi. Bunu AK Parti hükümetinin yapmış olduğunu görmek bizleri hayli üzdü. Sağlık reformu yapılarak güzel şeylerin ortaya çıkartıldığı doğrudur, ancak şu anda 250.000 atanamayan öğretmenin olduğu da bir gerçektir. “Atanamayanlar başka iş yapsın” demek doğru bir yaklaşım değildir.
11/Rıza BOZDAĞ: İçimizde sağlık çalışanları göremiyorum. Ancak eğer burada onlardan da birileri olsaydı sağlık reformundan ne kadar şikâyet ettiklerini dinlerdik. Bir de buradaki hemen hemen herkesin eğitimde yapılanlardan şikâyetçi olduklarını işittik. Ben de bir öğretmen olarak eğitim ve eğitimciler hakkında yapılan ve söylenenlerden şikâyet etmek istiyorum. Başbakanımız sık sık muhalefet liderlerine kılavuzlarını değiştirme teklifinde bulunuyor. Ben de aynı şeyi başbakana ve Milli Eğitim Bakanına söylemek istiyorum. “Lütfen, başbakanımız ve bakanımız eğitim danışmanlarını değiştirsinler”. Çünkü öğretmenleri çok rencide edici açıklamalar yapıyorlar. Mesela başbakanımız öğretmenlerin 15 saat çalıştığını söyledi. Bu, doğru değildir. Çünkü biz yazılılarımızı evimizde hazırlar ve evimizde okuruz. Öğrencilerin notlarını e-okul sistemine evimizde ya da ders dışında gireriz. Bakanımız öğretmenlerin üç ay yaz tatili yaptığını söyledi. Vatandaş ise bizim altı ay yattığımızı ama hâlâ maaşlarımızı beğenmediğimizi söylüyor. Bakan üç ay deyince vatandaş bunu altı aya çıkartıyor. Milletvekilleri maaşlarının düzenlenmesi için Atatürk “öğretmen maaşlarını geçmesin” talimatı verirken şu anda öğretmenlerin aldığı maaş, bırakın milletvekillerini, okullardaki hizmetlilerin bile altındadır. Öğretmenler odasında AK Parti hakkındaki kanaatler tamamen değişti. Daha önceki seçimlerde AK Parti’ye oy vermek için 700 km yol gittiğini söyleyen bir arkadaş şimdi 70 m bile gitmeyeceğini söylüyor.
12/Mehmet KARAKAŞ: Aslında söz alıp konuşmayı düşünmüyordum ama konuşulanlar benim de bir şeyler söylemem gerektiğini ortaya koydu. Bütün konuşmacılar meselelere kendi pencerelerinden bakıyor. Ben ise AK Parti’yi bekleyen bir tehlike görüyorum. Bana göre AK Parti sistemle entegre olmaya başlıyor. Başörtüsü bunun en önemli göstergesidir.
13/İrfan KAŞIKÇIOĞLU: Başörtüsünün serbest bırakılarak başörtülü bayanlara çıkartılan sıkıntıların kaldırılması bizim de beklentimizdir. Diyanetin çalışmasını düzenleyen kanunun çıkartılması çok yerinde oldu. Birçok sıkıntımız halledildi. Ancak yapılanlar yeterli değildir. Biz diyanetin özerk olmasını ve başkanının seçimle belirlenmesini istiyoruz. Din görevlileri olarak her hafta cemaatten para toplayarak dilencilik yapmak bizim için çok onur kırıcı bir şeydir. Bütün girişimlerimize rağmen buna bir çözüm bulamadık. Biz görevli olduğumuz camiinin elektrik, su ve doğalgaz paralarını toplamakta zorlanırken her hafta başka bir yere, hatta başka bir ildeki cami inşaatına para topluyoruz. Bir de bazı bakanlıkları bazı cemaatlerin ele geçirdiği söyleniyor. Böyle bir şey doğru mu? Eğer öyle bir durum varsa biz de diyanet çalışanları olarak bir bakanlığı ele geçirelim.
14/Yaşar KARAYEL:Öncelikle beni bu toplantıya davet ettiğiniz için çok teşekkür ediyor, yeni girdiğimiz yılın herkese hayırlar getirmesini diliyorum.Ülkemiz ve devletimiz 90 yıllık bir geçmişe sahiptir. Bu 90 yıl, ülkemizin içerisinde bulunduğu zor coğrafya nedeniyle birçok zorluklarla birlikte geçip gitmiştir. Ülkemizin tarihinde güzel şeyler yaşanmış olmakla birlikte, hiçte hoş olmayan halkımızı çok üzen bazı olumsuz hadiseler de yaşanmıştır. Yeni kurulan genç devletin yönetiminde halkın iradesi, sık sık yapılan darbelerle kesintiye uğramış, postallı demokrasiler, apoletli demokrasiler ve baskıcı demokrasiler görülmüştür. Biz yola çıkarken “Türkiye’yi dünyaya açmak gerek” diye hareket ettik ve bütün dünyaya açıldık. Özellikle komşu ülkelerle aramızda uzun yıllardan beri süren sorunlarımızı çözmeye çalıştık. Her şeye rağmen komşularımızla ilişkilerimizi düzeltmeye ve güçlendirmeye çalışıyoruz.Siyasi ve ekonomik istikrarın bozulmaması bizim için en önemli politikadır. Çünkü siyasi ve ekonomik istikrar bozulursa devreye darbeciler girmeye kalkışır. Şu anda biz bir istikrar yakaladık ve bunu devam ettirmeye gayret ediyoruz.Biz bir sağlık reformu geliştirerek sosyal güvenlik kurumlarını tek çatı altında toplamayı başardık. Ekonomide yenilikçi ve reformist bir parti gibi davranmadık. Biz “vaatçi” değil, yapan ve icraatta bulunan bir parti olarak halkımızın karşısına çıktık. Eğer ülkemizde eski yönetim devam edecek olsaydı elde mevcut bulunan projelerin tamamlanması için 240 yıl gerekecekti. Ancak şimdi biz aynı projeleri 2-3 yıl içerisinde bitirip milletimizin hizmetine sunuyoruz. Bizim tek devlet, tek vatan, tek millet ve tek bayrak gibi kırmızıçizgilerimiz vardır. Bunların dışında her şeyi konuşmaya ve tartışmaya hazırız.Son yıllarda sendika kanununu yeniden çıkardık. Eğitim sistemimiz değiştirilerek 4+4+4 eğitim sistemi getirildi. Kılık kıyafette yapılan bazı değişikliklerle bir takım sıkıntılar giderildi. Türkiye’nin zengin bir ülke olması gerekiyor. Zengin olabilmek için çok çalışmamız ve gayret etmemiz gerekiyor. Biz duble yolları böyle çok çalışarak ve ülkemizi zenginleştirerek yaptık. Bölge havaalanları, hızlı tren projeleri yavaş yavaş tamamlanıyor. İnsansız hava araçları yapıyoruz. Artık sınırlarımız daha güvenli olacak. Zeplin projemiz var, bunu gerçekleştirmeye çalışıyoruz. Bütün bunlar ve daha başka projeler 2023 yılına kadar bitirilecek.Göktürk uydu projesi büyük çoğunluğu yerli malzeme kullanılarak gerçekleştirildi. Eğer uydu fırlatma rampasını da kendimiz yaparak fırlatabilirsek dünyanın en büyük ilk beş ülkesi arasına gireceğiz.Enerji konusunda mutlaka nükleer enerjiye geçmemiz gerekiyor. Enerji bakanımız bu konuda çok gayret ediyor. Yapılan görüşmeler netice vermeye başladı. Mersin ve Sinop illerimizde nükleer enerji üretecek tesisler yapılacak. Böylece yeni enerji kaynaklarımız olacak. Sadece doğalgaza bağlı olarak yaşanmaz.IMF’ye olan borcumuzu sıfırladık. Artık Türkiye borç alan değil, borç veren ülke konumuna yükseldi. Güçlü bir ülke olduk. Dış politikamız sayesinde güçlü ve güvenilir bir ülke haline geldik.
Değerlendirme:
1. İletişim
Sivil toplum ile
30STÖ ile telefonla görüştüm ve maille davet metnini gönderdim. 14 STÖ bu çağrıya olumlu cevap verdi ve toplantımıza katıldı. Ancak 16 STÖ temsilcisi katılmadı.
Değerlendirenler:
Ahmet TAŞ KAYSERİ kMM hamalı