YER: Umut Yılmaz Sigorta Toplantı Salonu
Saat: 13.00
TARİH: 4 Ocak 2015
KATILIMCILAR
DERNEK, VAKIF VE GİRİŞİMLER
1/ Göksel Gülbey (Asim-Der Başkanı)
2/ Zeynep Balamir Ateş (Iğdır Kadın-Der Başkanı)
3/ Hüseyin Kuşut (Oto Galericiler Derneği)
4/ Tahir Kavri (Ti-Der)
5/ Fırat Akkuş (Toplumsal İlerleme Derneği)
6/ M. Bilal Haliloğlu (Iğdır Üniversitesi Gençlik Meclisi)
MESLEK ODALARI
1/ Orhan Ağırkaya (Mimarlar Odası)
2/ Gökhan Dalkılıç (Muhasebeciler Odası)
3/ Mahmut Yusufoğlu (Elektrikçiler Odası)
SENDİKALAR
Yok
KANAAT ÖNDERİ VE BİREYLER
1/ Ferzende Şavluk (Kanaat Önderi)
2/ Ahmet Pala (Ak Parti Iğdır Medya Ve Tanıtım Başkanı)
3/ Mahmut Şek (Kanaat Önderi-Siyasetçi)
4/ Suat Akkuş (Öğrenci)
5/ Ali Osman Şek (İş Adamı-Kanaat Önderi)
6/ Müslüm Karacan (Kanaat Önderi)
GOZLEMCİLER
1/ Murat Akkuş TkMM Iğdır İl Girişimcisi…
KATILAN MİLLETVEKİLLERİ
Yok
BELEDİYE BAŞKANLARI
Yok
MESAJ YOLLAYANLAR
Yok
DİĞER KATILIMCILAR
Yok
MEDYA
Haberimiz İldeki Tüm Gazetelerde Ve Bölge Gazeteleri ile Ulusal Sitelerde Yayınlandı
MODERATÖR
Yok
KONULAR
Iğdır küçük Millet Meclisi (IkMM) Forumu 2015 yılının ilk toplantısını yaptı. Genel konu olarak "Devlet-Paralel Yapılar, Güvenlik ve Yargının Saygınlığı” konusunda katılımcılar görüşlerini beyan ettiler. Yerel Konu Olarak ta: “Bir Siyasetçi Nasıl Olmalıdır” Konusu görüşüldü.
genel konu "Devlet-Paralel Yapılar, Güvenlik ve Yargının Saygınlığı”
Mahmut Yusufoğlu (Elektrikçiler Odası): Devletin içine sızan ve sızmaya çalışan parelel yapılanmalara karşıyım. Milleti yönetecek olan milletin kendi iradesidir. Paralel yapılanmalar değil. Paralel yapılanma ve onun uzantılarına, onun ülkemizdeki faaliyetlerine, devlete ortak olma niyet ve çabalarına karşıyım.
Hüseyin Kuşut (Oto Galericiler Derneği): Devlete azınlık ve çoğunluk farkı olmaksızın herkes ortaktır. Hırsızlık algısı ve geleneği ülke tarihi kadar eskidir. Hırsızlık kültürü çok yerleşiktir, dünya sıralamasında hatırı sayılır bir yerdeyiz. Fırsatı olan çok az sayıda insanın hırsızlığa tevessül etmeyeceği gerçeği ortadayken, muktedirlerin ve çocuklarının buna tevessül etmeyeceğini söyleyemeyiz. İç ve dış komplo teorileri ile iddiaları önemsizleştirmek, soruşturmayı baskıcı yöntemlerle gölgelemek, iddiaları değersizleştirmek, hırsızlığı ayetlerle, hadislerle, siyerden örneklerle örtmeye çalışmak yanlıştır. Kendi yolsuzuna yol vermek, masumiyet karinesini bu hukuk düzenine dayanarak gerekçe göstermek, adalete vurgu yapmak, işi adalete havale etmek yanlıştır. Hırsızlığa adı karışanların hemen istifa ettirilmesi gerekiyor. Hırsızlık, rüşvet, hırsızlık yapma amacıyla örgüt kurmak suçlamasına maruz kalanlar sıradan, gariban, kimsesiz vatandaşlar değil ki. Hırsızlığın bu kadar normalleşmesi, haram-helal kavramlarının bu kadar yetim kalması, dindarların sarayı ele geçirmek için her şeyi meşru görmesi, bir kısım dindarların da saray dindarlığına kendilerini kaptırması dindarları çürütüyor.
Tahir Kavri (Ti-Der): Devletimizin ulusal güvenliğini açıkça tehdit eden, ülkemizin bölgesel ve küresel güç olma yolundaki kararlı yürüyüşünü durdurmaya çalışan, halkımızın milli iradesine ve onun demokratik tercihlerine kasteden, seçimle işbaşına gelmiş meşru iktidarları gayrimeşru birtakım yöntemlerle devirmeye veya zayıf düşürmeye kalkışan her türlü yapılanmaya karşıyım. Ancak bu durum kan davasına da dönüştütülmemeli. Yargı alabildiğine bağımsız olmalıdır.
Orhan Ağırkaya (Mimarlar Odası): Hırsızlık, yolsuzluk ve rüşvet ile ilgili kamuoyunun önüne konulan dosyalarda komplo var diyorsanız bunu açığa çıkarmak başka komplolar hazırlamak veya otoriterleşmek değildir. Hırsızlık, yolsuzluk ve rüşvet gibi toplumun hassas olduğu bir konuda herkesi ikna edecek bir cevap vermeden derin yapılarla mücadele edilmez. Türkiye ihanet ve hırsızlıkla hesaplaşmadan, adaletsizlik ve hukuksuzlukla yüzleşmeden, geçmişteki kirli ilişkilerden arındırılmadan düzlüğe çıkamayacaktır. Kimin suçu varsa, kimler sahip oldukları yetki ve imkanları kötüye kullanmışsa hukuk önünde hesaba çekilmelidir. Millet vicdanı ancak bu şekilde müsterih olacak, temiz siyaset, temiz yönetim, tertemiz bir toplum ancak bu sayede ortaya çıkacaktır. Bu kapsamda gecikmeye ve ötelemeye tahammül yoktur. Hukuka sığmayan fiil ve eylemlerden dolayı millet ve tarih önünde makul ve somut delillerle şüpheli olanların kuldan utanmıyorlarsa Allah’tan korkmaları kendi hayırlarınadır. 17-25 Aralık’a misilleme yapmak için 14 Aralık’ı icat edenler, kendi üzerlerinde atılı duran, peşlerini bir gölge gibi takip eden yolsuzluk suçlamalarından kurtulmak için adaletin huzuruna çıkacak haysiyet, cesaret ve namusu gösterebilmelidirler. Zaman alsa da, bedel ödense de, hak kayıplarına ve mağduriyetlere neden olsa da rüşvet ve yolsuzluğa adı karışanlar eninde sonunda adaletin soluğunu enselerinde hissedeceklerdir. Bugünkü meseleyi Hükümet-Cemaat kutuplaşmasına irca edenler, siyasileşmiş, tarafsızlığını ve bağımsızlığını kaybetmiş yargıya umut bağlayanlar yanıldıklarını, yanlış yaptıklarını mutlaka anlayacaklardır.
Gökhan Dalkılıç (Muhasebeciler Odası): Sözlerin hiçbir anlamı yoktur. Ne söylediğiniz değil ne yaptığınız önemlidir. Yolsuzluk ve hırsızlık karşısında ne yaptığınız önemlidir. Hükümet 'Bu bir komplodur ve tezgahtır' diyorsa kendinizi açık ve şeffaf denetime tabi tutun. Hırsız değilseniz korkunuzun olmaması lazım. Yargının çete tarafından mı AKP tarafından mı yönetildiğini biz bilemeyiz. Biz sürekli bu yargının var olan anti demokratik yasaları bile uygulamadığını söylerdik. Bu yargı AKP ve cemaat işbirliği çerçevesinde başka yerlerden talimat alıyordu. Kimse toz kondurmuyordu bunlara. Aynı hükümet ve cemaat. 10 bin Kürt siyasetçisi dalga dalga tutuklanıp içeri alınırken, aynı savcılar, polisler, mahkemeler ve başbakan vardı. Bunları savundular. Bunların tanığıyız. Bunları unutmayacağız.
Müslüm Karacan (Kanaat Önderi): Kim hangi koltukta oturursa otursun, hukuk önünde eşittir. İslami cemaatlerin görevi küresel operasyonların içerisinde oluyormuş, terörist devlet İsrail’in yapamadığını yapanların kendini eleştirmesi gerekiyor. Bunu yapmak yerine operasyonları şova dönüştürüp slogan atıyorlar. Şimdi ‘Yezit’e boyun eğemeyeceğiz’ diyenlere soruyorum: Terörist devlet İsrail ne yaparsa sizin için Yezit olacak? Millete hizmet için çalışanların Yezit olduğu bir yerde otoriteye boyun eğeceksin diyerek övdüğünüz Siyonist İsrail daha hangi katliamları yapmalı ki, sizin için Yezit kabul edilecek? Almanya’dan ve ABD’den eleştiri geliyor. Ey Almanya! Hamburg’da yapılan faili meçhul cinayetleri ne zaman aydınlatacaksın. Ey ABD! Elinde çakı bile olmayan bir siyahînin öldürülmesi ile başlayan eylemlerin yüzde biri Türkiye’de olsa ne yapardınız? Bizim Almanya’dan, ABD’den, Avrupa’dan alacak dersimiz yok. Keser demokrasisine karşıyız. Mesele yolsuzluksa ‘paralel yapı’ KPSS, ÖSS, Polis Okulları sorularını çalmanın hesabını versin. ‘Benden olan hırsız değildir’ anlayışına karşıyım.
Mahmut Şek (Kanaat Önderi-Siyasetçi): Paralel yapı ile mücadele güçlü bir şekilde devam etmektedir. Bundan sonrada devam edilmelidir. Yaşanan gelişmeler bunu göstermektedir. Devlet kurumlarına sinmiş bu yapı yok edilerek Türkiye Cumhuriyeti kendisini tehdit eden bu yapıdan kurtarılmalıdır.
Yerel konu" “Bir Siyasetçi Nasıl Olmalıdır”"
Göksel Gülbey (Asim-Der Başkanı): Şehrin sorunlarını bilen projeleri olan ve o projeleri nasıl hayat geçireceğini anlatabilen vizyon ve misyon sahibi biri olmalı. Karizmatik, yalan söylemeyen, Önyargılardan uzak tarafsız ve hoşgörülü olmalı. Kaliteli ve ehil bir ekibi olmalı. İyi bir ekibi yoksa alemi cihan olsa başarılı olması imkansızdır.
Zeynep Balamir Ateş (Iğdır Kadın-Der Başkanı): Siyasetçinin vizyonu ve bunu gerçekleştirmek için gerekli prensip ve kuralları olmalı. Hizmetine talip olduğu ilininin ve ülkesinin, sosyal ve kültürel özelliklerini çok iyi bilmeli, Siyasetçi siyaset yaptığı yerde ikamet ediyor olmalıdır. Takip edilen amaçlar hiçbir zaman kişisel olmamalıdır. Politikacı seçilmek için vaat ettiği tüm talepleri, seçildikten sonra, koltuğa oturduğunda da unutmamalı, yerine getirmelidir.
M. Bilal Haliloğlu (Iğdır Üniversitesi Gençlik Meclisi): Makamının kapısı vatandaşa her zaman açık olmalı, ulaşılamayan değil, vatandaşla iç içe olan biri olmalıdır. Kentin ve yaşayanların sorunlarını yerinde dinleyen ve zamanında çözüm getiren biri olmalı, temsil ettiği kentteki insanlarla birlikte yaşadığını unutmamalı, onların dertlerini ve sevinçlerini paylaşarak hissetmeli ve onlardan biri olmalıdır. Halkın çıkarları her zaman ilk hedefi olmalı, halktan gelen fikirlere ciddiyetle yaklaşmalı ve gereğini yapmalıdır.
Mahmut Yusufoğlu (Elektrikçiler Odası): Adil, halktan yana, şeffaf, güvenilir ve liderlik vasfı olmalı, verdiği sözleri tutmalı, kararlı ve dürüst olmalı, ekip çalışmasına yatkın, önerilere ve fikirlere açık olmalı, teknolojiyi, dünyadaki gelişmeleri, kentleşme ile ilgili yenilikleri yakından takip etmeli, kendini sürekli yenilemelidir. Yeniliklerde ve hizmetlerde öncü olmalı, olayları objektif değerlendirerek, doğru analiz etmeli, analitik bir zekâya ve güçlü bir hafızaya sahip olmalıdır. Yurt dışına çıkmış olmalı ve hitabeti anlaşılır olmalı.
Gökhan Dalkılıç (Muhasebeciler Odası): Mücadeleci bir ruha sahip olmalı ve hiçbir zorluktan yılmamalı, hızlı düşünme, karar verme ve karar alma yeteneğine sahip olmalıdır. Yenilikçi, değişime açık, modern, aydın, ileri görüşlü olmalı, sivil toplum örgütlerinin önemini benimsemeli ve çalışmalarına destek vermelidir. Kadınlara, engellilere yönelik projeleri olmalı. Doğaya saygılı, hayvan sever olmalı. Kibar, anlayışlı ve uzlaşmacı bir tavır sergilemeli, cesur olup, kararlarının arkasında durmalıdır. Partiler üstü hizmet vermeli, din, dil, ırk ayrımı gözetmemelidir. Onurlu ve cesur olmalı, tek başına değil, ekibi ve halkla birlikte kararlar almalıdır.
Not: Diğer Katılımcılar belediyenin bir yıllık süresi tamamlandıktan sonra görüş ve önerileriyle eleştirilerini beyan edeceklerini belirttiler. Bir yıl süre tanındıktan sonra düşüncelerini ifade edeceklerrini söyleidler.
ÖNERİLER
……………………….
ORTAK SONUÇ
……………………
DEĞERLENDİRME
İLETİŞİM
SİVİL TOPLUM İLE
Sivil toplum örgütü temsilcileriyle telefonla ve ziyaret edilerek irtibata geçildi. Salonda mutfaktan en son gönderilen broşürler ile bir önce ki toplantının haberlerinin yer aldığı gazeteler katılımcılara dağıtıldı. Katılımcılara çay, kahve ve pasta ikram edildi.
MİLLETVEKİLLERİ İLE
Katılım sağlanmadı.
MEDYA İLE
İldeki ulusal ve yerel medyaya haber verildi. Tümü foruma katılmasa da Toplantı haberi hepsinde yer aldı.
KATILIMCILARLA
Her zaman olduğu gibi birlikte yerel konuyu belirliyoruz.
SONUÇLAR
Iğdır kMM’de problem yok, çalışmalarımıza devam edeceğiz…
DEĞERLENDİREN:
Murat Akkuş TkMM Iğdır İl Girişimcisi