YER: Malatya Belediyesi Fırat Toplantı Salonu
TARİH: 03 Kasım 2012
KATILIMCILAR
DERNEK, VAKIF VE GİRİŞİMLER
1 / Mazlum Der (Fikri Aksoy-Yönetim Kurulu Üyesi)
2 / İHD (Servet Akbudak-Yönetim Kurulu Başkanı)
3 / Barış Meclisi (Hasan Doğan)
4/ Uluslararası Af Örgütü (Ferman Salmış)
5 / Malatya Toplum Gönüllüleri Birliği (Sinan Oral-Yönetim Kurulu Üyesi)
6 / Zeynelabidin Vakfı (Erdoğan Ünverdi)
MESLEK ODALARI ve SENDİKALAR
1 / İnşaat Mühendisleri Odası (Vehbi Aluçlu-Yönetim Kurulu Üyesi)
2 / Mimarlar Odası (Vefik Şahin-Yönetim Kurulu Üyesi)
3 / Eğitim Bir Sen (Nazım Gümüş-yönetim Kurulu Üyesi)
KANAAT ÖNDERİ VE BİREYLER
1 / Asım Demirkök
2 / Mustafa Baştürk
3 / Hamza Doğuç
4 / Abdulkadir Baharçiçek (İnönü Üniversitesi)
5 / Ramazan Kuzu (İHD)
6 / Gürbüz Kurdal (Malatya Belediyesi Ulaşım hizmetleri Müdürü)
KATILAN MİLLETVEKİLLERİ
Katılan Olmadı.
BELEDİYE BAŞKANLARI
Katılan olmadı.
MESAJ YOLLAYANLAR
Mesaj gönderen olmadı.
MEDYA
1 / Güneş Tv
2 / Ufuk Tv
MODERATÖR
Yrd.Doç.Dr. Selahattin Bakan- İnönü Üniversitesi Öğretim Üyesi
KONULAR
GENEL KONU: Türkiye-AB İlişikileri ve Yeni Yerel Yönetimler Yasası
YEREL KONU: Malatya’nın Ulaşım Sorunu
KONUŞULANLAR
1 / Selahattin Bakan: Avrupa Birliğinin Maastricht anlaşması yerellik ilkesine göre merkezi idarenin yönetme erkinin yerellere devredilmesidir. Avrupa birliğinde daha çok ekonomik konuların devridir. Siyasal ve sosyal işleri merkez yapıyor. Sosyal işlerin yine bir kısmını yerele devrediyorlar. Mesela trafik hizmetlerini, asayiş hizmetlerinin bir kısmını, ilköğretim okullarının eğitiminin bir kısmını yerel idareye devreden ülkeler var. İngiltere bunlardan bir örnek. Bu, yerel yönetimlerin ulus devleti hem yukarıya doğru hem de aşağıya doğru sigortalama projesidir. En büyük kaygı bölünme kaygısıdır. Gerek Almanya, gerek İngiltere, gerekse de Fransa’ya baktığımızda ekonomik yetki devrinin bölünmeye neden olmadığını görmekteyiz. Ülkemizde en büyük sorunun vesayet sorunudur Belediye başkanlarımızın merkezi hükümetten kişi başına pay alarak yönetmesi hem siyasal özerklik ve yönetsel özerkliğe aykırı olduğu gibi hem de liberal serbest piyasa ekonomisinin ruhuna da aykırıdır. O bölgenin kendi kendini yönetmesine bakmaksızın yaptığınız yardımlar, başka vatandaşların kazancının başkalarına aktarılmasına sebebiyet vermekte, haliyle doğal bir yerleşim alanının kendiliğinden oluşmasına da engel olmakta olduğu söylenmektedir. Onun için yerel yönetimlerin özerk olabilmesi için yerinden yönetim, yerinden tahsil ve yerinden harcamanın olması gerekiyor.
2 / Erdoğan Ünverdi Yerinden yönetim konusunda bazı kaygılarım var. Yerele demokrasi getirelim derken sanki biraz daha merkeziyetçi bir yapıya dönüşüyor. Beldelerde yaşayan vatandaşlar belde belediyeleriyle ilişkileri daha normal. Çünkü orada yaşayan vatandaşlar sorunları daha kolay belediyeye iletebilir ve sorunları çözme noktasında daha kolay olur. Sorunları büyük belediyeye iletmekte sorun yaşayabilir. Seçim sistemi önemli; eğer % 10 seçim barajlarıyla temsilde adaleti sağlamazsanız bunu nasıl demokratik bir yapıya oturtacaksınız? % 10 nu koyduğunuz zaman katılımcılığı engellemiş olursunuz. Küçük gruplar temsil noktasında zorlanacaktır. Belediyeyi kim denetleyecek? Güçlü muhalefet oluşturmadan seçim sistemiyle bugün Malatya Belediyesini kim denetleyecek? Hem iktidarda tek parti gibi hem de yerelde tek parti gibi. Türkiye’de her şey sayıyla olursa muhalefeti kaldırıp tek partiyi koymak lazım. Temsilde adalet ve katılım eksik. Demokrasiye lazım olan muhalefettir.
3 / Abdulkadir Baharçiçek Dünyada bazı ülkelerin siyasal sistemi, üniter devlet, bazıları da federal devlet şeklinde örgütlenmiş. Ama ister üniter, ister federal olsun devletlerin tamamında görülen ortak bir özellik var, o da şu; bizdeki gibi kamu hizmetlerinin merkez eliyle yürütüldüğü devlet kalmadı. Kamu hizmetlerini mümkün olduğu kadar yerele devrediyor. Hizmet ne kadar yerelse merkezi otorite o hizmeti sunmaktan imtina ediyor. Çünkü merkezden yürüttüğünüzde sorun daha da büyüyor. Türkiye’de tartışma çok yanlış bir yerden yürütülüyor. Yerinden yönetim güçlendirilirse bu üniter devletin yapısına ters bir şey yaratacakmış gibi bir izlenim yaratılıyor. İngiltere, Fransa üniter devlet ve buralarda kamu hizmetlerinin % 90 nına yakınını yerel yönetimler sunuyor. Bunlar içinde eğitim,sağlık, iç güvenlik gibi hizmetler de var. O zaman demek ki bizim tartışmayı bu eksenden çıkarmamız lazım. Türkiye’de 35 000 tane köy var. 3500 ün üzerinde belediye var. Bu köylerin hiçbiri aslında yerel yönetim değil. Merkezi yönetimin bir uzantısı gibidir. Çünkü ne bütçesi var, ne yetkisi vardır, yasalar görev vermemiş. Muhtar özerktir, fakat hiçbir şey yapamaz. Fiili olarak olamayan, yok olamaz. Köyleri ya güçlendirelim, ya da tasfiye edelim. Sanki iyi işleyen bir mekanizma var ve tasfiye oluyor gibi bir izlenim var. Nüfusu yirmi binin, otuz binin altında bir belediye aslında hizmet üretemiyor. İlin tamamını tek bir yerel yönetim haline dönüştürmek gerek. İl özel idareleri ilk kurulduğunda bugün bizim devretmeye çalıştığımız kamu hizmetlerinin tamamını il özel idarelerine yüklenmişti. 1920’den sonra bakanlıklar yavaş yavaş kurulunca merkezi iktidara devrederek il özel idarelerini işlevsiz hale getirdik. Son on beş yıldır canlandırmaya çalıştık. Biz yerel yönetimlere yetkiyi verdiğimizde ne halin varsa gör diyoruz. Güçlü bir denetim mekanizmasının kurulması ve işletilmesi gerekiyor. Mevcut seçim sistemiyle de demokratik temelden yoksun seçilen bir yönetimin işlemesi de kötü olur. Öncelikler seçim sistemini değiştirmemiz gerekiyor, belediye meclisinin halkı temsil etmesi gerekiyor. % 10 luk baraj temsilde adaleti ortadan kaldıran bir şey.
4 / Ferman Salmış Siyaset yasa çıkarırken, ya da yasalara karşı muhalefetin tavrına baktığımızda toplumu yanıltan bir tarafı var. Örneğin muhalefet bu yasaya karşı “Türkiye bölünecek diyor. Oysa ki bakıldığı zaman bunu eleştirenleri daha çok merkezi bir yapı istedikleri anlaşılıyor. O bilinç altı mesajını bir gerekçe üzerinden topluma veriyorlar. İl özel idaresi kaldırılıyor ve yerine yeni bir koordinasyon oluşturuluyor. Koordinasyonun hem denetleme, hem bütçeleme yetkisi var, valinin yetkisinde bir miktar artış da var. Bir taraftan yerelleşme var, öte taraftan seçilmişlerin atanmışlara karşı halen geride tutulduğu, ikinci adam olarak tutulduğu bir nokta da var. Bu yasa taslağının reforme edilerek o dengenin daha iyi kurulmasına ihtiyaç var. Diyelim ki yerelde işler kötü gitmeye başladı, kenti iyi yönetemediniz bunun faturasını artık Ankara’ya kesemezsiniz. Faturayı o ile, ilin sivil toplum örgütlerine, belediyesine keseceksiniz. Bu bir sorumluluk da getiriyor. O halde yerelde demokratik bir bakış açısının olgunlaşmasına katkı sunacaktır. Temel sorunlardan biri seçim ve demokrasiyi aynı kavramlar olarak anlatmamızdır. Elbette % 10 luk seçim barajı çok ciddi bir engeldir. Öte yandan siyasi partiler yasasına baktığınızda bütün yetkileri lidere devreden, liderin bir aday listesi çıkarıp toplumun karşısına geçtiği dolayısıyla gerçek anlamda bir seçimin olmadığı bir sistemle karşı karşıyayız. Demokrasi diyenlerin parlamenter sistem üzerinden bu eleştiriyi yapmamaları, başta siyasi partiler yasası olmak üzere %10 seçim barajının tartışılmaktan kaçırılması bizi aslında biraz oyalıyor. Büyükşehir yasasının olumlu olduğunu düşünüyorum, seçilmişlerle atanmışların yetkisinin eşitlenmesi gerektiği kanaatindeyim.
5 / Servet Akbudak Getirilen yerel yönetim yasası özerk yönetimi daha etkin, daha demokratik bir yerel yönetimi esas almadığını biraz yerel yönetim üzerinden merkezi yönetimi daha etkin hale getirildiğini düşünüyorum. İl özel idarelerini devre dışı bırakarak, valinin yetkilerinin artırıldığını düşünüyorum. Merkezi hükümetin ekonomik ve siyasal olarak yerel yönetim üzerinde daha etkili hale getiren bir yerel yönetim anlayışı getiriliyor. Hayal ettiğimiz demokratik ve özerk yönetimi karşımızda bulamayacağız. İkinci bir konu olarak; insan hakları ve demokrasi alanıyla ilgili olarak açlık grevleri ile ilgili katılımcıları bilgilendirmek istiyorum. Türkiye’nin gündemini işgal eden neredeyse dünyanın da gündemine giren açlık grevleri ilimizin gündemine hiç girmedi ve bu konuda hiçbir duyarlılık yok. Adalet bakanının ifade ettiği gibi 683 kişi ölüm orucunda ve siyasetin dili bu sorunu çözmeye oturmuyor. Malatya’da da altı, Elbistan’da on dört mahpus yaklaşık yirmi gündür açlık grevinde. Meselenin insani ve yaşam hakkı açısından değerlendirilmesi ve bir duyarlılık gösterilmesine ihtiyaç var. Siyasi boyutuyla ilgili biz çok müdahale etmek istemiyoruz. Ana dille eğitim, ana dille savunmanın ötelenecek, yok sayılacak talepler olmadığını da bilmemiz gerekiyor. Tecritle ilgili olarak da daha kendi iç hukukumuzda yeri olamayan ayrımcı bir takım uygulamalar var.
6 / Vehbi Aluçlu Burada kafalar karıştı, bizi yönlendirmeye çalışan liderlere bakıyoruz; bir parti lideri diyor ki yetki merkezde toplanacak, fakat bir diğeri de federasyona doğru gidiyoruz, bölünmeye doğruda gideceğiz diyor. İstanbul ve Kocaeli bu şekilde bir yönetime gitti, Büyükşehir değil, bütün şehir olarak. Yönlendirmelerde yanlışlık olduğunu düşünüyorum. Yetkinin belediye başkanında olmasının avantajı olacağı gibi dezavantajları da var. Bunu iyi tartmamız gerekiyor. En büyük avantajı imar bütünlüğü sağlayacaktır. Hizmetin özel idarelerle gitmediği noktada İstanbul ve Kocaeli’nde uygulanan sistemle hizmetin daha kolay gittiği görülüyor. Dezavantajı ise; yetkinin belediyeye geçmesi. Mesela bir yere Hes yapılacaksa bunun yapılmasına yerel yönetim karar verecek. Güneydoğuda iki il daha Büyükşehir olacak. Oysa Ege bölgesinde daha fazla il büyük şehire dönüştürülüyor. Aksaklıklar giderilmeden, pilot uygulamada tespit edilmiş hataların buralara yansımadan tekrar yasalarla düzenlenmesi gerektiğini düşünüyorum. Küçük belediyelerin kapatılmasında faydalı olacağını düşünüyorum.
7 / Fikri Aksoy Yerel yönetimlerin güçlendirilmesinden yanayım. Sorunları yerinden gören, pratik çözümler üreten bir sistem oluşursa sorunlar daha kolay çözülebilir. Yıllardır hep gördük, Ankara’ya dayanan bürokratik işler birçok şeyin çözülmesine engel oldu. Bu yasa şimdi iyi olacak ancak denetimi gözden kaçırmamak gerek. Merkezi yönetim büyük bir hantallıkla mı denetleyecek, yoksa bu denetimi sivillerle paylaşacak mı? Bu denetim sivil toplum örgütlerinin katılımıyla yerinden yapılmalı. Muhalefet kendi görevini yapmıyor ve Türkiye’de muhalefet çok hantal. Temsil yaygınlaşmalı ama icraatın yerine set çekecek pozisyon olmamalı.
8 / Mustafa Baştürk Yerel yönetimler yasası Türkiye için bir ihtiyaç. Özellikle kapatılacak belde belediyeleri konusu çok önemli. Bu beldelerdeki hiçbir şekilde hizmet üretilmiyor. Kimin kime oy verdiği belli, aşiret olayı devreye giriyor. Yerel yönetimlerin güçlendirilmesi, % 10 barajının kaldırılmasına ihtiyaç var. Muhalefetin de üretken olması lazım. Muhalefet hala bir proje ortaya koymadan sadece bu yasaya karşı olduğunu söylüyor.
9 / Hamza Doğuç Yerel yönetimler yasasına ihtiyaç var ancak şunu yapmak lazım, yasalar çıkarken olumlu olumsuz her şeyi düşünmek lazım. Yasada boşluk bırakılmamalı. Burada yaşayan herkes yerel yönetimin bir parçasıdır. Halk ihtiyaçlarını karşılamak üzerek ekonomik, sosyal kültürel zenginliğe ve refaha ilişkin yerel hizmetleri genel yetkiyle kendi sorumluluğu doğrultusunda yerine getiren, işleyişinde açıklığı, şeffaflığı, çoğulcu ve katılımcı demokrasi ilkelerini hayata geçiren yetkilerin yerel halkla en yakın yönetim birimince kullanıldığı ve denetlendiği kamu tüzel kişiliğine sahip özel demokratik bir kuruluş olarak çalışmalar devam etmeli. Günümüzde bireylerin ihtiyaçlarının değişmesi, hızlı kentleşme gibi olgularla karşı karşıya kalan yerel yönetimlerin imkanlarının artırılarak çalışanların geliştirilerek bu gelişmelere uyum sağlanmaları beklenmeli. Yerel yönetimlerin yapıları ve sundukları hizmet açısından halka en yakın birimler olmanın öz güvenini vermek lazım. Personel etkinliği ve uzmanlığı, üniversiteyle bağlantısı çok önemli. Halkın yönetime katılımını sağlayacak bu reformların hayata geçmesini temenni ediyorum.
10 / Asım Demirkök Yerel yönetimler yasasının çıkması bu ülke için önemli. Malatya’ da 496 köyümüz var 231 köyde bugün itibariyle kanalizasyon var, yarıdan fazlasının kanalizasyonu yok. 52 belde belediyemiz var. Bunun 40 dan fazlasında kanalizasyon yok. Köylerin de muhtarlığa dönüştürülmesi çok doğru. Muhalefetin eksikliği öneri sunmaması, yasanın içini dolduracak önerilerde bulunmamasıdır. Yerel yönetimleri aldığı kararları izleme komitesi valinin denetiminde oluşturuluyor. Bu izleme komitesinin olmaması gerekiyor. Biz siyasete endekslendiğimiz için yeterince tartışmıyoruz. İnsanlarımızı bilgilendirmemiz gerekiyor. Bu yasa bizi Avrupa Birliğine yaklaştıracak bir yasa, içinin doldurulması gerek.
11 / Hasan Doğan Ülkemizde ulus devlet ideolojisine göre düzenlenmiş bir sistem var. Bu sistem aynen yürüyor. Bu sistemin demokratikleştirilmesi, daha verimli bir hale getirilmesi konusunda düşüncelerimiz var. Ulus devlet ideolojisinde devlet yapılanması meclis esaslıdır. Lider tanrısal tandaslı liderdir. Bundan bir türlü kurtulamıyoruz. Aslında bu yerel yönetimler yasasını Türkiye’nin hukukileşmesinin bir ön adımı olarak değerlendirmek gerekiyor. Eğer bu gerçekleşirse gerçekten hukuk yayılmış olacak, herkes bu hukukun içine girmiş olacak, hakları belli olacak. Köylerin bu gün bir tek hukuku var, o da şu; askerlik çağında çocuğunu askere göndermek. Vergiden muaf tutuyor, sosyal güvencesi yok. Şehri kırsala çekmek, nüfusu kırsala çekmek gerekiyor. Hiç kimse bu ülkenin haini, düşmanı değil. Bugün bedenlerini ölüme yatıranlar bizim burada tartıştıklarımızı amaçlıyorlar, hukuku, eşitliği amaçlıyorlar. Bu sorunlar da herkesi ilgilendiriyor.
12 / Ramazan Kuzu Yerel yönetimler yasasının ülkemiz için önemli olduğunu düşünüyorum, umarım arkasında ideolojik bir kaygı yoktur. Çünkü cumhuriyetimiz ideolojik temeller üzerinde kuruldu, hala da devam ediyor. Muhalefet ülke bölünür kaygısı taşıyor, Kürtler yerel yönetimler yasasını değil, özerklik istiyorlar. Dünyada çeşitli örnekleri var. Bütün ulusların kendilerini yaşatmaları için anadil olmazsa olmazdır. Bunu herkesin anlaması lazım artık. Küçük belde belediyeleri kaldırılırsa ve tek bir imar planı olursa daha faydalı olacağına inanıyorum. En önemli sorun valilerin yetkilerinin ne kadar olacağıdır. Vali seçimle gelecekse olur, ama bugünkü gibi olursa değişen bir şey olmaz. Bütün ülkede yaşayan insanların ortak menfaatlerini gözetecek yasaların düzenlenmesi gerektiğini düşünüyorum.
GÜNDEMİN 2. MADDESİ
1 / Gürbüz Kurdal Malatya’nın önemli sorunlarından biri trafik sorunudur. Trafik sorununun temelinde alt yapının yetersizliğinden kaynaklanan sorunlar var. Malatya’nın tek merkezli bir şehir olması, alt merkezlerin yetersizliği bugünkü trafik hareketlerinin tek bir noktada toplanmasına neden oluyor. Özellikle Dedekorkut ile Çöşnük arasındaki problem içinden çıkılmaz bir noktada. Buna alternatif yaratmak için belediye bundan iki yıl önce bir ulaşım planlaması yaptırdı. Bu planlama doğrultusunda bazı caddelerde tek yön, çift yön uygulaması yavaş yavaş hayata geçirilmeye çalışıldı. Tek yön olan caddelerde trafikte bir akış sağlandığını düşünüyorum. Ana caddeyi maalesef tek yön yapamıyoruz. Buraya bir alternatif yaratmamız gerek. Çevre yolu şehrimizin bir caddesi olması gerekirken maalesef çevre yolu özelliğini koruyor. Kuzey kuşak yolu açıldığında çevre yolu ana cadde niteliğinde trafiğe önemli katkı sunacaktır. Bunun yanında toplu taşımaya önem veriyoruz. Motaş kendi bünyesindeki otobüs filosunu günün şartlarına uygun şekilde çevreye duyarlı otobüs almaya başladı. Vatandaşların kendi araçlarından sa toplu taşımaya ağırlık vermesi de trafiği önemli ölçüde rahatlatacaktır. Toplu taşım konusunda ayrıca belediyenin alternatif çalışmaları var. Otopark sorunumuz var, otopark yapacak yer bulmakta zorlanıyoruz. Alışkanlıkları değiştirmekte de zorlanıyoruz. Malatya’da 116000 araç var. Parkmetre uygulaması doğru bir uygulamadır. Çünkü esnaf arabasını sabah getirip dükkanının önüne bırakıyor, akşam giderken de alıp götürüyor bu da diğer vatandaşların kullanımına engel oluyor. Ulaşım planlamasındaki yapılacakları yavaş da olsa hayata geçireceğiz.
2 / Selahattin Bakan Şehir merkezinin 1 kilometre bile olmadığı, şehir nüfusunun da yedi yüz elli bin civarında olduğu yegane bir şehir Türkiye’de. 15 km yarıçapında 16 tane belediye var, bu 16 başlılık demektir. Oysa su havzası aynı, ulaşımı bir olması lazım. Büyük projelere yer verilmiyor. Yan merkezlerin olmaması da büyük bir eksiklik. Benim hayalimde dört merkez yatar. Yeşilyurt-Bostanbaşı, Dilek-Topsöğüt, diğeri Hanımınçiftliği-Battalgazi tarafına, diğeri de Üniversite tarafına yan şehir yaparsanız şehir içine bu kadar yığılma olmaz.
3 / Asım Demirkök Yıllardır kentimizde yapılanların; kentin nereye gideceği, nasıl gideceği kısacası kent bütünlüğü göz önüne alınmamış. Bir çevre planı bu kentte yapılmamış, ulaşım master planınız yoksa birbiriyle bağlantısız köprüleri, alt geçitleri yapar gidersiniz. 1/25000 lik çevre planı içinde ulaşım master planı yok. 1.5 km lik bir yol altı aydır hala yapımı devam ediyor. Yol yapılırken oradaki nüfus yoğunluğu ve araç geçişi hesap edilmelidir. Alt yapı yaparken projesi olur, o alt yapının geçtiği koordinatlar yer altında da belirtilir. Elektriğin, doğalgazın, suyun nerden geçtiği belirtilir. Belediye başkanının yaptığı çok iyi bir iş var projelerle çalışıyor. Hasanbey caddesinin çift yönlü olması trafiği önemli ölçüde rahatlattı fakat ne hikmetse projenin geri kalanı hayata geçirilemedi. Burada parklar, otoparklar, ışıklandırma projede belirtildiği halde yapılmadı. Hükümet konağının önünde otobüs durakları ve garaj görüntüsü ortadan kaldırılmalıdır. Parkmetreler de şehrin ana merkezinde olmamalıdır. Şehrin ana arterinde aracınızı eğer hızla kullanamıyorsanız trafiğiniz allak bullak olur. Parkmetreler trafiğin hızını kesen bir özelliğe sahip. Bu şehrin sakini değil sahibi olalım. Siyaset üzerinden değil hemşerilerimizle birlikte bu kent için hareket edelim.
4 / Hamza Doğuç Sanayi kavşağında alt geçit ve üst geçit yapımında yeterli bir ölçüğe sahip değil. Büyük kamyonlar oradaki kavşakta virajı alamıyor, dönemiyor. Işık var fakat ışık ihlali had safhada. Başka şehirlerde yük boşaltacak araçların belli saatlerde geçişine izin veriliyor. Doğu ve batı arasındaki tüm taşıyıcılar bu yolu kullanıyor. En azından bunların geçişi konusunda kısıtlama getirilebilir.
5 / Fikri Aksoy Ulaşımı sıkıntıya sokan yan faktörler var. Malatya belediyesinin bitmek tükenmek bilmeyen çalışmaları var. Her seferinde yeni tadilat ve tamiratlar yapılıyor gerekçesiyle sokaklar ulaşıma kapatılıyor. Bu da diğer yollarda trafiğin sıkışmasına neden oluyor. Sürekli tadilat yapmak yerine kaliteyi oturtmak gerek. Otoparklarda sıkıntı yaşanıyorsa müteahhitlerin apartmanların altına otopark yapmalarına izin vermek gerekiyor. Toplu taşıma araçları sokaklarda yapılan ceplere girmiyor. Malatya belediyesi kendi araçlarını da denetleyemiyor.
6 / Mustafa Baştürk Siyasi görüşlerimize göre bakmak yerine seçilenlerin ehil olup olmadıklarına bakmamız gerekir. 50-60 yıl önce yapılan planlamalarda şehrin arazi olarak büyük bir kısmını silahlı kuvvetler ele geçirmiş, bir yerel yönetici çıkıp da buraları bize devretmeniz lazım ki ulaşımı kolay hale getirelim diyemiyor. Kaldırım yapılan bir yerde elektrik telleri dışarıda. Çok iyi dağıtılıyor fakat toparlamakta çok zorlanılıyor. Yerel yönetimler yasası çıkarken hiçbir ideolojik kaygı olmadan hareket edilmelidir. Şehirde yeni merkezler oluşturmak gerekir. Yeni hastanenin şehir merkezinde yapılması yanlıştır. Ana cadde üzerinde özel hastanelerin olmaması gerekirdi. Buralarda ciddi bir otopark sorunu var.
7 / Sinan Oral Trafiği ihlal eden sivil araçlardan öte resmi araçlardır. Emniyete ait araçlar ve askeri araçlar dahil. Olmayacak yerde dönüşler yapılıyor. Toplu taşımacılığı biraz daha ucuz yapabilirse insanlar küçük araçlarıyla şehir merkezine inmez. Belediye eski merkezdeki olumsuzluklardan ders alarak yeni oluşan yerlerde neden çözümler üretmiyor? Orada daha sorunlar yumağı oluşmamışken belediye örnek çalışmalar yapabilir. Buralarda ilerde trafik sorunu yaşamayacak tedbirler alabilir.
8 / Hasan Doğan Merkez sıkışıyor. Araç ve teknik ulaşım bakımından ileri bir aşamadayız. Eskiden bir hastane yapılacağı zaman ona göre yollar ve diğer ayarlamalar yapılırdı. Şimdi artık öyle değil. Günümüz ulaşım şartlarına göre her şey yapılmalı. Güvenlik politikası nedeniyle şehrin etrafında oluşturulan askeri bölgelerin küçültülmesi ve dışarı çıkarılması gerekiyor. Eski vagon fabrikasının cezaevine dönüştürülmesi projesi var. Yerel yönetimler yasasının acilen çıkarılması gerekir. Şehrin merkezinde yapılan alışveriş merkezinin ve otelin olmaması gerekirdi.
9 / Nazım Gümüş Şehrin her tarafı şantiye içinde, belki bu belediye için artı puandır, oy getirebilir ama benim yaşamımı çok zorluyor. Aynı yollar her sene tekrar yapılıyor. Alt yapı yapılmadan üstü yapılıyor. Bu bir süre sonra tekrar sorun çıkarıyor. Özellikle Şeker İlköğretim Okulunun önüne gereken tedbir alınmadı, ya alt geçit ya da üst geçit yapılabilirdi. Bazı minibüs ve otobüs duraklarının da yerinin değiştirilmesi trafiğin akışı için daha uygun olacaktır.
10 / Ramazan Kuzu Şehirler eğer yaşanılabilir bir yer olmaktan çıktıysa bu hepimizin sorunudur. Bizler temiz, hijyenik bir şehirde yaşamak istiyoruz. Özellikle belediye otobüslerinin çıkardığı egsoz gazları havayı kirletiyor. Acilen doğalgazlı otobüslerin kullanılması lazım. Sağlımız açısından da araçların çıkardıkları egsoz gazları için trafik ekipleri gereken tedbirleri almalıdır. Bu gibi araçlar şehrin ana arterlerine alınmamalıdır. Çevre yolunda yapılan otopark çok önemli. İnsanlar araçlarını oraya bırakıp şehir merkezine gelebiliyorlar. Bizim şehrimizde yapılan alt geçitler diğer şehirlerdeki gibi kısa sürede yapılamıyor maalesef. Yapım sürecinde de birkaç insanımızı trafik kazasında kaybettik ki bu büyük bir vebaldir.
11 / Servet Akbudak Malatya’yı yeniden dizayn etmek yerine yeni Malatya’yı dizayn etmek çok daha kolay olacaktır. Malatya’yı dizayn eden, planlayan, kurgulayanlar çok kısa vadeyle baktılar meseleye. Biz o hatayı yine tekrarlıyoruz. Kent planlanırken uzun vadeli bakmak lazım, elli yıl, yüz yıl ötesini düşünmek gerek. Ama biz sadece iktidarda kalış süresiyle bakıyoruz ve tüm çözümlerimiz geçici olmuştur. Malatya’yı tümden düzeltmenin imkansız olduğunu düşünüyorum. yeraltına olması gereken doğalgaz,su,elektrik hatları nedeniyle iki günde bir kazımanın olmaması için çok uzun vadeli galerilerin yapılması lazım. Raylı sistem Malatya’nın ulaşım sorununu rahatlatacaktır.
12 / Erdoğan Ünverdi alt yapı düşünülmeden üst yapı gelmiş dolayısıyla bugün bu sorunları yaşıyoruz. En kısa, en kolay ve en ucuz ulaşımın sağlanması lazım. Fahri Kayhan bulvarında trafik ışıklarında sorun yaşanıyor.
13 / Vehbi Aluçlu Malatya Belediyesi ile İnşaat mühendisleri odası maalesef koordine içinde çalışmıyor. Alt yapı olmadan üst yapı olmayacaktır. Ulaşım planlaması gerçek anlamda bir ulaşım planlaması değildi. Malatya belediyesi bunu geçici bir ulaşım planlaması olarak gördü. Esas yapılan şey geçici çözümlerdi. Şehrin merkezine otopark yapmakla sorunu iyice artırırız. Eski belediye yerine otopark yaparsanız şehir merkezinde araç girişini artırırsınız. Şehrin merkezinden artık vazgeçmek lazım, yeni ruhsatlar verip yoğunluğu artırmamak lazım. Belli noktalarda akıllı ışık denilen sistemlerin kullanılması gerekiyor. Trafiğin pik olduğu noktalar var. Buralarda ana arterlerdeki akışı hızlandırmadığınız sürece sorunu çözemezsiniz. Sorun ana arterlerin çabuk boşalmasını ara arterlerden gelen araçlara da belli sürelerde akıllı sistemle cevap verecek şekilde çözmek durumundasınız. Çalışmalar yapılırken planlama yapılmıyor. Bir caddede çalışırken öbür caddede yoğunluk olabilir. Ama iki caddede birden çalışırken maalesef yönlendirmeler ve sıkışıklık devam ediyor. Trafik yönlendirmeleri vatandaşın yaşantısını sıkıntıya sokuyor. Hastanenin yanında emniyet müdürlüğü yapılıyor, biz oda olarak bunun uygun olmayacağını söyledik. Şehrin her yerinin şantiye olması bizi vatandaş olarak ilgilendirmiyor, planlı bir şantiye olması ilgilendiriyor. Malatya’yı yeni merkeze taşımamız lazım. Raylı sistem Malatya için ideal bir sistem. Viyadük yapılırken, alt geçitler yapılırken bu düşünülmeden böyle gitti. İlerde bu sorunu çözecek projeler yapmak durumunda kalacağız.
14 / Abdulkadir Baharçiçek Trafik sorunu diğer sorunlar gibi biraz da zihniyetle ilgili. Hepimizin zihniyetinin değişmesi gerekiyor, bu da eğitimle olur. Beyler deresinin öbür tarafına şehri taşıyacak planlamanın yapılması gerekiyor artık. Yeni bir Malatya kurulacaksa bunun da beyler deresinin öbür tarafının olması gerekir diye düşünüyorum.
15 / Vefik Şahin 1930 larda iki şehirde planlama yapılmıştır. Biri Ankara, biri de Malatya. Demek ki biz o plana kararlılıkla uymamışız. Çevre planımız olduğu zaman sorunlarımızın yüzde doksanını çözeriz. Biz daha şehrin içinden geçen çevre yolundan bahsediyoruz. Diğer illerde ikinci, üçüncü çevre yolu yapılıyor. Bakir alanlarımızı iyi kullanabilirsek sorunlarımızı azaltabiliriz. Batı ve doğu çıkışlarımızda askeri alanlarımızın olması bizim için fırsat.
DEĞERLENDİRME
İLETİŞİM
SİVİL TOPLUM İLE
Email ve sms çağrı yaptık.
MİLLETVEKİLLERİ İLE
Mail, sms davet edildiler.
MEDYA İLE
30 civarında tv, gazete ve internet sitesine çağrıda bulunduk.
KATILIMCILARLA
Email ve sms davet etti.
SONUÇLAR
DEĞERLENDİREN KİŞİ
Semine Dengeşik
Malatya kMM Girişimcisi
03.11.2012 Malatya kMM Toplantı Tutanağı
previous post