Yer : VAKAD Toplantı Salonu
Tarih : 02.10.2010
Katılımcılar:
a. Dernek, Vakıf ve Girişimler:
1- Umutışığı Derneği (Fırat Toprak- Başkan)
2- Yaka-Koop. (Gülmay Gümüşhan- Başkan)
3- Kolyad (Hüsnü Ürgün)
4- Van Kadın Derneği (Zozan Özgökçe)
5- İnsan-Der (Macit Orhan)
6- Van Yaşam Derneği (Ferhat Şimşek)
b. Meslek Odaları Katılım olmadı.
c. Sendikalar Katılım olmadı.
d. Kanaat önderi bireyler
1- Handan Görendağ
2- Aşiran Barut
3- Gül Kıran
Katılan Milletvekilleri: Katılım olmadı.
Belediye Başkanları: Katılım olmadı.
Mazeret Bildiren Vekiller: Mazeret bildiren olmadı.
Gözlemciler: Katılım olmadı.
Medya:
1- Van TV
2- Van Times
3- Şehrivan Gazetesi
Konular:
1- Genel Konu: Kalıcı bir barış için neler yapılmalı?
2- Yerel Konu: Van’daki trafik ve park sorunu
Genel Konu Üzerine Konuşulanlar:
1- Hüsnü Ürgün: Bence kalıcı barışın içimizde oturmamasının sebebi karşımızdakini kabul etmememizdir. Mesela birilerinin yanlışından bahsediyoruz ve diyoruz ki ‘iyi yapmışlar. Trafik meselesine de gelince zabıtalarımız 5 er geziyor.
2- Gülmay Gümüşhan: İki tarafta bu kalıcı barış meselesini daha benimsememiş. Arkadaş sordu dedi ki neden doğudan 7 örgüt var. Biz dedik ki batıdan da var. Dedi ki Antalya’daki arkadaşta sizden. İki taraf ne kadar benimsemiş?
3- Fırat Toprak: Kalıcı barış için öncelikle empati gerekir. Karşısındakinin yerine kendimize koymak bence üzerinde durulması gereken bu yöndeki çabalardır. Bunun dışındaki her söylem Kürt ve Türk hakları arasında diyalog, konuşma birbirini anlama konusunda çabaları olacaktır.
4- Ferhat Şimşek: Yaklaşık 30 yıldır kan döküyor. Kimse bunu kabullenmedi. Muhatap bile almadı barışı isteyen mağdur olan taraftır. 30 yıllık savaş sürecinde doğu ve güneydoğu halkının barış talebini hükümetin muhatap alması bizi sevindirmiştir. Doğruyu iyiyi düşünen varlıklar olarak dünyadaki savaşların bize hezimet getirmesi gerekir. Ezilen tarafın barış taleplerini doğru değerlendirilmesi gerekir. Bu kanın durması için elimizden geleni yapmaya hazırız.
5- Macit Orhan: Bence kalıcı iç barışın teminatı farklılıkların bir arada yaşamasıdır. Karşımızdaki farklı düşünen insanın özgürlüğüdür. Örneğin; alevi sorununu önce suni dile getirmeli. Bu şehirde bu mahallede birlikte olduğumuzu bilmek; sen de olacaksın Bu ülkenin bir Cumhurbaşkanı, Başbakanı vekili buraya geldiğinde Kürtçe konuşmalıdır. Türkiye coğrafyasında İzmir’de Mersin’de İstanbul’da Kürtler çok dağılmış. Birlikte ama adil bir yaşam. Kürtlerin anadilini konuşabildiği, öğretebildiği… Bir iktidar eğer bu kolaylıkları sağlayamıyorsa ben güvende değilim. Eğer ders kitaplarında vatandaştan ziyade Türk geçiyorsa ben kendimi ezilmiş hissederim. Özellikle hukuk kitaplarının baştan sona değişmesi lazım. Eğitime özel olarak eğilmeli. Andımızın ve milli güvenlik derslerinin kaldırılması lazım. Başta kendimiz empati yapmaya başlamalıyız. Ateşin sadece düştüğü ocağı yakmadığı, bizi de etkilediği.
6- Gülmay Gümüşhan: İki tarafın yıllardır 30 yılı aşkındır acıları vardır. İki tarafın karşılıklı saygısı ve empatisi. Hastanelerde kadınlar kendilerini ifade edemedikleri için sorun yaşıyorlar. Barış süreci dendi ama insanların çok birbirini anladıklarına inanmıyorum. Sanki kürt sorunu dediğişn zaman sınırlar çizilecek. Artık uçaklara Kürtler de biniyor. Anonslar İngilizce ve Türkçe. Kürtçe anonsların yapılması lazım. Kadınların, bizlerin güvenliği için yapılmalı. Kimliğinize ne yazılsın? Diye soruluyor? Din, dil ırkın ötekileştirmeden çözülmesi lazım. Batıdan baktığımızda şimdi sizin orada belediyeniz var. Bayram arifesindeki olaylar mesela. Hemen alevlenerek.
7- Handan Görentaş: İnsanlar kendilerini iyi ifade edemiyorlar. Türkçe bilmeyen bayanlar var. Kürtler ile ilgili çok fazla ön yargı var.
8- Hüsnü Ürgün: Cidden algı sorunu var. İyi niyetli olabilir ama algı sorunu var. Adam diyor ki böyle düşünmezsen, böyle olmazsan yanlıştır. Deneyimler önemlidir. Deneyimleri paylaşmamız lazım. Zihnini insan serbest bıraksa her şey çok kolay. İnsan hakları onun işine gelmiyor. Dereyi geçmek için eşek kullanılır. Biz kendimizi eşek yapmayalım. Devlet sıkıştığı zaman eşek gibi kabul edecek. Devlet bu kerim devlet durumundan vazgeçmeli. İkincisi bizim hikâyelerimizi çok küçük yoldan anlatıyor. Küçük küçük hikayelere takılmayalım. Türkçe varsa Kürtçe de var.
9- Ferhat Şimşek: Barışı neden bu kadar dile getiriyoruz. Mö 5000 yıllarında yaşayan bir halk ve barışa susamış bir şekilde. Önce imparatorluktuk Meyaydık. Şimdi dilimiz inancımız kültürümüz yok sayılıyor. Ben bu yok sayılma durumunu1840lara dayandırıyorum. Mahmudi, Botan krallığı var. Kürtler hiçbir zaman savaşçı olmadı. Her zaman insanlarla nasıl yaşayabiliriz dedi. 2. Meşrutiyetin ilanı, Abdulhamit, Hamidiye alayları ile Tevfik Fikretçilerin, ittihat terakkicilerin zihniyetinin ortaya çıkarmış olduğu bir sorun oldu. Kürt sorunu o zamanlar çıktı. Yoksa Kürtler hiçbir zaman sorun olmadı. Kürtleri sorun olarak görmek istediler. Kürtler kendi dili ile konuşmak istedi. Eskiden Kürtçe müzik dinlenemiyordu…. Şimdilerde milletvekili Şiwan Perwer ile düet yapıyor. Lütfen 1 saatliğine Kürt olun. Ben kürdüm deyin başınıza neler geliyor görün. AİHM’de Türkiye bu sebepten dolayı ceza aldı. Hanifi Avcı hiç duymadığı örgüt adına içeride. Yeni demokratik anayasa olmalı. Türkiye’de de herkesin kendisini ifade edebileceği bir anayasa gerekiyor. Vekiller bize dedi ki. Barajı düşüreceğiz. Herkes kendi temsiliyeti ile mecliste olsun. Bana göre alt kimlik üst kimlik saçmalıktır. Kürt Kürttür. Lazlar da kendi haklarını istiyorsa istesin. Katalanlar şimdi bağımsızlık istiyor. O zaman onlara verilseydi hakları bugün sokaklara dökülmezdi. Şimdiden herkese hakkı verilmelidir. Hakkı ver. Yaparız. Ya demokratikleşeceksin. Sayın Gül’ün dediği önemli bir şey vardı. Kim olursa olsun bu kadar uzun yargılama süreci görmesin. Silivri için söyledi. Kürt tutsaklarını ve Ergenekon tutsakları için de aynı şekilde düşünmeli.
10- Gül Kıran: Kalıcı barış için önce karşılıklı silahların susması gerekir, koruculuk sisteminin kalkması lazım. Demokratikleşeme gerekiyor sadece Kürtler için değil bir Laz için. Herkes için. Kızım Zelal tercih yaptı üniversite için. Tercihlerde Samsun falan vardı. Biz gerildik. Sen bu isimle nasıl gideceksin diye.
11- Zozan Özgökçe: Kalıcı barış için öncelikle zihniyetin değişmesi gerekir. Bunun için de herkesin öncelikle şöyle bir dönüp kendisine bakması lazım. Ben nerede otoriter davranıyorum? sorusunu sormalı herkes kendisine. Herkes kendi içinde birilerini öteliyor. Kürtler de bunu yapıyor. Kürt dili ile ilgili bir mücadele veriliyor ama Zazaca unutuluyor. Kendimize istediğimiz her hak başkasının da hakkıdır. Artık çok somut adımlar atılmalı. Ders kitaplarındaki milliyetçi unsurlardan tutun, Kürtleri belli kalıplara yerleştirme çabasına kadar. Anayasa değişti ve umarım değişecek. Hayatımızda neyin değiştiği çok önemli. Fiili hayatımızda ne değişti? Hiç birşey. Hala Kürtler tanınmıyor. Hala fiili olarak tanınmıyoruz. Mesele güvenlik sorunu olarak algılanıyor. Şu anda çatışma yok yani silahlı örgüt ile silahlı kuvvetler arasında. Ancak sokakta, okulda, iş yerlerinde sivil çatışmalar sürüyor. Demek fiili adımlar atmak gerekiyor. Mesela geçen gün Cuma vaazını dinledim. Vaazda ‘Her zaman Müslümanların başına bela olmuş olan Yahudiler’ dedi imam. Şimdi vaazlarda bile bir ötekileştirme, düşmanlaştırma var. Bundan bile başlansa yani vaazlarda evrensel insan hakları öne çıkarılsa, bu önemli bir adım olacaktır.
12- Fırat Toprak: Biz Yahudi ile Siyonizm’i ayırıyoruz. Gerçekten dünyada bir Siyonist zulüm var. Bu anlamda bir sorundur. Eğer bu coğrafyada yaşıyorsak. Herkes Müslüman. Tr devleti namaz kılan kılmayan herkese ba tüm ötekilerim. Müslümanlar ötekiler. Demokratik anayasa olmalı; diğerini ötekileştirmeden ortak bir metin. Bir toplumsal sözleşmenin bu sorunları çözeceğine inanıyorum. PKK’nin silahlı güçlerini sınır ötesine çekmesi önemlidir. Anadilde eğitime dair bir yasal düzenleme. 70-80 yıldır milliyetçi bir eğilimle yetişmiş insanlar var. Bu insanların da bu korkulardan arınması lazım. Şimdi Öcalan ile görüşülüyor.
Yerel Konu Üzerine Konuşulanlar:
1- Gülmay Gümüşhan: Yaya trafiği bir sorun. Gerçekten yaya yürüdüğüm zaman kaldırımdaki kahvelerin esnafın Telekom’un önü. Otoparklar çoğaltılmalı. Üst geçit yapılmalı.
2- Macit Orhan: Alternatif yollar şart. Emniyet kavşağı yapılıyor. Belediye yeni otopark yapacak. Zabıta gezecek. Birçok otopark var. Buralara yönlendirmek lazım. Cumhuriyet Caddesi trafiğe kapanmalı. Çevre yolu yapılmalı. Yeni kurulan siteler için otopark ve yeşil alan konulmalı.
3- Ferhat Şimşek: Van 1930larda kurulmuş. Ben Erivan’a gittim. Caddeler çok geniş 8 şerit. Belediyeye bir önerimiz olabilir. Özelikle bankaların bu caddelerin dışında yer tutarlarsa ruhsat vermeli. Kamyon girmesine izin vermemeli.
4- Fırat Toprak: Kuyumcular ve bankalar şehirden çıkmalı. Ayrıca kamu kurumlarının da kent dışına çıkmalı. Zabıtanın hiçbir caydırıcılığı yok maalesef. Araç kullanırken cep telefonu kullanımı konusunda caydırın oluşmalı.
5- Gülmay Gümüşhan: Kargolar ve üç tekerlekli araçlar için bir çözüm bulunmalı. Parkların yapılması.
Değerlendirenler: Zozan Özgökçe- Van kMM Temsilcisi