YER: Oasis AVM Toplantı salonu
TARİH: 5 Ekim 2018 2018
KONUKLAR:
Milletvekilleri ve STK temsilcileri
KATILIMCILAR
DERNEK, VAKIF VE GİRİŞİMLER
1 /Karya (Taner Uysal)
2/ Bodrum Adanalılar Derneği ( Ayşen Soydan)
3/ Sivil Değişim Derneği (Güngör Sezgün)
4/ Bodrum Kadın Dayanışma Derneği (Elif Aykaç)
5/ Birleşik Haziran Hareketi (Hayati Şener)
6/ Türkiye Liseliler Birliği (Deniz Kılıç)
MESLEK ODALARI
1/ Deniz Ticaret Odası (Etem Öztürk)
2/ Türsab (Süha Öncü)
GOZLEMCİLER
1/ Ahmet Değirmenci (CHP )
2/ Mustafa Bayer (AK Parti İlçe Yön..)
3/ Kayra Çanakçı (Vatan Partisi)
4/ Yudum Ergün (İYİ Parti)
5/ Mehmet Çilsal(ÖDP)
KATILAN MİLLETVEKİLLERİ
yok
BELEDİYE BAŞKANLARI
yok
MESAJ YOLLAYANLAR
MEDYA
1 / Kent Tv Hamdi Yörür
2/ Aktif Haber(Rezzan Şebin)
3/ Arena Gazetesi Kadir Sevindik
MODERATÖR
Ayhan ongun – Gazeteci – Bodrum kMM Girişimcisi
KONULAR;
TÜRKİYE’NİN EKONOMİK GÜNDEMİ
MUSTAFA ÇOTURA:
Hükümet üretime yönelmelidir, yeni iş sahaları aşmalıdır, tarıma önem verilmelidir. Enflasyon ve fiyat artışlarında bunalan esnaf ve vatandaşlar olarak tepkilerimizi yasalar çerçevesinde göstermeliyiz. Bu konuda vekilleri zorlamalıyız.
KAYRA ÇANAKÇI;
Borçlanma ekonomisi Türkiye yi bir iç savaşa doğru sürüklüyor. Bu kaos ortamında özelleştirme adı altında üretimi bitirdiler, fabrikaları kapattılar, işsizlik yükseldi. Üretimi destekleyip, gençlerin önünü açmak gerekir.
AHMET DEĞİRMENCŞ:
Bu tür sivil platformlara destek olmak zorundayız. Siyaset fazlasıyla kirlendi. Aynı siyaset mecrasından beslenen AK Parti iktidarı tarımsal kalkınmaya önem vermedi. Dışa bağımlılık her geçen gün artıyor. Okullara defter-kitap veremez hale geldiler. Tunceli-Ovacık örneği önümüzde duruyor. Halkta karşılık bulan politikalar uygulanmalıdır.
GÜNGÖR SEZGÜN:
Kutuplaştırıcı, ayrıştırıcı söylemlerden uzaklaşıp, iktidarın doğru projelerini desteklemek gerekir. Muhalefet sürekli öteki üzerinden politika yaparak ülke yönetimini kilitliyor, gelişmenin önünü tıkıyor.
ETHEM ÖZYURT:
Şimdi tam da birlik olma zamanıdır. Ekonominin iyi gitmediği, esnafın, köylünün, memurun, emeklinin zor durumda olduğu bir gerçektir. Ancak buradan çıkmanın yolu da sürekli eleştirerek olmuyor. Yapıcı eleştiriler ve gerçekçi önerilerle hükümete yardımcı olunması gerekir.
YEREL GÜNDEM. NASIL BİR BELEDİYE İSTİYORUZ
ADİL ÜLGEN:
Yerel yönetim açısından Bodrum’un içinde bulunduğu durumu objektif biçimde yansıtabilmek için sorunları bütüncül bir anlayışla ele almak, sebep-sonuç ilişkisini kurmak gerekir. Ne var ki; Bodrum’da siyasetin böylesine bir düşünsel boyutu yoktur. Bütünü görme ve çözüme de bütüncül anlayışla yaklaşma sorumluluğu Bodrum’un siyasi aktörlerinin çok uzağındadır. Böyle olunca da Bodrum’un bu günü ve geleceği ile ilgili siyasi söz söylenemiyor. Bu sözün söylenebilmesi için baştan sona zihinsel faaliyetin sergilenmesi, beynin üretim yapması, yani teknik düşünmenin gerçekleşmesi gerekir. Bodrum’un Kentsel alt yapı, turizm, tarih-kültür ve doğal varlıklar, çevre, sosyal ve demokratik belediyecilik açısından sorunları vardır. Bodrum’u 100.yıla hazırlamak için de şu programlara ihtiyaç vardır.1-Kentsel alt yapıyı tamamlama programı 2-Turizmi yıla yayma programı 3-Yerel Kalkınma ve Yerel İstihdam Programı 4-Gençlik programı
GÜNGÖR SEZGÜN:
Büyükşehir yasasına karşı itirazları doğru bulmuyorum. Sorgulayıcı bir yaklaşım yok. Yerel yöneticiler yasayı yeterince benimsemediler ve uygulamadılar. Toptancı bir muhalefet anlayışı var. Belediyeler proje üretmiyorlar. Sivil toplum zorlayıcı olmalıdır.Kalkınma Ajanslarından ve diğer kredi kuruluşlarından yararlanmak gerekir.
MUSTAFA ALİ ÇOTUR:
Dünyanın en güzel yerinde yaşıyoruz. Ama çoğumuz evimizin bodrumunda yaşıyor gibiyiz. Hükümet Bodrum’u desteklemek zorundadır. Kent halkıyla barışık, sorunları bilen ve tartışan bir belediye başkanı istiyoruz.
ETHEM ÖZYURT:
Yerel yöneticiler arasında yeterli koordinasyon ve işbirliği yok. Bodrum da yaşayan tüm yurttaşların ayrımsız siyasete müdahil olmaları ve bulundukları partilerde örgütlü mücadeleye destek vermelidir. Aksi halde yeteneksiz, liyakatsiz, deneyimsiz insanların bizi yönetmesine engel olmamız mümkün olmayacaktır.
GÜNGÖR SEZGÜN:
Sivil Toplum Örgütleri görevlerini tam olarak yerine getirmedikleri gibi kimi zaman da üzerlerine vazife olmayan işlerle gündemi zorluyorlar. Hangi siyasi görüşten olursak olalım, Bodrum için yapılacak tüm olumlu işlere destek olmalıyız.
MUSTAFA BAYAR:
Ortak çabayla sorunlar çözülebilir. İktidar ve muhalefet birlikte davranabilmelidir. Sonuçta tek bir Bodrum var ve bu kentte yaşayan herkesin de sorumluluğu var. İnsanın yaşam kalitesini artırmak için birlikte davranmak ve talepkar olmak zorundayız.
AHMET DEĞİRMENCİ:
Muhtemel gelecek senaryosu hazırlamak zorundayız. Zamanın ruhunun önünde duramayız. Yeni bir siyaset tarzı geliştirmeliyiz. Yerel yönetimlerin ötekileştirmeden bir hizmet anlayışını benimsemesi, yenilikçi projeler geliştirmesi gerekir.Benim belediyeden beklediğim; yeni dünyanın beklediği kaliteli yaşama uygun hizmet, kollektif çaba, yavaş kent uygulaması. Popülist politikalardan uzak durulması gerektiğini düşünüyorum.
HALİS AÇACAK:
Yerli ve zengin anlayışından kurtulamıyoruz. Seçimler aynı zamanda bir bütçe meselesi haline getiriliyor, parası olmayan aday olamıyor. Liyakata önem verilmeli, vizyon sahibi, eğitimli ve halkla barışık belediye başkanları olmalıdır.
ÖMER KÜÇÜKENEZ:
Yaşadığımız kente karşı sorumluluğumuz var. Eğitim sorunumuz var, görüntü ve ses kirliliği var. Esnaf kirasını ödeyemiyor. Milyon dolarlık konutlar var ama kanalizasyon yok. Bahane üreten değil, çözüm üreten adaylara ihtiyaç var.
YUDUM ERGÜN:
Belde belediyeleri yeniden gündeme gelmelidir. Kapatılan belediyelerin tüm sorumluluğunu üzerine alan ilçe belediyesi özellikle de yaz aylarında hizmet üretemez duruma gelmiştir. Çoğu zaman muhatap bulamıyoruz. Vizyon sahibi, eğitimli, kültürel ve tarihi değerlerimize de sahip çıkacak bir belediye ve başkan istiyorum.
MEHMET ÇİLSAL:
Özel bir taahhüde gerek olmadan yasalarla kendisine verilen görevleri bile yerine getiremeyen belediye başkanlarıyla Bodrum’un sorunlarını çözemeyiz. Çözüm üretmeyecekse, başkana ne gerek var, bürokrasi de aynı işleri yapar. Siyasi partilerde belediye başkanlarını yanlış yönlendiriyor. Bu siyasi partiler ve seçim yasaları değişmeden gerçek anlamda belediye başkanlığı yapacak kişileri bulmamız, seçmemiz hiç mümkün olmayacaktır.