YER: MÜSİAD Toplantı Salonu
TARİH: 03.06. 2017
KATILIMCILAR
DERNEK, VAKIF VE GİRİŞİMLER
1 / İlim ve Hayra Hizmet Vakfı ( Zülfü Biçerer – Genel Başkan )
2 / Akıncılar Derneği ( Mehmet Ertuğrul – 2. Başkan )
3 / İpekyolu Derneği ( Abdulkerim Avanoz – Başkan )
4 / Karayolları Trafik Güvenliği Derneği ( Hakkı Tüver – Yön. Kur. Üyesi )
5 / Azadi Hareketi ( Atik Okuyucu – İl Temsilcisi )
6 / Tüm İşçi Emeklileri Derneği ( Mehmet Kayabaş – Başkan )
7 / Altı Nokta Körler Derneği ( Refik Temiz – Başkan )
8 / Türkiye Emekliler Derneği ( Vedat Gür – Başkan )
9 / Elazığ STK Platformu ( Resul Şahin – Danışma Kurulu Üyesi )
MESLEK ODALARI
******************
SENDİKALAR
******************
KANAAT ÖNDERİ VE BİREYLER
1 / Sezai Somunkıran
GÖZLEMCİLER
******************
BELEDİYE BAŞKANLARI
Katılım olmadı.
MESAJ YOLLAYANLAR
Mesaj yollayan olmadı.
DİĞER KATILIMCILAR
Başka katılımcı olmadı.
MEDYA
3 TV kanalı katıldı ( Kanal Fırat – Kanal 23 – Kanal E )
MODERATÖR
Resul Şahin – Elazığ STK Platformu Danışma Kurulu Üyesi
KONULAR
GENEL KONU: OHAL’ de Yaşamak
KONUŞULANLAR
1 / Resul Şahin: Bildiğiniz gibi OHAL anayasanın 15. maddesi gereğince ilan edilen bir durumdur. Adından da anlaşılacağı gibi normal olmayan bir dönemden söz edilmektedir. Yani; yaşanan bir takım olaylar ülkeleri olağan üstü hal kararı almaya itmektedir. Hatırlayacağınız üzere Fransa’ da iki tane terör eylemi oldu ve akabinde orada da OHAL ilan edildi. Yine aynı şekilde İngiltere’ de bir terör olayı yaşandı ve orada da belki tam olarak değil ama OHAL’ e benzer bir uygulama yürürlüğe koyulmuştur. Yine 11 Eylül olaylarının yaşanmasından sonra Amerika, adeta dünyaya OHAL uyguladı. Demek ki her ülke karşılaştığı sorunlar karşısında bu tür uygulamalara gidebiliyor. Biz de 15 Temmuz gibi hain bir darbe girişimine maruz kaldığımız için ‘‘ ki bu savaş uçaklarının, tankların ve helikopterlerin kullanıldığı darbe girişimiydi’’ devletin ve milletin bekası için OHAL uygulamasının getirilmesine meclis tarafından karar verildi ve dolayısıyla uygulanıyor. Şunu da belirtmekte fayda var: hangi ülke olursa olsun bizim maruz kaldığımız olayların yüzde birine bile maruz kalsaydı, onlar bizim uyguladığımız OHAL’ in on katını uygularlardı. Bir de şuna dikkat etmek lazım. Bizde olağanüstü hal sivil vatandaşa yansımadı. Kimsenin rutin hayatında bir değişiklik olmadı. Bizim OHAL’imiz devlet, terör örgütleri ve terör örgütleriyle irtibatlı olanların arasında oldu. Tabi bu arada kurunun yanında yaşın yanmadığını söylemek de mümkün değil. Ancak devletin bakanlıklar nezdinde kurduğu komisyonların bu konuda çözüm yaratacağını umuyoruz.
2 / Zülfü Biçerer: OHAL kararı alınmış bir ortamda yaşamak hem devlet için hem de vatandaş için risk anlamına gelir. Ancak içte ve dışta yaşanan olumsuzluklar devletin karar mekanizmasını bu kararı almaya itmiştir. Hükümetin ve devletin elinin güçlü olması için de KHK’ lar kaçınılmaz olmuştur. Ülkemize baktığımızda problemlerimiz oldukça fazla, güvenlik ve asayiş konularında ciddi sıkıntılarımız var. Ekonomik problemlerimiz var. Bu gelişmeler karşısında olağanüstü hal olmazsa olmazımız gibi görünmektedir. Bu kaçınılmaz durum karşısında bu uygulamaya karşı çıkanların ülkemiz üzerinde bir takım kötü emelleri olduğunu görmekteyiz. Stratejik ortak dediğimiz batılı ülkeler şayet bu uygulamaya karşı çıkıyorlarsa bunun değerlendirmesini iyi bir şekilde yapmamız gerekir. Sınır boyunda PYD ve PKK gibi örgütlere en büyük desteği veren bu devletler Türkiye’ nin zayıf düşmesini amaçlamaktadırlar, işte OHAL’e ve KHK’ lara karşı çıkmaları da bu sebepledir. Bizler onlarda meydana gelen terör olayları karşısında samimi olarak tepkimizi ortaya koyarken, maalesef aynı duyarlılığı onlardan görememekteyiz.
Biz OHAL sürecinin memleketin menfaatine olduğunu düşünüyoruz. Terörle mücadele açısından kaçınılmaz olduğunu ve gerekli olduğu sürece de devamından yana olduğumuzu belirtmek istiyoruz.
3 / Atik Okuyucu: Biz 15 Temmuz’ u baz aldığımızda OHAL kaçınılmaz gibi görünmektedir. Ancak şunu da belirtmekte fayda var; yıllarca Doğu ve Güneydoğu’ da uygulana OHAL ve sıkıyönetim uygulamalarından hiçbir sonuç alınamadı. Mevcut OHAL’ in de ne kadar işe yarayacağını bekleyip göreceğiz. Ben de insanların ölümünü istemeyenlerden biriyim. Memlekette bir helikopter düştü ama nasıl düştü; kimi diyor ben düşürdüm, kimi diyor ihmal var ancak gerçeği hiç birimiz bilmiyoruz.
Avrupa’ nin çeşitli ülkelerinde de en ufak bir olay karşısında bile OHAL ilan edilirken bizdeki olaylar karşısında OHAL ilan edilmesi kaçınılmazdır. Bu artık yeni bir konsept halini aldı. Türkiye’ nin bağımsız olarak bir strateji belirlemesi gerekmektedir. Toplumsal barış için toplumsal uzlaşı kaçınılmazdır. Türkiye’ deki halklarla, farklı inanç kesimleriyle oturup uzlaşacaksınız. Örneğin Elazığ’ daki farklılıklar bizim zenginliğimizdir. Oysa tek tipleştiriliyoruz. Bu şekilde bir yere varamayız. Peygamber efendimizin Medine’de yaptığı gibi toplumsal bir sözleşme yapmalıyız. Aksi takdirde Amerika, AB veya Rusya’ dan medet ummak büyük bir hata olur. Ben 2002’ den beri Ak parti’ yi gözlemlemekteyim. Şu anda Ak Parti içine sızmış MHP, CHP ve HDP gibi partililer Ak Parti’ ye gaz vermektedirler. Oysa biz Ak parti’ nin böyle olmadığını biliyoruz. Çünkü Ak Parti’ nin fabrika ayarları çok demokratiktir, devrimcidir ve muhafazakârdır. Bu anlamda Ak pati’ nin bir an önce fabrika ayarlarına dönmesi ve ABD’ nin ve Rusya’ nın elindeki kozları alması gerekir. Başkanlık sistemiyle Türkiye’ nin itibarını arttığını ve ilerisi için umut vaat ettiğini düşünüyorum.
4 /: Abdulkerim Avanoz: Ben şahsen olağan üstü bir durumda yaşadığımı fark etmemekteyim. OHAL’ den rahatsız olanlar mutlaka bir takım sıkıntıları olan ve bir takım yerlere girip çıkan insanlardır. Ülkelerin huzuru ve salahiyeti için zaman zaman olağan üstü durumlar söz konusu olabilir. Bu durum yalnız Türkiye için değil tüm ülkeler için gerekli olabilmektedir. 15 Temmuz’dan önce böyle bir durum söz konusu değildi ancak yaşanılan gelişmelerden sonra kaçınılmaz oldu. Haklı ve haksızın ayırt edilmesi için ve haksız olanların gerekli cezaya çarptırılması için gerekli olan OHAL ilan edildi. İhtiyaç duyulan alanlarda da KHK’ lar devreye koyulmuş ve memleket idare edilmiştir. Şahsen bu durumdan memnununuz ve devamını da istiyoruz.
Türkiye üzerinde çok büyük oyunlar oynanmaktadır ve bunların ardı arkası gelmemektedir. 1965 ve 1980 yılları arasında çeşitli terör örgütleri çeşitli konularda devreye koyuldu. Türkiye devleti bırakın kalkınmayı, tüm enerjisini bu terör örgütleri ile mücadeleye ayırmıştır. Yaşanan bu süreçte birçok mağduriyet yaşandığı hepimizin malumudur. O zaman da şu anda olduğu gibi tüm yaşananlarda dış güçlerin parmağı vardı. Ta ki 12 Eylül 1980’ e kadar. Şimdi de bu tür faaliyetlerde bulunan insanlar Avrupa ülkelerinde himaye edilmekte ve ödüllendirilmektedirler. Batı medeniyeti dediğimiz Avrupa bu haldeyken biz hala; Avrupalı dostlarımız deyip peşlerinden gidebilmekteyiz.
Yaşananlar bizim sorunumuzdur ve bizim tarafımızdan çözülmesi gerekir. Yoksa ABD’ ye AB’ ye ve Rusya’ ya havale edilen sorunlar sonuçsuz kalır ve başımızı ağrıtmaya devam eder.
5 / Vedat Gür: Her ay gerçekleştirdiğimiz bu birlikteliğin hem bizler için hem de memleket için hayırlı olduğunu düşünüyorum. Arkadaşların söylediklerine ek olarak; alınan OHAL kararı ülkenin düzenini bozmak isteyenlere karşı alınmış bir karardır. Anayasal olarak tanınan bu durum ülkenin huzuru ve refahı için kaçınılmaz görülmektedir. Bizler de Elazığ’ daki ve Türkiye’ deki on bir buçuk milyon emekli adına devamından yana olduğumuzu belirtmek istiyorum. Milletin refahı ve huzurunu amaçlayan devletimize bu konuda başarılar diliyoruz ve hükümetimizin yanında olduğumuzu bilmenizi isterim.
6 / Mehmet Kayabaş: OHAL bilinen tanımıyla: ülkelerde; doğal afet, tehlikeli salgın hastalıklar, kamu düzeninin ciddi şekilde bozulması, temel hak ve özgürlüklerin ortadan kalkması ve ağır ekonomik kriz gibi durumların oluşmasıyla bu sorunların düzeltilmesi için ilan edilen ve uygulanacak hükümleri belirleyen kararların tümüdür. 15 Temmuz sonrası görevlerinden uzaklaştırılan ya da ihraç edilen 100 binin üzerindeki kamu görevlisi için iç hukukta ve AİHM zemininde etkili hak arama yolları OHAL komisyonunun kurulması ile en az on yıl süreyle fiilen kapandı. mağdur
7 / Refik Temiz: Hepinizin bildiği gibi mevcut OHAL bundan önceki olağan üstü hallere benzememektedir. Eski OHAL’ lerde durumu hissetmemek mümkün değildi. Şu anda yaşananlar milletin refahı için gereklidir. Ve devletimiz mantıklı bir şekilde yapması gerekeni yapmaktadır. Ancak yaşananlar yabancı devletlerin işine gelmediği için bu durumu eleştirmektedirler. Halbu ki hepimiz görüyoruz; Avrupa’ da olağan üstü bir durum yaşanmadan da OHAL ilan edilebilmektedir. Bizler bu konuda devletimizin ve milletimizin yanındayız ve yanında olmaya da devam edeceğiz.
8 / Hakkı Tüver: Şu anda yaşadığımız OHAL geçmişte yaşadıklarımızdan çok farklıdır. Hiç kimsenin normal yaşantısında herhangi bir olağan üstü durum gözlenmemektedir. Yaşanan gelişmelerden sonra terörle mücadele için ve gerekli kişilerin gerekli cezalara çarptırılması için OHAL kaçınılmazdır ve sorun çözülene kadar da devam etmelidir diye düşünmekteyim.
9 / Mehmet Ertuğrul: Mevla’m ülkemizin ve İslam âleminin birlik ve beraberliğini daim eylesin, zalime fırsat vermesin. Devlet ne yapılması gerekiyorsa onu yapıyor, bizler de millet olarak devletimizin ve hükümetimizin yanındayız.
DEĞERLENDİRME
İLETİŞİM
SİVİL TOPLUM İLE
100’ den fazla sivil toplum örgütüne SMS atılarak haber verildi.
MİLLETVEKİLLERİ İLE
Milletvekillerine SMS atılarak toplantı hatırlatıldı.
MEDYA İLE
İldeki neredeyse tüm yazılı ve görsel basın davet edildi, 3 TV kanalı ( Kanal Fırat, Kanal 23, Kanal E ) katıldı.
KATILIMCILARLA
SONUÇLAR
DEĞERLENDİREN KİŞİ
Ercan Sözüer / Elazığ kMM Girişimcisi