YER: Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Burhan Karadeniz Cep Salonu
TARİH: 03 Ocak 2016, 13:30
KATILIMCILAR
DERNEK, VAKIF VE GİRİŞİMLER
1 / KAMER (Nezahat Barutçuoğlu)
2 / DKSV (Fidel Mirhan)
3 / Kadın Dayanışması Derneği (Hayat Şerefhanoğlu)
4 / Mezopotampa Çağdaş Hukukçular Derneği (Hasan Yalçın)
5 / SOHRAM Çalışma Grubu (İbrahim Sert)
6 / Mazlumder (Ali İhsan Gültekin)
7 / Zeytin Dalı Dialog Grubu (İsmail Aktaş)
8 / Aydınlar Filozoflar Derneği (Mehmet Hasan Alıcı)
ODALAR, SENDİKALAR
1 / EMO (Ümit Demir)
2 / Diyarbakır Barosu (Pirozhan Kırcaali)
MİLLETVEKİLİ:
1 /
BELEDİYE BAŞKANI:
1 /
İL BAŞKANI:
GÖZLEMCİ:
BASIN, MEDYA:
DİĞER KATILIMCILAR:
MODERATÖR : Mehmedi Aktoprak
GENEL KONU: “Bitmeyen Çatışmalar ve Toplumdaki yansımaları”
KONUŞULANLAR
Diyarbakır Kmm toplantısı belirlenen gündemi konuşmak üzere 03.01.2016 Günü saat: 13.30 da Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Burhan KARADENİZ Cep sineması salonunda ilgili katılımcılar ve STK temsilcileri toplanmıştır. Toplantı öncesi gündeme ilişkin hazırlanan görsel sunum ile toplantı başlamıştır. İlgili konuklar gündeme ilişkin kendi görüşlerini ifade etmişlerdir.’’ Bitmeyen Çatışmalar’’ başlıklı gündeme ilişkin toplantı notları ve tutanak aşağıdadır.
Nezahat BARUTÇUOĞLU (Kamer Diyarbakır):Çatışmaların nedenleri ve uzun süren bu çatışmaların etkiler birçok farklı noktadan değerlendirilmelidir. Bu konuda herkes açıkça fikrini ve önerilerini ortaya koymalı.Bu öneriler bir rapor halinde açıklanabilir.
Ümit DEMİR (Emo Diyarbakır şubesi):Bu çatışmaların sürekli gündemde olmasının ve bitmeyen bir karekter kazanmasının en önemli nedeni çatışma zeminini besleyen sorunların çözümsüzlüğüdür. Sorunları çözme kültürünün kısırlığı, çoğu zaman çatışmayı kolayca bir noktada hemen tek seçenek noktasına taşımaktadır.Sorunların çözümsüzlüğü umutsuzluk ve öfke yaratmaktadır.B noktadan bakınca aslında çok fazla yapılacak şeyler var.
Hayat ŞEREFHANOĞLU(Kadın dayanışması derneği):Şiddeti sürekli kılan bir başka önemli neden,her türlü ayrımcılık ve nefret duygularıdır.Bu noktada herkesin kendi kimliğini ve rengini yaşamda görünür kılmasının normal olduğu gerçeğini, ısrarla ifade etmeli,bunun evrensel bir noktada geldiği konum anlatılmalıdır.Dünyada bu konuda gelinen nokta var,ama hala çok gerilerdeyiz ve çatışma için malzeme üretiyoruz.Barış ve diyalog zemini için daha fazla siyasetin rolüne ihtiyaç vardır.
Ali İhsan GÜLTEKİN(MAZLUMDER ŞUBE BAŞKANI ): Kamu güvenlik görevlilerinin ve silahlı grupların birbirine ve topluma karşı ortaya koydukları şiddetin nedenleri ve sonuçları önemli ölçüde bilimsel araştırma konusu olsa da ,bu konuda sürekli toplumu bilgilendiren bir ağ kurulmalı,bilgiler güncellenerek toplumla paylaşılmalı.Şiddet üzerinden topluma mesaj vermenin yarattığı olumsuzluklar materyale dönüştürülerek,geniş halk yığınlarına ulaştırılmalıdır.
Av. Hasan YALÇIN (Mezopotamya Çağdaş Hukukçular derneği):Sorunların çözümüne engel olan en önemli nedenlerden biri de aşırı korumacı yaklaşımlardır. Herkesin kendi doğrularını koruma çabası, sorunları büyütmektedir. Sorunlara farklı bakışlar toplumda yeterince değer görmemektedir. Bu konuda farklı olanın yaşamda değerine ve anlaşılır olmasına önem verilmelidir.İfade özgürlüğü konusunda hala büyük ölçüde var olan yasal sorunlar,önemli ölçüde toplumun bir kesimini şiddete karşı koyma konusunda cesaretlendirmemektedir.
Mehmet Hasan ALICI( Aydınlar ve filozoflar derneği):Kürt sorunu, demokrasi sorunu, temsil sorunu,sosyo-ekonomik,etnik ya da başka bir sorunu mutlaka yasal zeminde ve farklı görüşleri dillendiren herkesin katkısı ile çözmek için daha fazla çaba harcanmalı,bu türden girişimler cesaretlendirilmelidir.Bu noktada TkMM daha fazla çalışma yapabilir hatta arabulucu rolü üstlenebilir.Bölgede geçmişte çok büyük çözüm e yönelik çalıştaylar yapılıyordu,şimdi ise sadece silahlar konuşuyor.Bu noktada daha fazla konuşmaya ihtiyaç var.
Fidel MİRHAN (DKSV DİYARBAKIR EŞ BAŞKANI):Toplamsal yaşamda çatışmalı alanlarda çalışan sivil kişiliklerin ortaya koyduğu görüşleri toplumun gündemine taşımalı,’’ortak yaşam iradesini’’ güçlendiren bir zeminde değerlendilmelidir.Bu noktada herkesin görüşleri ortak metinlere yansıltılmalıdır. Sivil yaşam alanı toplumun gündemine taşınmalı, çalışma merkezi yapılmalıdır.
İsmail AKTAŞ( ZEYTİN DALI DİYALOG GRUBU):Yasama organı, kanun yapan ve ülkenin demokratik yaşamını şekillendiren en büyük çatıdır, bu çatı altında çalışma yapan tüm siyasi partilerle diyaloğa büyük önem verilmeli,lobicilik çalışması yapılarak,sokakta ve ülkede var olan şiddetin azaltılması hedeflenmelidir.Bu konuda parti gruplarında küçük dostluk grupları kurulabilir.
İbrahim Sert ( Sohram çalışma grubu) : Sorunların ve çatışmaların sona ermesinde yerel yönetimler ve yerel dinamikler mutlaka değerlendirilmeli, bu nokta da ön yargılardan vazgeçilmelidir. Yerel kanaat önderleri toplumsal barış mesajı vermelidirler.
Av.Pirozhan KIRCAALİ (DİYARBAKIR BAROSU) : Yaşanan hukuksuzluklar konusuna dikkat çekilmelidir. Çünkü hukuksuzluk giderek artmakta ve toplumu çok büyük ölçüde tedirgin etmektedir.