YER: Van Kent Konseyi
TARİH: 09.02.2013
KATILIMCILAR
DERNEK, VAKIF VE GİRİŞİMLER
1 / İnsan Hakları Derneği (Hamdi BAYHAN – Şube Sekreteri)
2/ Van Gençlik Meclisi (Rojda Doğan-Gönüllüsü)
3/ Mavi Göl Kadın Derneği (Suna CİNGÜ ŞAHİN- Gönüllü)
4/ Van Kent Konseyi (Ümit KESER- Bşk.)
MESLEK ODALARI Yok
SENDİKALAR Yok
KANAAT ÖNDERİ VE BİREYLER Yok
GOZLEMCİLER Yok
KATILAN MİLLETVEKİLLERİ Yok
BELEDİYE BAŞKANLARI Yok
MESAJ YOLLAYANLAR Yok
DİĞER KATILIMCILAR Çeşitli sivil kuruluşlardan ve halktan toplam 3 izleyici/gözlemci katıldı.
MEDYA Yok
MODERATÖR Cevahir Yiğit BÖKE
KONULAR
GENEL KONU: İmralı Görüşmeleri
YEREL KONU: Van’da çocuk işçiliği
KONUŞULANLAR
(En az 100, En çok 200 kelime ile özetlenmiş, kısa cümlelerle ve konuşanın ağzından)
1 / Suna CİNGÜ ŞAHİN: Başbakan bu konuda kafa karıştırıyor. Samimi gelmiyor, bir yerde kürt sorunu yoktur, diğer tarafta İmralı’yla görüşeceğiz diyor. Kürt halkı onurlu yaşamak istiyor. Başbakanın konuşmaları Türk kamuoyunu kışkırtıyor. Başbakan dilini yumuşatmalıdır. Bizler burada yıllar önce vardık, yaşıyorduk. Artık bu tek kimlik, anlayışından vazgeçilmelidir. Elbette teknik bir kimlikten bahsetmiyorum. Algı olarak başka kimliklerin olduğunu artık kendine ve bu millete açıklamalılar. Kürtler yerleşik halktır. Türkler sonradan buraya yerleştiler. Kürtler onlara kapıları açtılar. Tek bayrak, tek devlet kabul edilebilir. Tek halk kabul edilmez. Başbakan müzakereyi tek başına yaptığını sanıyor. Lütuf etmiyor. Orta doğuya hâkim olmaya çalışıyor. Bunun da yolu buradan geliyor. Çocuk işçiliği konusu çok can yakıcı bir konudur. Sosyal devlet algısıyla ilintilidir. Burada sorunu çok boyutlu ele almak gerekiyor. Mendil satan çocukların parasıyla geçinen aileler var. Şimdi bunlar nasıl göz ardı edelim, bu devletin çözebileceği, bir sorundur. Elbette bizler fikir üretelim, devlete rapor edelim. Örnekler oluşturalım; ancak soruna bütüncül yaklaşıp, bu şekilde fikir geliştirmek çok önemli buluyorum.
2 / Ümit KESER: Ben tüm sorunların diplomasi yoluyla hallolacağını düşünüyorum. Elinde silah olanlar savaşan taraflardır. Paris suikastlarına yönelik devlet net tavrı belli olmalıdır. Bu süreci ancak böyle tıkamaz. Vekiller burada olsa soracağım şuydu. Acaba gerçekten çözümden taraf olanların davranışları nasıl olmalıdır. Türkiye kamuoyu hiçbir zaman buna hazırlanmaya çalışılmadı. Belki bu da süreçlerim samimi olmadığını gösteriyor. Bu süreçte hazırlanırsa, eğer bu durum da süreci olumluya götürecektir. Çocuk işçiliği, çok sıkıntılıdır. Bu sorunla ilgili çok bir bilgim yoktur; ancak bende makro düzeyde ele alınmasını önemsiyorum. Yani sorun sadece aile de değil. Devlet bu konu da çalışma yapmalıdır. Bu nasıl olur bilemiyorum. Ama derhal bunun önüne geçmelidir. Yerel yönetimlerin de burada devreye girmesi gerekiyor. Bu sorun onları da ilgilendiriyor. Keşke katılsalardı, bu sorunu onlara iletebilseydik.
3 / Hamdi BAYHAN: Başbakan 10 yıldır arada çıkıp bu söylemler de bulunuyor. Bu söylemlerin ardından bir kriz yaşanıyor. Ben hükümeti bu anlam da samimi olması gerektiğini düşünüyorum. Dünya da bunun örnekleri var mıdır? Çok fazla örneği var aslında, dünya da birçok ülke de terörist kelimesi çıkarılıyor; ancak başbakan BDP Genel Bşk. teröristlerle görüşeni İmralı’ya göndermiyorum diyebiliyor. Göndermiyorum demek bile dikta bir söylemdir. Başbakan dünyadaki müzakere süreçlerine ne kadar hakim bilemiyorum. Tek taraflı bir süreç görüyorum, çok umutlu olmak isterdim; ama değilim. Müzakere yoktur. Deneme turları vardır. Öncelikle taraflar kendilerini ikna etmelidir. Hükümet Kürtlerin ne istediğini bilmeden, ikna olmadan masaya oturmaları makul değildir. Kandil gerillaları bunun örneğidir. Bu arabulucuyu dünya deneyimini, yaşamış devletler üstlenmelidir. PKK çok basit ve sıradan bir örgüt değildir. PKK ABD’yi bile indirecek güçte köklü bir örgüttür. Bunları bilerek davranmakta fayda var. Bu yüzden müzakere sürecine de köklü arabulucularla gidilmelidir. AKP vekilleri olsaydı. Parti içinde bu nasıl algılanıyor. Merak ediyordum. Sanki kendi içlerinde de monolog var. Mesela AKP Isparta örgütü ile buradaki AKP örgütü aynı düşünmüyor. O yüzden bunlar da işin içerisinde müzakere sürecine katılmalıdır. Benim bu konu da görüşüm Türkiye deki bu müzakere sürecinin çok rahat olacağını düşünüyorum. Taraflar birbirine saygın yaklaşırsa bir sorun olmayacaktır. Çocuk işçiliği konusunda çok bir bilgim yoktur, o yüzden katkı sağlayamayacağım.
DEĞERLENDİRME
İLETİŞİM
SİVİL TOPLUM İLE
40 STÖ iletişime geçildi, davet edildi; ancak 4 STÖ katıldı. (E-mail, Yazı ile ) elimizde TkMM broşürü olmadığı için verilemedi
MİLLETVEKİLLERİ İLE
Telefon, mail ile tüm vekillere ulaşıldı,.
MEDYA İLE
Basının hepsine (12) yazılı ve mail olarak dönüş yapıldı. Katılım olmadı.
KATILIMCILARLA
E-mail olarak konu için yanıt istedik; ancak kimseden dönüş olmadı.
SONUÇLAR
Genel konuya ilişkin videolar gösterildi. Katılımcılar hazırlıklı gelmişti genel konuya, yerel konuya kimse hazırlanmamıştı ve kısa sürdü tek cümleyle bitti. Katılımı güçlendirmek için Ankara’dan vekillere ulaşmak daha iyi olacaktır. BDP ve AKP vekillerinin birlikte katılımı çok daha etkili olacaktır. Gençlik örgütünden katılan arkadaşlar pek konuşmak istemedi. 5 veya 6 tane polis memuru toplantıyı takip ediyordu.
DEĞERLENDİREN KİŞİ VAN kMM Girişimcisi Cevahir BÖKE
09.02.2013 Van kMM Toplantı Tutanağı
previous post