Yer: VATSO Toplantı Salonu
Tarih: 13.06.2009
Yerel Katılım:
Kesk Dönem Sözcüsü- Şaban Çiftçi
BemBirSen – Harun Altın
Mavigöl Kadın Derneği- Suna Şahin
Saray Kadın Derneği- Hamide Yeni
KAMER Van Şubesi- Gülay Adile ERTUNÇ
YAKA-KOOP- Gülmay ERTUNÇ
Van Kadın Derneği- Zozan Özgökçe
ERDEM-DER- İbrahim Feyat
ÖZGE-DER- M. Zahit ÇAKIR
Umutışığı Derneği-
Gökkuşağı Derneği- Cemal Işık
İnsan-Der- Macit Orhan
EğitimBirSen- Süleyman ŞAKAR
TMMOB- Süleyman BALKAN
ÇATAK-DER- Cemil TOLAN
ÇATAK-DER- Şevket Tuci
MAZLUM-DER- Şerif Bilgin
KESK Dönem Sözcüsü- Şaban Çiftçi
Mavigöl Kadın Derneği- Suna Şahin
Memur Sen- Davut Okçu
Bem-Bir-Sen- Harun Altın
TOÇ Bir Sen- Fevzi Altuner
MazlumDer- Fuat Arpa
Yapı Yol Sen- İbrahim Çelik
İnsanDer- Bilal Yakan
Milletvekilleri:
1. Gülşen Orhan Ak Parti Milletvekili
2. Kayhan Türkmenoğlu Ak Parti Milletvekili
Medya:
1. Muhabirin adı soyadı (Kurum adı.) : Van TV (Orhan Aşan)
2. Muhabirin adı soyadı (Kurum adı.) : Şehrivan Gazetesi
3. Muhabirin adı soyadı (Kurum adı.) : Adem Tayan (Taraf Gazetesi)
4. Muhabirin adı soyadı (Kurum adı.) : Adil Harmancı (AK News)
Moderatör: Şerif Bilgin
Konular:
1. Sivil Anayasa ve Kürt Sorunu
2. Teşvik Yasası
Öneriler:
Süleyman Balkan (TMMOB): Öncelikle şehrimizin görünümü hakkında konuşmak istiyorum. Çünkü önceki toplantılara katılmamıştı milletvekilleri. Bu kentin gayri menkullarının %60’ı satıldı. 200 trilyon borç bırakıldı. Kürt Sorunu Cumhuriyetin kuruluşundan beri inkar edildi. Bundan sonra yapılacak tüm adımlarda STK’lardan görüş alınmalı. YYÜ’nde sınav dönemlerinde öğrenciler tutuklanmaya başlıyor. Bu da bence Kürt sorununun bir parçası.
Şaban Çiftçi (Kesk dönem sözcüsü): Anayasamız 12 eylülden sonra oluşan bir anayasa, tğüm eşitliklerin askıya alındığı bir anayasa. İnsanların kendilerini baskı altına aldığı bir dönem. İnsanların düşüncesini, konuşmasını ortadan kaldıran bir anayasadır. Herkes elini yeni anayasa için taşın altına elini koymalı. İnsanların belli zümrelere ayrılarak sen şöyle olacaksın böyle olacaksın denmeden çalışma yapılmalı. Kürt sorunu olayına gelince hepmizi hem fikiriz. Bu sorun inkarla ve imha ile çözülemez. Biz bir emek örgütü olarak biz sadece temel bazı haklarımız var yerimizde oturalım diyor. Herkse bu konuda çalışmalı. Çocuklarımız için geleceğimiz için bu sorun için hepimiz çalışmalıyız. Bunu anayasada belirtmeliyiz.
Macit Orhan (insan-der): Sivil anayasa ile ilgili vatandaşlık anlayışının öncelikle değişmesi lazım. Diğer farklı ırklarında içinde olduğu bir vatandaşlık anlayışının olması gerekmektedir. Dünyada tüm orduların özelleştiği bir süreçte, TSK’nın da bunu aşması lazım. Tıpkı Avrupa’daki profesyonel bir yapı olması lazım. Bedelli askerlik, vicdani red hakkı gibi insanı hakların olması lazım. Askerlik kanununda ciddi değişiklik lazım. Siyasi partiler kanununun değişmesi lazım. Milletvekili seçimi yasası, polis vazife ve salahiyetler kanununun değişmesi lazım. Milli eğitim temel kanununun değişmesi lazım. Ders kitaplarının değişmesi lazım, ayrılıkçı öğeler kalkmalı. Kürtçe eğitim, anadilde eğitim olmak Trt şeş le atılan adımın gelişmesi lazım. Biz empati yapmalıyız. En azından aşamalı olarak değişmesi gerekir. Taraf da Ali Tarakçı’nın sorusu: bugün kimin demokrasiye ihtiyacı vardır??? Bu savaş sürecinin kime katkısı vardır. Bu savaştan sonra.. …. İktidarı sarsılanlar var. Biz Kürtlerin demokrasiye ihtiyacı var. Pkk bıraksın silahı gelsinler, cezaevinde yatsınlar. İnsanlar karşılarında kimseyi bulamazlarsa kiminle savaşacaklar. TESEV raporunda bir çok konu başlığı ile belirtilmiş.Siyasi adımlar geliştirilebilir: örn: dil hakkı… Başbakan Almanya’ya gittiğinde ‘asimile olmayın entegre olun’ dedi. Bu söylem ülkesinde yaşayan asli unsur Kürtler içinde düşünmeli.
Koruculuk sisteminin kaldırılması gerekir. Elbette hepsinin bırakması zor. Irak İran sınırlarındaki mayınların da temizlenmesi lazım.
Pozitif ayrımcılık yapılmalı.
Operasyonlar dursun….. tek taraflı değil…. TSK buna yanaşmıyor. Asli görevleri dış tan ülkeyi korumak ancak iç sorunlarla ilgileniyorlar. 17.000 faili meçhul var. Ve bunlar jandarma alanında olmuş.
Şevket Tuci (ÇATAK-DER): Bedelli askerlik olayı…. Bu ülkede Hiç yoksa 50.000- 100.000 tane askerlik düzeyini geçmiş erkek var. İnsanlar artık profesyonelliği düşünürken,,,, neredeyse her Türk asker doğar deyimi ile insanlar askere hazırlanıyor. İşimi gücümü bırakacağım ve askerlik yapacağım. Kürt sorununu konuşmak gerekirse; ben 30 yaşındayım hayatımın her alanında bu sorunu hissettim. Çocuğumun da hissetmesini istemiyorum. Sivil anayasadan ben özgürlükler, daha özgür bir toplum talep ederim. Gölge kurumlar; üniversitelerde YÖK mesela; RTÜK, MGK, diyanet gibi gölge kurumlar var. Bunlar bizim özgürlüğümü kısıtlıyor. Sivil anayasa ile sorunlarımıza pratik öneriler getirilmeli. Koruculuk sistemi örneğin. Bir firma; bizim bölgemize gelince. SSK sız eleman çalıştırılınca çok fazla cezası var. Korucuların sosyal güvencesi yok. Silahlı köle bunlar. Korucuların sosyal güvenceleri yok. Hem öldürtüyorsunuz hem de güvenceleri yok. Tüm iktidarlar iltica ve kürt sorunu (bölücülük) konusunda tıkandı. İktidarın İktidarsızlık sorunu var. Sivil anayasa eğer bu sistemin defterini dürecekse olsun. Sıradan bir anayasa olmasın. Ben hala Kürt sorununu baş örtüsünü tartışmaktan utanıyorum. Hala insanların ölümü kalımı, örtünmeyi örtünmemeyi, var mı yok muyu???? Tartışıyoruz. Teslimiyet konusu: silahlı örgüt cezaevine girerse ….. v.s. biz kürt sorununu ne zaman tartışıyoruz? Ne zaman asker veya gerilla ölürse?? O zaman tartışıyoruz??? Sorun yapmazsan sorun çıkmaz……
Gülay Ertunç (Van KAMER): Anayasalar temel hukuki metinlerdir. 82 anayasasının tümden değişmesi lazım. İnsanların hak ve özgürlüklerini koruması lazım. Kadınlar engelliler, çocukların arasına konmuş. Anayasa metinleri hazırlanırken STK’Ların bu işi yapması lazım.
ÖZGE-DER (Zahit Çakır): Hükümete Anayasayı değiştirme konusunda, güvenimiz tamdır. Biz güvenlikçiler olarak bir mağduriyet yaşıyoruz. Örneğin verilmiş haklar geri alınmaz. Ancak 5811 sayılı anayasaya göre bir güvenlikçi o hakkı aldıktan sonra 5 yıl sonra değişiyor. Ve her alandaki gölge kuruluşların değişmesi.
İNSANDER (Macit Orhan) : Ben vekillere bir soru sormak istiyorum. meclis teki hava nasıl… CHP den ağır eleştiri var. Biz gerçekten sivil bir anaysa istiyor muyuz? Sivil anayasa için sadece bir iktidar olması gerekmemektedir. Herkesten ciddi bir destek almak lazım. Sivil Anayasa kaldırıldı ama sonra rafa kaldırıldı. Diyanet bir kere laikliğe aykırı bu kurum. Onlara ait bir kurumda…..farklılıkları benimseyerek….. …
Zozan Özgökçe (VAKAD): Taraf gazetesi Kürt Sorununun çözümü için 20 pratik öneri sunmuştu. Böyle somut öneriler getirilmesi lazım. Taraf gazetesinin önerisine ek olarak, Örneğin; Almanya’da okul kitaplarındaki örnekler Almanya’yı oluşturan tüm etnik ve dini kimliklere hitap ediyor. Örneğin; ben adımı söylediğimde hala nerelisin? Yabancı mısın? Türk müsün? Diye soruyorlar. Okul kitaplarında Ali topu tut yerine Zozan topu tut denebilir. Hani farklı kesimlerin de olduğunu çocukluktan itibaren sindirelim. Vekillerimiz buna benzer somut önerileri önerge vererek TBMM’ye taşıyabilir ve gündemleştirebilirler.
Şaban Çiftçi (Kesk Dönem Sözcüsü): Anayasa’da devlet kutsallaştırılmış. Demokrasi ve hukukun üstünlüğü korunmalı. Cumhuriyet demek demokrasinin bu ülkeye tam olarak değiştirilebilir.
Davut Okçu (VAKAD): Devletin yapısı vatandaşa hizmet eden bir pozisyonda değil. Despot devlet anlayışından hizmet eden bir devlet anlayışına dönüşmeli. Benim görev yaptığım kurumun başında (yök) neden? Bu gücü anayasadan alıyor. Anayasamızdan kaynaklı bir takım huzursuzluklar var. Almanya’daki din eğitimi laikliğe uygundur. Ancak Türkiye’deki uygun değildir. Sünni Müslümanlarda aslında çok rahat değildir. Tarihte; mezarların açılıp, bu Türk mü değil mi? Kafataslarının ölçüldüğü bir dönemden geçtik. Şu andımız okunmasın dedik. Bunun için dava açıldı. Hala Hürriyet gazetesinde Türkiye Türklerindir diye yazar. Almanya’da benzer bir tartışma oldu. Bunların yüksek sesle söylenmesi lazım.
Ş. Bilgin: Bizim çocuklarımız Kürt’tür. Her sabah ‘Türküm doğruyum çalışkanım’ diyorlar. Doğruluk, çalışkanlık sadece Kürlere aitmiş gibi geliyor onlara. Şimdi ‘ben kürdüm ama köylü değilim’ diyorlar.
Fuat Arpa (mazlum-der): Ne zaman farklı siyasi görüşlere sahip vekilleri bir arada göreceğiz? Tüm ırkların, tüm dinlerin uluslararası hukuk kriterlerine uygun bir anaysa olması gerektiğini kimse red etmiyor. Evrensel kriterlere sahip bir Anayasa’nın olması gerekiyor. Bu tür toplantılar çok önemsenmeli. Farklı kesimlerin bir araya geldiği bir zeminin oluşması gerekir. Eğitimin durumu içler acısı. Materyal çok fazla ancak gerisi gelmiyor….. çocuklarımız genel bir sıçrama yapamıyorlar??? Anadolu liselerinde okuyan öğrencilerimize bakın. …. Mesleki eğitim….. Avrupa da STK’lar çok güçlü. Stkların güçlendirilmesi lazım. Herkes Kürt sorunu hakkında rapor hazırlıyor. O kadar havada tartışılan bir sorun halindeki….. stkların sosyal sorunlar ile ilgili söz haklarının olması lazım.
Suna Şahin (Mavigöl Kadın Derneği): Ben 17 yaşındaydım. Şimdi kızım 17 yaşında hala aynı anayasa ile yönetiliyoruz. Tavana değil tabana hizmet etmesi gerekir. Tek bir kesime değil. Tüm kesime hizmet etmesi lazım. Vekillere şunu söylemek istiyorum: Genel başkanlarınızın ortaya koyduğu düşüncelere biraz muhalefet yapın. Benim annem 50 yaşında karakolda işkence gördü biz hala görüyoruz.
Adil harmancı (ak News): Siz Kürt kökenli milletvekillerinin aklındaki Kürt sorununun çözüm şekli nasıldır? Kürt sözü anayasadan geçecek mi? Cesaretli sözleri söylemekte fayda var. Bence çok net konuşmak lazım.
Şevket Tuci (ÇATAK-DER): Öncelikle bir iktidar partisinden birinin partisinin iktidar sorunu yaşadığını söylemesi önemli. Siz tüm halkın sevdiği kahraman olarak gördüğü bir vekil haline gelebilirsiniz.
Süleyman Balkan (TMMOB): Hızlı adım atılmasını talep ediyoruz.
Milletvekilinin ev ödevi:
1.
Milletvekillerinin Görüşleri:
Gülşen Orhan: Öncelikle Kürt sorunu hakkında şunu söyleyeyim. İlk kez Kürt lafı Ak Parti hükümeti döneminde kabul edildi, konuşulmaya başlandı. Kart kurt laflarından bu güne geldik. Biz milletvekilleri ile sizlerin empati kurması gerekiyor. Bu toplumun yapısı bir değil. Toplumsal mutabakatın sağlandığı her konuda biz girişimde bulunuyoruz. İlk kez sivil anayasa bu dönemde konuşuldu. Neden adı sivil anayasa idi. Çünkü önceki dönemlerde anayasa hep bir askeri müdahale sonraları oluşturuldu. Ancak hükümet bağımsız bilim insanlarına anayasa hazırlattı. Tartışmaya açtı bu önemli bir gelişmedir. Bu gelişmeleri görün lütfen.
Kayhan Türkmenoğlu: Biz Van milletvekilleri olduğumuz kadar bu ülkenin de vekiliyiz. Sadece ilimiz ile ilgili değil tüm ülkeyi ilgilendiren konularda çalışma yapıyoruz. Bu toplantılara bizler elimizden geldiğince, programlarımıza göre katılmak isteriz. Bizler bir telefon kadar sizlere yakınız. Ne zaman arasanız bizimle görüşebilirsiniz. Yeni teşvik yasası ile ilgili olarak teşvik yasasının haricinde; SRAP (sosyal riski azaltma projesi) , Avrupa Birliği hibe fonları gibi birçok imkân var. Özellikle siz STK’ların bunlardan faydalanması lazım.
Değerlendirme:
1. İletişim
a.
62 kadar STK mesajla davet edilmiştir.
b. Milletvekilleri ile
Telefon, faks ve mail ile aynı zamanda bizzat kendileri ziyaret edilerek iletişim kurulmuş, davet edilmişlerdir.
c. Girişim ile
Telefon, e-mail ve faks ile sürekli iletişim halinde olunmuştur. Ayrıca vanocgforum@yahoogroups.com adlı bir e-mail grubu kurulmuştur. 62 adet STK temsilcisine SMS yollanmıştır.
2. Malzeme
Katılımcılara herhangi bir malzeme dağıtılmadı.
3. Medya
4. Toplantı yönetimi