YER: SAİT TANIŞ KÜLTÜR MERKEZİ
TARİH:03/ 01/ 2013
KATILIMCILAR
DERNEK, VAKIF VE GİRİŞİMLER
1/ Sakarya Kent Konseyi- Şadi Tanış
2/ Sakarya Dayanışma Derneği- Muharrem Demircan
3/ Sakarya Gönüllü Eğitimciler Derneği- Rüstem Budak
4/ Feta Girişimi- Menderes Daşkıran
5/ Değirmen Dergisi- Yusuf Yavuzyılmaz
MESLEK ODALARI
1/ İnşaat Mühendisleri Odası- Hüsnü Gürpınar
SENDİKALAR
1 /Özgür- Eğitim- Sen/ Beytullah Önce
KANAAT ÖNDERİ VE BİREYLER
1/ Kemal Vardal
2/ Ömer Yaşar
3/ Ayhan Karaca
4/ Veysel Saka
5/ Ali Arslanoğlu
6/ Çetin Öztürk
GÖZLEMCİLER
1/Emre Durmuş
2/ Ahmet Hasan Oğuz
3/ Ahmet Karapürçek
KATILAN MİLLETVEKİLLERİ Yok
PARTİ
1/BDP/ Aziz Koçak
BELEDİYE BAŞKANLARI
GENEL GÜNDEM: Yolsuzluk, Şeffaflık ve Hesap Verebilirlik
Şadi Tanış: Şaban Dişli ile ilgili bir röportaj çıktı. Buradaki hesabı alman uslulu öderiz dedi. Bu çok önlemli bir tespit.Bu lafın üzerine gidilmedi.Yolsuzluk olarak bakınca Yahya Demirel vs.. banka soygunları oldu.İmar yolsuzlukları bugünün meselesi değil.Yolsuzluk sistem meselesi parti değil.Daha şeffaf bir devlet olmalı.Yargı siyasi iradenin eline teslim edilmeye çalışılıyor. Yargıda reform yapılmalı o da şeffaf olmalı.Bu yolsuzluk olayının zamanın bir komplo olduğunu düşünüyorum.Sistemi sorgulamayız.
Menderes Taşkıran: Devamlı sinek üreten bir bataklık var.Bizler tarafımıza göre mevzileniyoruz. Yanlış yapan bizim adam ise tölare ediyoruz. Halk ideolojik kaplaşmadan aranması lazım.Bir iki ay önce yapılan açıklamalar devlet normalleşiyor idi. Gündemi belirleyen hep iktidardı. Bundan arınmalıyız. Aklın yolu bir şeklinde bir yaşam biçimi oluşturmalıyız.Tercihlerimizde liyakatine bakmalıyız.
Hüsnü ……… Bu olayları bir daha yaşamamak adına öncelikle yasaları şeffaf ve herkese uygulanacak hale getirmeliyiz. Aksi taktirde her iktidar kendine göre yasa yapar.Tarafsız , şeffaf ve halk tarafından denetlenen bir yargı oluşturmalıyız.Merkezi hükümet şaşırtma yapmaya çalışıyor.Başbakan bu olaylar çıktığında hukuk gereğini yapacaktır diyebilseydi bu olayı daha da büyütürdü.Polis müdürlerinin görevden alınması bendeki şüpheleri arttırıyor.
Hükümet kendi polisini , yargısını oluşturmaya çalışıyor.Şeffaf bir devlet oluşturamazsak bunlar tekrarlanıp duracak olaylardır.Bugün bir yargı kararını kolluk kuvvetleri uygulayamıyor ve ben bunu hazmedemiyorum.Denetlenebilir şeffaf bir devlet yönetimi oluşturmak zorundayız.
Ömer Yaşar: Kafalarımız çok karıştı. Bilgi kirliliği aldı başını gidiyor.Türkiye de mahalli idareler planında binlerce yolsuzluk var.Bunların altı yüz tanesi ak partiye ait dört yüz beş yüz tanesi Chp li belediyeye ait bi diğeri Mhp belediyelerine ait.İddiaların doğrulunu bilemiyoruz.
Yusuf Yavuzyılmaz: Bir defa devlet şeffaf olabilir mi? Bu devlet teorisi açısından devletin oluğu yerde şeffaflık aramak beyhude bir şeydir. İmar bankasındaki imar durumunu belediyelere aktarıldığından bahsettik burada yolsuzluk arttı.Merkezi devlet yerelleştirilince yolsuzluk artıyor. Bal tutan parmağını yalar. Toplumsal zeminde yolsuzluk olağan bir şey.Akp yolsuzluk yaptığından hem fikiriz ama yolsuzluk operasyonundan rahatsızız, futbolda şike yapıldığına hem fikiriz ama şike operasyonundan rahatsızız, askerin darbe yaptığından eminiz ama yargılamasından rahatsızız.Demek ki en sorunlu yer yargı.Ne zaman sorun olmaktan çıkıyor benim karşımdakini yargıladığında.İşte bu toplumsal ahlaksızlıktır.Adil bir yargılama yoktur.Yargı devleti koruyan bir aygıttır.Asla tarafsız değildir.
Veysel Saka: Buradaki paradoks bence yolsuzluk varsa bugün olan bir şey değil. Var olan bu sistem bu yolsuzluğu bu talanı üretiyor. Belediyeler üzerinden imar yolsuzluğu döndürülüyor.Bu sistemin şeffaf ve demokratik olmasını istiyoruz ama sistem buna izin vermiyor.Yargıdan yasamadan bizimle ilgili iyi bir şey beklemiyorum. Kapitalist bataklıktan kurtulmak için demokratik modernite ile yeniden inşaa edilmeli. yargı ile birlikte Kemalist vesayet var.Bu anlayışı daha çok demokrasi ile geliştirmeliyiz.
Ahmet Karapürçek: Alttan yukarı doğru toplumu katarak bir şeyler yapabilir miyiz? 17 Aralık yargı ve hükümet operasyonudur.Tartıştığımız konu hükümetin yaptığı icraatlarla ilgili fakat burada hırsızın hiç suçu yok mu?Yargıda işler bulanık.Bir toz bulutu içinde hareket ediyoruz. Başbakan bütün Türkiye nin idari amiri olarak ülkeyi yönetmeye çalışıyor.Hükümet bu operasyonlara hazırlıklıdır.Hesap verme kanallarının açılması adına su olayların yaşanmasında da fayda var. Burada hesap vermesi gereken hükümet ise de hükümetin hesap vermesi her zaman kolay olmaz.Devlet her şeyin hesabını vermez.Biz sivil bir toplum değiliz.Toplumsal mütebakimiz yok.Fettullah gülen cemaatinin çıkarları üzerinden operasyon başlatılıyor.Cemattin şeffaf olması ve hesap vermesinden bahsedemeyiz.
Aziz Koçak : Sistem üç katlı bir bina birinci katta işçiler emekçiler ikinci katta papazlar ve din adamları yaşıyor üçüncü katta ise padişahlar yada başkanlar yaşıyor ise burada Akp şöyle Chp böyle demek gereksiz.Bu sistem beş bin yıldır devam ediyor.Şuanda dünyada bu sisteme alternatif yok. Demokratik Cumhuriyet kurmak zorundayız.Hükümet devletin aygıtı haline geliyor.Demokratik Cumhuriyet ve demokratik bir anayasa üzerine bina inşa etmeliyiz.
Ahmet Hasan Oğuz: 24 ocak 1980 ni hatırlarsınız. 24 ocak kararları kararları ile Türkiye karıştı ve darbe oldu. Aynı şey 1960 ve 1996 da oldu.2001 yılında anayasa atıldı ekonomi alt üst oldu. Mayıstan beri ülkede develasyon var ve bir şeyler değişecek. İnsayetif bizde değil. Seçilenler yönetmiyor. Akp her şeyi sattı.Bağımsızlığımızı kaybettik Bizi yöneten Abd ve İsrail’dir.Tam bağımsızlığımızı sağlamalıyız.
Ömer Yaşar: Ben bu kavgada taraf olmadım. Üçüncü bir yol mümkündür. İnsanın olduğu yerde yolsuzluk olur.Biz insanı kaybettik. Herkes menfaatine göre hareket ediyor.Bir ayağı sabit diğer ayağı ile adaleti arayan kaç kişi var.
Ayhan Karaca:Bu yolsuzluklar dünde vardı. Ama ilk defa kral çıplak dendi. Ve çevresindeki insanlar bunu söyledi. Ertuğrul Günay dün bakandı bugün partiden istifa etti. Dünün aktörleri bugünü belirlemek için tarihi zorlamaya devam ediyor.Bu paradigma değişmeli.Hem Akp hem de cemaatin tavsiyesi olabilir bu operasyonlar.
Çetin Öztürk: Aslında ben bu süreci sağlıklı görüyorum.En azından kavga olunca bazı şeyleri fark ediyoruz. Büyük halk kitleleri bu şekilde bilgileniyor. Türkiye de demokrasi oturmadığı ortada. İktidarlar seçimle geliyor ve seçimle gidiyorlar.Bu bir iktidar savaşıdır ve bunun meşru olanı da seçimdir.Yolsuzlar her iktidarda oluyor.İmarda şehir rantı oluyor. Bunun adaletli dağıtılması lazım.
Şaban Günel : Herkes iktidar tahlili yapmıştır. İnsanı iddası üzerinden sıkıştırırlar. Dünkü hırsızlar bugün hırsız var diye bağırıyor, yarının hırsız adayları hırsız var diye bağırıyor.Ben yargının bağımsızlığına, kuvvetler ayrılığına inanmıyorum.Bunun olabileceğine de inanmıyorum. Devletten şeffaf olmasını beklemekte gereksiz. Ben başımda bir devlet istemiyorum. Bence her şey çok şeffaf . Cemaatler bu coğrafyanın bir gerçeği ve bu devletten öncede var idiler. Ben bu ülkede hiçbir şeyden cemaatleri ve tarikatları sorumlu tutmam.Bana tahütte bulunan bana hesap vermeli.Reyhanlıda patlama oluyor bundan Esed sorumlu deniyor iyide ben güvenlik vergimi Suriye ye mi ödüyorum. Sıradan insanlara yapılan operasyonlarda canlı yayında teşhir ediliyor ne sağdan ne soldan nede gazeteciler cemiyetinden ya kardeşim soruşturma gizli bu insanları niye teşhir ediyorsunuz denilemedi. Ne zaman iktidar sahibine, mal sahibine operasyon yapılsa soruşturma gizli deniyor.Suçlunun da haklarının olduğunu savunmayan insan kendi haklarını da savunamaz.
Beytullah Önce: Kağıdın olduğu her yerde üç kağıt vardır. Her şeyin sorumlusu hükümettir. Hükümetin denetimi yargısal, siyasal ve sivil kanallar ile olur. Stklar ve cemaatler hükümete muhalif olabilirler. Yolsuzluk ve rüşvet konusunda yargı üzerine düşeni yapmalıdır.Ortada bir yolsuzluğu örtmeye çalışıldığına dair bir kanaat oluşmaya başladı.Suç sabit oluncaya kadar herkes suçsuzdur.Güçler ayrılığı ilkesine göre hareket edersek bağımsız bir yargı oluşturmalıyız.
ÖNERİLER
ORTAK SONUÇ
DEĞERLENDİRME
İLETİŞİM
SİVİL TOPLUM İLE
25 sivil toplum örgütüne duyuru yapıldı. E- mail, mesaj ve telefon ile ulaşıldı.
MİLLETVEKİLLERİ İLE
Sakarya Milletvekilleri Hasan Ali Çelik- Ayşenur İslam- Ali İhsan Yavuz- Ayhan Sefer Üstün- Münir Kutluata- Engin Özkoç
MEDYA İLE
Sakarya ilinde faaliyet göstermekte olan ulusal basın temsilcileri ve yerel basın mensupları davet edildi.
KATILIMCILARLA
SONUÇLAR
DEĞERLENDİREN KİŞİ Rüstem BUDAK