YER: SAİT TANIŞ KÜLTÜR MERKEZİ
TARİH:02/11/ 2012
KATILIMCILAR
DERNEK, VAKIF VE GİRİŞİMLER
1/Ada Fikir Kulübü-Şadi Tanış
2/İHD-Nesrin Gümüş
3/Sakarya Adalet Girişimi- Muharrem Demircan
4/Özgür Yazarlar Birliği- Beytullah Önce
5/Şehir Sakinleri Hareketi- Necati Mert
6/Sakarya Romanlar Derneği- Orhan Tanyel
MESLEK ODALARI Katılım Olmadı
SENDİKALAR Katılım Olmadı
KANAAT ÖNDERİ VE BİREYLER
1/Şaban Günel
2/Ömer Yaşar
GÖZLEMCİLER Emre Durmuş
KATILAN MİLLETVEKİLLERİ Yok
BELEDİYE BAŞKANLARI Yok
MESAJ YOLLAYANLAR
DİĞER KATILIMCILAR
MEDYA
MODERATÖR: Beytullah ÖNCE
KONULAR
GENEL KONU: Türkiye- AB İlişkileri:
Nesrin gümüş: Avrupa birliği Türkiye ilişkilerinde AB’ye alınacağımız yankın zamanda görünmüyor. Türkiye gündemi iç açıcı değil. Sendikal haklarda, Kürt meselesi, anadilde eğitimde sorunları çözmemiş. Türkiye gündemi hiçte olumlu düzeyde görünmüyor. Çevresel anlamda ilişkiler olumlu değil. Bunlar ilişkilerimizi belirleyici kılacaktır. İmtiyazlı ortaklık söz konusu. Gündemi nasıl takip edeceğimizi aşırmış durumdayız. Açlık grevleri 52. gününde.
Orhan Tanyel: Kürt meselesi sıkıntı yaratacak görünüyor. Suriye pozisyonu var. Ne olacağı belli olmayan bir durum söz konusu. En küçük harekette savaşa girecek durumdayız. Askeri müdahalede bulunacağımız bir durum söz konusu. Çatışma ortamı Suriye’deki sıkıntıyı azaltabilir. Ama Bu süreç AB sıkıntı yaratacak görünüyor.
Necati Mert: Bazen AB- Türkiye arasında uyum gözlemliyorum. Bazen çatışma ortamı gözlemliyorum. Ne onlar bizi orada görmek istiyor. Ne de bi orada bulunmak istiyoruz. Tıpkı yurt içinde AKP-CHP arasında farklı konulardan beslenerek birbirlerini ayrı tutmaları gibi. BA-Hükümet arasında bizim üyeliğimizin gerçekleşmemesi için sanki gizli bir anlaşma var gibi. Düşündüğüm ama kendimi tatmin edemediğim bir konu bu.
Muharrem Demircan: AB gündemde değil. AB için bir şey yapılmıyor. Kürt meselesi çok fazla bir şey yapılamıyor. Ekonomi için bir şey yapılmıyor. Suriye meselesi için bir şey yapılıyor. Türkiye’ye baktığımızda anayasa süreci anlamlı çalışmıyor. Anayasa süreci sağlıklı işlemiyor. Kürt meselesi çözülemiyor. Suriye’de bir şey yapıyorlar. Hükümet bir yerlere gidiyor. AB çok anlamlı tartışma alanı olmaktan çıktı. Bana bu durumun şu paradigmayı ortaya koyduğunu düşünüyorum. Merkez ile hükümet veya kendi içindeki iktidar odakları ile çevredeki güçler bir uzlaşma zemini buldu. Neden AB’ye yanaşmak isterim. İçerde bir kaba güç var. Sopa yememek için AB’ye yanaşmam lazım. Türkiye’nin kendi içindeki iktidar odaklarının uzlaşmış görünüyor. Neden AB’ye yanaşmak isterim. Beni koruyacak bir güç lazım. AB bu işe yarıyordu. Anlamsız bir gündem var. Sopa anlamsız bir gündem var.
Hükümet şunu, bunu yapmıyor. Türkiye durdu, durmak zorunda kaldı. Şu anda buzdolabında gibiyiz. Bu sürecin yeni düzenin kurulmasına öncülük edeceğini düşünüyorum. Bu donmuşluk aşılamıyor. Şu anda Türkiye kürt meselesi dahil olmak üzere ciddi anlamda çözüm üretilememiştir.
Ömer Yaşar: AB niçin kurulmuştur? O kurulmuşluktan bu güne olan ilişkiler, bizi de alır mısınız diye yaptığımız müracaat ile ortaya çıkan durum, AB eski tabirle Hıristiyan birliği Türkiye’yi otlatıyor, atlatıyor. AB ile olmazsa olmaz gözüyle bakmak lazım. Artık yeter artık dememiz lazım. Bu gidişat AB istediği şeyler zaten olması gereken şeyler. AB istediği için bir şey yapılması şahsen ağrıma gidiyor.
Şaban Günel: Müslüman olduğumuz için bizi almaz diyenler var. sonuç itibariyle protokolelri imzalarken bilmiyor değillerdi. İnönü döneminde imzalanan protokoller var. AKP bizi satıyor diyenler var. Ulusal kahramanlarımızdan biri imzaladı öncelikle bu protokolleri. O zaman da Müslüman türk olduğumuzu biliyorlardı. İnsan hakları ihlallerinde ermeni sorunundan dolayı Boğazlıyan kaymakamı idam ediliyor. Osmanlı insan hak ihlallerinden dolayı Avrupa tarafından uyarılınca Boğazlıyan kaymakamı asılıyor. Burjuva demokrasisini ihdas etmeye çalışıyoruz. 1. dünya savaşında telef olan Ermenilerin hesabı soruluyor. Kürtler imha ediliyor. Gündem bile olmuyor. 3. sayfada zor yerini buluyor. 1. dünya savaşında Türkleri döverek modernleştirebiliriz dediler. Kürtleri de ancak öldürerek modernleştirebiliriz dediler. Bu görevide türkiyeye verdiler. Avrupa sermayesi sıkışık durumda. Sıkışıklıktan kurtulursa emretmeye başlayacaktır. parası olan dünyayı yönetecek deniyor. Asker- svil bürokrasi sermayenin emrine girsin deniliyor. Fransız devriminden sonra durum böyle. Bana da bir faydası olur diey bakıyorum. Bu sıkışıklığı aşsın paranın emrine girilecektir. Toptan hristiyan olsak bizi almazlar diye düşünüyorum. Müslüman dünya ile aracı bir kişi lazım. Müslüman dünya ile aralarında hatırlı bir aracı olması isteniyor. Problem Müslümanlığımız Türklüğümüz ile ilgili değil. Kullanışlı olup olmadığımız önemli. İnsan hakları için bizi sıkıştırmazlar. Grup olarak AB’ne karşıyım ama bunun içinde ne para ne emek harcarım, mücadele etmiyorum. Bizim kendi aramızda kuracağımız namuslu ilişkilerin belirleyici olacağını düşünüyorum. Sorunlarımız ancak o şekilde çözümlenir. Kürt meselesi, Suriye kimsenin umurunda değil.
Asker ölümleri sivil ölümleri adıyla bir ayrım yapılması insani değildir. Bir gün önce asker olan bir gün sonra sivil oluyor. Tersi de mümkün… Ölümler sınıflara ayrılır mı?
Beytullah Önce: AB ile ilişkiler belirli çıkar ilişkiler etrafında kurulduğunu düşünüyorum. Sorunların araçsallaşması üzerinden düşünülüyor. İçerde kendi muhaliflerini kullanabildiği geri adım attırabildiği oranda gerekli oldu. AB’deki iç krizler hükümetin onlara sert davranmasına sebep oldu. Şimdi onlara gerekli kalmadığını düşündüğünü ortaya koyunca geri duruldu. Burhan Kuzu çöpe attığı raporu öyle kolay atılamazdı. Güçlü bir karşılık görmeyince dayılık yapmak kolay değil. Öyle ki rapordaki ifade edilenler haksız değil. Siyasi dava sürdürülüyor. Hukuk normlarının herkes için aynı uygulanması lazım. Uzun tutukluluk sürecine karşı bazı hazırlıklar yapılıyor. Karne kırıklıklarını kaldırmak için yapılıyor. Türkiye’nin hukuk sistemini düzeltmek için bazı reformlar yapılıyor. Referandumdan sonra hiç kimseye eyvallahı kalmamış görünüyor. Anayasa reformu övülüyor. Ama başbakan umudunun kalmadığını söylüyor. Yolsuzluklarla mücadelede oluşturulan zemin sağlıklı değil. Güvenlik güçlerinin orantısız güç kullanması eleştirilmiş. Kemalistlerin hakkını da savunmak lazım. Kaderin cilvesi oldu. 29 Ekim kutlamalardaki izlenen politika bizim yaşadıklarımızın simetrisi gibi duruyor. Suçlarda zamanaşımının istismar edildiğini görüyoruz. İşkenceciler ile yüzleşen milletvekilleri gördük. Faili meçhullerle ile ilgili soruşturma süreci olumlu işlemiyor. Açılan mezarların üzerinin kapatılması gibi hukuki süreç oluşmuş. Din-inanç ihlallerinde Alevilik merkezli yaklaşımlar var. Başörtüsünden dolayı binlerce kadının kamu kurumlarından geri döndürüldüğünü görüyoruz. Seçim barajının düşürülmesi hedefleniyor. Ancak bunda bağımsız seçilme şartları azaltılmaya çalışılıyor. Roboski katliamı ile ilgili sorumluların cezalandırılması süreci işletilemedi. KCK ile legal Kürt muhalefetinin engellendiği düşünülüyor. Başbakana yönelik eleştiri mahkemede hemen yer buluyor. Siyasi davalar insanları çok yoğun bir şekilde mağdur ediyor. Adil bir sistem henüz getirilemedi. Avrupa komisyon raporunu kendi muhalefetim için araçsallaştırmış olayım.
Gündem: Yerel Yönetimler Yasası:
Orhan Tanyel: Sapanca, Erenler, Hacıoğlu, Şeker mah. Karaağaçdibi, Çamyolu bölgesinde kentsel dönüşüm çalışması yapılmaktadır. Bu bölgelerde de ağırlıklı olarak Romanlar yaşamaktadır. 30 civarı insan yaşamaktadır. Bunun 7–8 bin tanesi il dışında yaşamaktadır. Belediye başkanı ile buluştuk. Yeni yasada süreci durdurma çabası olmuyor. Acil kamulaştırma çalışmamı yapılacak. Ve buradan lehimize çevirmemiz gerekiyor. Önerilerimizi bekliyorlar. Siz isteyin biz yapalım diyorlar. Aslında kendi evinizi kendiniz yıkın deniliyor. Bu yasa ile hakkımızda inşallah olumlu bir sonuç çıkar. Zaten çoğu ev imar ve iskanı yok.
Şaban Günel: Bu yasa ile Sakarya’da olan her evin yıkılabileceğine kanaat getiriliyor. Hiçbir padişaha böyle yetki verilmemiştir. Güzel isim buluyorlar. Kentsel dönüşüm… yerelleştirmeden ziyade merkezileşme ortaya çıkmaktadır. Belediyeler bölük pörçükde olsa yerle yönetimler yerinden yönetime uymuyor. Kürt meselesini anlamadan hiçbir şey anlayamayız. Kentsel dönüşüm, 4+4+4 meselesi olsun hepsi kürt meselesi ile ilişkileniyor. Kürt açılımı beklentileri yükseltti. Ama karşılık verilemedi. Aldatılmış bir insan ile yaşamak zorunda değilim. Neyi çözmek istiyorsan adını doğru ve açık koymalısın. Yerel yönetimler yasası yerelliği ortadan kaldırıyor. Milletvekilleri de süs bitkisi durumdadır. Müsteşarı aşamıyor.
Necati Mert: yerel yönetimlerin güçlendirilmesini hep istedim. Güçlendirilmiş yerel yönetimlerin insanları ezebileceğini de görüyorum. Belediyeci birkaç kardeş çayevinde oturuyorlar. Orada boş bir sandalye var. Gelene orada bulunan boş sandalyeyi vermedi. Şu anda orada buluna kişi düne kadar bize abi diyen insanlardı. Hükümetin yerel yönetimleri güçlendirmekten kast ettiği şey benim anladığımdan çok farklı bir şey. Daha çok istismara yönelik ortaya çıkan bir husus. Yeniden paylaşım yapılmaktadır. Şehirler tanzim edilmektedir.
Ömer Yaşar: 1994’te il genel meclisi üyeliği yaptım. Karasu’da öz-su tesisleri vardı. Halkın olan malı kullanılamadı. Kum ocakları da hakeza. Sakaryaspor hırsızlıklar yapılıyordu. Mahalli idarelerin güçlendirilmesi lazım. Bu hak etme meselesi. Kürtler devleti kurmayı hak ederlerse kursunlar. Yeni yapılanmada açların doyurulması lazım. Topyekûn götürmecilik var, kayırmacılık var. Yağmacılık var. İyi niyetli insanlar lazım bize. İl genel meclisi yerel milletvekilliği olarak tanımlarım. Netice alıcı süreçler oluşmaktadır. Burada daha netice alıcı sonuçlar ortaya koymamız lazım. Burada acaba bizi tesbit mi ediyorlar diye düşünüyorum.
Emre Durmuş: Bu süreç bana kabadayı filmini hatırlattı. Kabadayılar dönemin kural koyucuları. Yeni olan küresel kabadayılara göre daha insaflı.
Beytullah Önce: Büyükşehir sınırları genişletilmesi gibi görünüm vardır. Bu yeni yönetim kültüründe makas değişiyor. Kentsel dönüşümde sen sağlıklı binada oturmuyorsun deniliyor. Tedavi noktasında yapılan fayda sağlamıyor. Kürt meselesinde çözüm sağlanmamaktadır. Neler oluyor, bitiyor bakmak lazım. Gelirler tüketildi. Ekonomi tüketime odaklanmıştır. İnşaat piyasanın Türkiye’de sıkışmasını aşması için kullanılmaktadır. Yerele daha çok nüfuz edilecektir. Ankaradan müdahale kolaylaşmıştır. Niyet var, bunun zemini oluşturulmaktadır. Oluşan süreçte mahkemeler sonuçlandığında iş işten geçiyor. Başkanlık sisteminden bağımsız bir süreç değil.
ÖNERİLER
Öneri Olmadı
ORTAK SONUÇ
DEĞERLENDİRME
İLETİŞİM
SİVİL TOPLUM İLE
25 sivil toplum örgütüne duyuru yapıldı. E- mail, mesaj ve telefon ile ulaşıldı.
MİLLETVEKİLLERİ İLE
Sakarya Milletvekilleri Hasan Ali Çelik- Ayşenur İslam- Ali İhsan Yavuz- Ayhan Sefer Üstün- Münir Kutluata- Engin Özkoç
MEDYA İLE
Sakarya ilinde faaliyet göstermekte olan ulusal basın temsilcileri ve yerel basın mensupları davet edildi.
KATILIMCILARLA
SONUÇLAR
DEĞERLENDİREN KİŞİ Rüstem BUDAK
02.11.2012 Sakarya kMM toplantı tutanağı
previous post