Yer: Mardin Makine Mühendisleri Odası
Tarih: 10.01.2009
Katılımcılar:
a. Dernek, Vakıf ve Girişimler:
1.Zahireciler Derneği (M. Şerif Öter – Başkan)
2.Çevre Ekoloji ve Yaban Yaşamı Destekleme Derneği (Nusret Çakar – Başkan)
3.İHD/İnsan Hakları Derneği(A.Kadir Çurgatay – Üye)
4.TOFET/Türkiye Otobüsçüler Federasyonu (Abdurrahman Aygüler – İl Başkanı )
b. Meslek Odaları
1.Eczacılar Odası (Muhyettin Bozan – Yönetim Kurulu Üyesi )
c. Sendikalar
1.Yapı Yol Sen (Ahmet Çelik – Şube Temsilcisi)
2.Eğitim-Sen (Enver Ete – Üye)
3.Eğitim-Sen (Doğan Angay – Şube Başkanı)
4.Yol-İş (Mehmet Yıldızoğlu – 2 no’lu şube yönetim kurulu üyesi )
5.SES/Sağlık Emekçileri Sendikası (Deniz Araç – Üye)
Katılan Milletvekilleri: Katılan olmadı.
Belediye Başkanları: Katılan olmadı.
Mesaj Yollayanlar:
1.Emine Ayna (BDP)
2.Gönül Bekim Şahkullubey (Ak Parti)
Moderatör: Doğan Angay, Öğretmen, Eğitim-Sen Şube Başkanı
Gözlemciler:
1. BDP (Özlem Mungan – Mardin Belediye Meclis Üyesi)
2. BDP (Surri Şimdi – Mardin Belediye Meclis Üyesi)
3.BDP (Nezir Akaalp – BDP Yönetim Kurulu Üyesi)
Diğer Katılımcılar:
Çeşitli sivil kuruluşlardan ve halktan toplam 1 izleyici/gözlemci katıldı.
1.Ceyhan Erdolu
Medya: Katılım olmadı.
Konular:
1. Genel konu: DTP, parti kapatma ve Anayasa Mahkemesi
2. Yerel konu: DTP’den sonra Mardin’de yaşananlar
Konuşulanlar:
Doğan Angay (Eğitim-Sen Şube Bşk.): İki milyon 200 insanının oyunu alan ve 100 belediyede temsiliyeti bulunan Kürtlerin siyasette meşru temsilcisi olan Demokratik Toplum Partisi, Anayasa Mahkemesi tarafından kapatıldı. Verilen karar ile halkın siyaset yapma hakkı elinden alınarak, kendilerini ifade etme özgürlüğü kısıtlandı. Anayasa Mahkemesi, özgürlükçü olmayan yasakçı zihniyetini muhafaza etti. 12 Eylül Anayasası’nın ruhuna ve özüne uygun bir karar aldı. Karar alırken evrensel hukuk ilkelerini bir kenara bıraktı. Mahkeme, DTP’ yi kapattıktan sonra diğer partilere diyalog çağrısı yaparak demokratik açılımın değil milli birlik projesinin bir unsuru olduğunuz izlenimini yaratmıştır. AKP hükümeti, mahkeme sürecinde sessiz kalarak, gerekli yasal değişiklikleri yapmayarak ve mahkemeyi yönlendirerek, karara zemin hazırlamıştır. AKP’nin tutum ve davranışları kendi demokratlığını ortaya koymuştur. Bu tutum ve davranışlar demokratik açılımdaki samimiyetini sorgular hale getirmiştir. Kürtler olmaksızın bir çözümü öngördüğü izlenimi yaratmıştır.
Verilen karar çoğulcu demokrasiye bir darbe niteliğindedir.
Muhittin Bozan (Eczacılar Odası Yön. Kur. Üyesi.): 1961 Anayasası, askeri rejimin kurduğu bir anayasadır. Anayasayı incelediğimizde, çokta çağdaş olmadığı görülmektedir. Partilerin kapatılmasının halkın iradesi ile olması lazım. Ama üstüne bir güç konarak 11 kişinin kararıyla, milyonlar tarafından oy almış bir parti kapatılmaktadır. Yargı siyasallaşmıştır. Yeni bir Anayasanın hazırlanması ve evrensel olması gerekmektedir. Çatışma yaşayan taraflar arasına bağımsız bir kesim girmelidir.
Enver Ete (Eğitim-Sen üyesi.): Türkiye siyaset tarihi karanlık bir süreç, karanlık bir tarihtir. Osmanlı döneminden beri gelen bir gelenektir. Anayasa Mahkemesi ve hükümetin görüşmesi sonucu Demokratik Toplum Partisi’nin kapatılmış olduğu görülmektedir. Yönetimin bu ülkenin kaderini elinde tuttuğu görülüyor. Bu ülke demokrasi ile de buluşmadı. Halkıyla da buluşmadı. Halkıyla buluşmayan bir yönetim, kendini üst tutup korudu. Ne Alevi’sine ne Kürt’lerine ne dindarlarına güvenmedi. AKP, her şeyi ben bilirim havasında. Mizansel oyun oynanıyor aslında. Kendine biçilen rolü siyaseten uygulamaya çalışıyor. 12 Eylül Anayasası, cunta bir anayasadır. Ancak AKP bununla ilgili hiçbir çaba harcamıyor ve değiştirilmesiyle ilgili halk adına hiçbir şey yapmıyor. 29 Mart yerel seçimlerini, DTP arasında yürütenler gözaltına alındı. Devletin Kürtlere yaklaşımında da bir değişimin olmadığı görülmektedir.
Nusret Çakar (Çevre Ek ve Yab. Yaş. Des. Der. Bşk.): Son 600 yıldır Anadolu’ da bir demokrasiden bahsedilemez. 80 yıllık Cumhuriyeti boyunca da, demokrasi diye bir kavramdan söz edilemez. MGK kurumunun olduğu yerde, Anayasa Mahkemesi olmaz. Türkiye Cumhuriyeti adaleti, hükmüyle 1000 yaşayacağı kanısındayım. Adalet sadece yazılıdır. Hiçbir zaman hayata geçmemiş bir coğrafyada yaşıyoruz.
Mehmet Yıldızoğlu (Yol-İş Yön. Kur. Üyesi.): DTP’ in kapatılması, AKP’nin bir oyunuydu. Öncesi Kürt Açılımı ile öne çıkan AKP, sonra olayı Demokratik Açılıma çevirmiştir. Demokrasi mücadelesi cesaret ister. DTP’ in kapatılması sağlam duruşundandır. Çözüm için gösterdiği (Kandil ve Öcalan ) iki alternatiftendir.
Nezir Akaalp (BDP Yön. Kur. Üye.): AKP hükümeti, Demokratik açılım sürecinde kimseyi muhatap almamıştır. Barışın olabilmesi için, her iki kesimin de barışı istemesi lazım. Barış gruplarının karşılanması devleti ürkütmüştür. Ulus devlet olgusunda faşizm vardır. AKP burada seçim hesabı yapmıştır.
Ahmet Çelik (Yapı yol-sen şube temsilcisi.): AKP’nin kapatılması sürecinde sert muhalefet yapılarak öne geçilmesi çalışması yapılmıştır. Siyasi parti kapatmalarına karşı iseniz, gerekli düzenlemeler yapılıp kanunlar değiştirilebilirdi ama samimi değillerdi. AKP sadece kendine demokratça davrandı. Güneydoğu’da AKP’ ye karşı tek güç DTP idi. AKP’nin Anayasa Mahkemesine söylemesi ile, Anayasa Mahkemesi emredileni yaparak partiyi kapatmışlardır. DTP’nin kapatılması siyasi bir karardır. Muhalif hiçbir sese tahammülleri yoktur. DTP’nin kapatılması, AKP’nin değil, devletin bir projesidir. Türkiye parti kapatma mezarlığına dönüşmüştür. Genel olarak parti kapatmalarına karşı STK’ların ciddi bir duruşu olmalıdır.
Abdurrahman Aygüler (TOFED Baş.): Parti kapatmaktan çok halka bir mesajdır. Egemen güç halka diyor ki; benim söylediklerime oyunuzu verin, aksi takdirde ben onların partilerini kapatırım, vekillerin vekilliklerini düşürürüm. Siz ne yaparsanız yapın ben seçilmiş belediye başkanlarınızı da tutuklarım mesajını vermiştir.
Ceyhan Erdolu (Emekli öğretmen.): Halk demokrasisini geliştirmemiz lazım. Halkı faşizme, sömürüye karşı, insan haklarının korunması lazım. Faşist partilerden bir şey beklenemez. Kürt açılımı dendiğinde hayal olduğunu hissetmeme rağmen, umut etmek istedim. Ancak hayal kırıklıkları yaşandı. Düzeni hedef almamız lazım. Sistemi yargılarsak, daha güzel noktaya geleceğimize inanıyorum.
Enver Ete (Eğitim-Sen üyesi.): AKP ve hükümetin yapmak istedikleri aslında aynıdır. AKP başka bir yüz ile sergilenmektedir. Oynanan oyunları siz görürseniz, siz bozarsınız. Mevcut muhalif kesim, her oyuna bir hamle yapmak zorundadır. Halka mal olmamış bir devleti deşifre etmek lazım.
Doğan Angay (Eğitim-Sen Şube Bşk.): Ne olursa olsun 2 milyon 200 oy alan bir parti, o halkın iradesidir. Sabrın sınırına gelindi. Parti kapat, siyasileri tutukla, bu süreç silahlara söz verilmesi demektir.
Muhittin Bozan (Eczacılar Odası Yön. Kur. Üyesi.): Kürtler ağır mücadelelerle bu noktaya gelmiştir. Artık BDP, devletin oynadığı oyunu boşa çıkarmak için, oynanan oyuna iyi hamle hazırlığı yaparak diskalifiye etmeye çalışacaktır.
Ahmet Çelik (Yapı yol-sen şube temsilcisi.): AKP’ ye oy verenler bile, açılım sürecinden sonra AKP’nin samimiyetsizliğinin farkına varmışlardır.
Doğan Angay (Eğitim-Sen Şube Bşk.): DTP kapatıldıktan sonra, Kızıltepe belediye başkanı FerhanTürk yakalandıktan sonra tutuklanmıştır. Sokak hamleleri, çatışmalar yaşandı. DTP il ve ilçelerinde, gençlik kolları ve üyelerde, gözaltı ve tutuklanmalar yaşandı. Yaşananlardan ötürü geniş katılımla, demokrasi platformu tepki gösterdi. Tüm-Bel-sen, Belediye-iş, nöbet tuttu. Bir gün iş bırakma eylemi yaptılar. Artık doğu halkı, oynanan oyunları parti insiyatifinde, sağduyulu davranarak oynanmak istenen oyunlarda oyuna gelmeden, tüm yaşananlara rağmen demokratik mücadele ile tepki göstermektedirler.
Öneriler:
1. Muhuttin Bozan: MkMM’ toplantılarında Milletvekilimiz Ahmet Türk’ ün isminin yazılmasının devam etmesi gerekmektedir.
1.Ortak sonuç:
Değerlendirme:
İletişim:
a. Sivil toplum ile
Email yolu ile, 60 yakın sivil toplum kuruluşuna duyuru yapıldı.
b. Milletvekilleri ile
Mardin (5) Milletvekillerimize E-maıl ve fax ile davetiye gönderildi. Ancak katılan olmadı. İki kişiden mazeret mesajı aldık.
c. Katılımcılarla
E-mail ile tüm katılımcılardan konu istedik, 7 kadar yanıt geldi, sonuç olarak önerilen konu konuşuldu.
d. Medya ile
İki ulusal basın temsilcisi ve sekiz yerel basın mensubu davet edildi. Programları yoğun olduğundan ilgi gösteremediler.
Sonuçlar: Tüm çabalarımıza rağmen, belediyemizden ve vekillerimizden olumlu bir bakış açısı göremiyoruz.
Değerlendirenler:
Ayşe Elveren Mullaesmaıl
MkMM hamalı