Yer :Kocasinan Belediyesi Meclis Salonu
Tarih : 10.07.2010
Yerel Katılım:
MÜSİAD (Murat Cahit Cıngı – Yönetim Kurulu Üyesi)
Mazlum Der (Mustafa Delice – Başkan Yardımcısı)
Anadolu Eğitim Bilim Vakfı (Atalay Şahin – Başkan Yardımcısı)
Üvey Evlatlar Derneği (Sinan Demirdöven – Genel Başkan)
Anadolu Hukuk Derneği (Bekir Sıddık Çelik – Yönetim Kurulu Üyesi)
Liberal Düşünce Topluluğu (Ferhat Çakır – İl Temsilcisi)
Demiryol İş Sendikası (Yakup Aslan – Başkan)
Hak İş (Yunus Değirmenci – İl Temsilcisi)
Tüketiciler Birliği (Fikri Kaplan – Başkan Yardımcısı)
Bedensel Engelliler Derneği (Fatma Oytun – Genel Başkan)
Lösemililer Derneği (Faruk Başdemir – Genel Başkan)
Liberal Gençlik Kulübü (Bekir Parlak – Başkan)
Anadolu Gençlik Derneği (Gökhan Ülke – Başkan)
Türk Kadınlar Birliği (Ayşe Uzunlu – Başkan)
Şehit ve Gaziler Derneği (Ali Yavuz – Başkan)
Atatürkçü Düşünce Derneği (İsmail Ulusoy – Başkan)
Anadolu Radyo Yay. Derneği (Ahmet Ceylan – Başkan)
Alevi Kültür Merkezi (Rüstem Gümüş – Başkan)
Cumhuriyet Kadınları Derneği (Esra Yörük – Başkan)
Hacı Bektaş Veli Derneği (Kenan Akpınar – Başkan)
Memur-Sen (Aydın Kalkan – İl Temsilcisi)
Sivaslılar Derneği (Şevki Çakır – Yön. Kur. Üye.)
Kayseri Barosu (Ali Aydın – Başkan)
KESK (Sedat Ünsal – Dönem Sözcüsü)
Enderun Vakfı (Ahmet İlhan – Başkan)
Özgür Eğitim Sen ( Üye)
Eğitim İş (Mehmet Periz – Başkan))
Toplantıya ayrıca 20 izleyici katıldı.
Milletvekilleri: Milletvekili katılımı olmadı
Belediye Başkanları: Belediye Başkanı katılımı olmadı
Medya:
Cihan Haber Ajansı
TV Kayseri
Erciyes TV
Kay TV
Anadolu Ajansı
İHA
TRT
Doğan Haber Ajansı
Moderatör: Emine Ülker Tarhan (YARSAV Başkanı)
Konu: Anayasa Değişikliği
Konuşulanlar:
1. Emine Ülker Tarhan: YARSAV ilk basın açıklamasını ‘yargıyı hizaya getirmek için lojmanların yakınına bomba atan komutan hakkında’ yapmıştı. Kimse yargıya, böyle bir yargıyı hizaya getirme operasyonu yapamaz. Yargı mensupları çok zor şartlar altında çalışmaktadırlar. 70 m2’lik lojmanlarını eminim hiç görmemişsinizdir. Norveç’te bir hakim 95 dosyadan sonrasını özel hayatına müdahale olarak görür ve reddeder . Ülkemiz Yargıtay’ında bir hakime senede 3.500 dosya düşüyor. Yargıcı memurlaştıran bir anlayış istemiyoruz. HSYK’da bakan ve müsteşarın bulunmasını doğru bulmuyoruz. Yüksek kurulun kendi binası, sekreteri olsun, bakanlık denetiminden çıksın, hukukçulardan oluşsun istiyoruz. Askeri yüksek yargı kaldırılsın istiyoruz. Küçük bir kız çocuğuna yapılan taciz davası için adli tıp iki sene süre veriyor. Bunları istemiyoruz. Yüksek yargıda birinci sınıf hakim istiyoruz. HSYK’nın yeni yapısında 20 hakim ve savcıdan 10’u direkt Adalet Bakanı’na bağlı çalışanlar olacak. Bakanın teftişine açık 10 hakim bakanın istemediği bir şeyi yapabilir mi? Adli Tıp kurumu da direk Bakan’ın kontrolüne bırakılıyor. Bu paket, rejimi değiştirmeyi amaçlayan bir pakettir. Hakkımda açılacak kapatma davasına ben karar vereceğim diyor. Kendini yargılatmak istemeyen bir anlayış paket hazırladı. Burada hukuk dolanma amaçlı kullanılmıştır. Bu paket, halk ve ülke için değil, bir parti için hazırlanmıştır. 82 Anayasa’sı yürütme üzerine kurgulanmış bir anayasadır. Hükümet de bunu devam ettiriyor. Hatta güçlendirip, onu değiştirmek istiyor gibi görünüp adeta kutsuyor. Biz bütün partilere aynı mesafedeyiz. Eleştirilerimizde ve konuşmalarımızda hiçbir parti adını telaffuz etmiyoruz. Kimse bunu duyduğunu iddia edemez.
2. Sinan Demirdöven : Sayın Tarhan sizi dinlerken dehşete kapıldım. İyi ki parti ismi telaffuz etmediniz konuşmanızda. Kimse anlamadı Ak Parti’yi eleştirdiğinizi(!) Önceki ihtilalleri generaller yapmıştı ama şimdi siz yapmak istiyorsunuz. 80 ihtilaline karşı durduğunuzu söylediniz. Hiç inanmadım sayın Tarhan. Siz 80’in üzerine bir 80 daha koymak istiyorsunuz. Ama hiç heveslenmeyin biz engelleyeceğiz bunu. Savaş tamtamları çaldığınızı görüyorum. Biz artık barış istiyoruz. Barış için sizin karşınıza çıkacağız. Gerekirse bütün cadde ve sokakları kaplayacak ve size savaş fırsatı vermeyeceğiz. Ülkemde nefes alamayanların sesiyim ben. Zamanında dindar insanları terörist gibi gösterdiniz, sorgusuz sualsiz attınız onları içeri. Sizden farklı düşünen ve yaşayan herkesi suçlu ilan etiniz. Şimdi istedikleriniz olmuyor diye çırpınıyorsunuz. Nasılmış, o insanları anlıyor musunuz şimdi? 80 Anayasası’nın bütün izlerinin silinmesi için biz evet diyeceğiz. Sizin hayır çırpınışlarınız da boşa gidecek. Bu halk sizin peşinizde değil Emine hanım.
3. Yakup Arslan : 28 Şubat’ta yaptıklarınızı unutmadık. Bugün de çetecileri gidip desteklemenizi kabullenemiyoruz. İlhan Cihaner ve ekibini desteklemeniz fayda vermeyecek. Onları yargılayan yargıçlara neden gözdağı veriyorsunuz? Yargıya baskı yapılıyorsa eğer hala siz yapıyorsunuz. Çekin yargının üzerinden elinizi. Biz de özgürlüklerin önünü açan ve baskıları azaltan bu anayasa değişikliğine evet diyeceğiz.
4. Rüstem Gümüş : Şikayetçi olduğumuz çok konu var. 80 Anayasası’nın değişmesini istiyoruz ama zorunlu din dersi eğitiminin de kalkmasını istiyoruz. Değişiklik içine bu da alınmalıydı. Yargıdan da şikayetçiyiz. Bir çok dava zaman aşımına uğratılmak isteniyor ve bunda da başarılı olunuyor. Anayasa değişikliğine toptan hayır denmesine karşıyız ama hayır diyeceğiz.
5. Mustafa Delice : 1961 Anayasası bazılarının dediği gibi demokratik ve özgürlükçü bir anayasa değildi. Hatta en özgürlükçü olarak kabul ettiğimiz 1924 Anayasası’na tepki olarak hazırlanmıştır. Adeta bir rövanştır. Yürütmenin gücünü azaltmak için hazırlanmıştır. Gücünü halktan alan yürütmenin eli kolu bağlanmıştır. Bu milletin hak ettiği anayasal haklar elbette hazırlanmalıdır. Düşüncenin özgür olduğu, isteyenin istediği kıyafeti giydiği, kadının ucuz işgücü aracı olmaktan kurtarıldığı bir anayasayı elbette istiyoruz. Bireyin hakkını esas alan bir anayasayı özlüyoruz. Parça da olsa bu anayasa değişikliğine evet diyeceğiz.
6. Kenan Akpınar : Bu ülkede artık sözde değil özde bir cumhuriyet olsun istiyoruz. Bu ülke insanının 28 Şubat’ı yaşadı doğru. 12 Eylül’ü yaşadığı gibi. Ama bu ülkede Çorum ve Sivas da yaşanmıştır. Şu bu demeden herkese sahip çıkmalıyız. Ülke hepimizin, hiç birimizin gidecek bir yeri yok. Alevi-Sünni-Türk-Kürt. Anayasa Mahkemesi yüz karası bir karar vermiştir. Bu değişikliğin yeterli olduğu kanaatini taşımıyoruz.
7. Aydın Kalkan : Toplu sözleşme hakkı, kişisel verilerin korunma güvencesi, yurtdışına çıkışta mahkeme kararı, pozitif ayrımcılık gibi son derece olumlu adımların atıldığı bu anayasa değişikliğini destekliyor ve evet diyoruz. Sayın Tarhan, merak ettiğim bir hususu da sorup cevabınızı bekleyeceğim. Başörtüsü yasağı hakkında ne düşünüyorsunuz?
8. Bekir Sıddık Çelik : Hakim ve savcıların oyu ile seçilecek üyelerden neden rahatsız olduğunuzu anlayamadım. Değişiklik yeterli değil ama demokratikleşmeye sağlayacağı katkı dolayısı ile evet diyeceğiz.
9. Ahmet İlhan : Emine hanım sizi dinlediğim zaman YARSAV hakkında bir önyargı taşıdığımı düşündüm. Sıraladığınız istekleri dikkatlice dinledim ve hepsine de katılıyorum. Fakat teoride bu olan istekleriniz sanki pratiğinizle örtüşmüyor gibi. Bizim oyumuz evet olacak.
10. Yunus Değirmenci : Yargının siyasallaşmasından neden korkulduğunu anlamadım. Siyasallaşması gerektiğini düşünüyorum. Çünkü biz siyasi iradeden hesap sorabiliyorsak yanlış yaptığı zaman, yargıdan da hesap sorulması gerektiği kanaatindeyim.
11. Sedat Ünsal : Diyelim ki bu referandumda %51 evet dedi. %49’u nereye koyacağız? Anayasa tüm toplumsal kesimlerin ortak kanaatleri alınarak yapılmalıdır. Seçim barajı düşürülmeden, siyasi partiler kanunu değişmeden yapılan değişikliklerin hiçbir anlamı yoktur. Terörle mücadele yasası aynen duruyor. Düşüncenin suç sayılmaya devam ettiği bir ülkede ne gibi bir değişiklik iyidir ki?
12. Mehmet Periz: Bu değişiklik paketinin hiçbir faydası yok. KESK dönem sözcüsü Sedat beyin söylediklerine aynen katılıyorum. Hayır diyeceğiz.
13. Ferhat Çakır : Deniz Feneri yargısı istemiyoruz tamam ama 28 Şubat yargısı da istemiyoruz. İç politikadan dış politikaya, özelleştirmeden, belediye hizmetlerine kadar tüm politikaları yargının belirlediği bir ülkede yaşıyoruz. İnsanların kıyafetini bile belirleyen bir yargı. Bu, yargı tahakkümünün açık bir belirtisidir. Tamam, siyasi partiler yasasını değiştirelim ama anayasa 148’i de unutmayalım. Hiçbir kurum ve organ ifadesinin içine mesela Yarsav girmiyor mu?
14. Gökhan Ülke : Sayın Tarhan 367 konusunda YARSAV neden hiç şikayetçi olmadı? Anayasa Mahkemesi’nin esastan denetime girmesi konusunda ne düşünüyorsunuz?
15. Emine Ülker Tarhan : Kamuda çalışan sendikalıların dava açmaları engelleniyor. Grevsiz toplu sözleşme ıslatmayan su gibidir. Yargı kararları elbette eleştirilir ama yok sayılamaz. Yüksek kurulun yapısını asla onaylamıyoruz. Kesinlikle değiştirilmelidir. HSYK idari bir kuruldur. Yargı kurulu değildir. HSYK’nın tüm kararları şeffaf olmalı ve yargı denetimine açılmalıdır. 1930’larda ki Almanya anayasası da Hitler’e büyük yetkiler vermişti. Demokraside yürütme ve yasama yargı tarafından denetlenir. 80 darbesinin sıkıntılarını yaşadık. Anayasa mahkemelerinin darbeleri önleme gücü de vardır. Moğultay ile ilgili eleştirilerinize katılıyorum, bunlar olmamalı.
Öneriler:
Ortak sonuç : Diğer toplantılara asla kalabalık ve aynı gruptan insanın alınmaması
Değerlendirme:
Cumhuriyet Kadınları Derneği Kayseri Şube Başkanı tüm uyarılarımıza rağmen, 14’ü kendi üyesi olmak üzere 20 kişi ile toplantıya geldi. Kasıtlı ve amaçlı oldukları belli olan kişiler ısrarla toplantıda söz istediler. Başkanlarının konuştuğunu, her STK’dan bir kişinin söz alabileceğini, toplantı erken biterse kalan kişilere söz verebileceğimi söylememe rağmen toplantıyı provoke ettiler. Diğer STK’ların itirazına rağmen devam ettiler. Bu derneği bir dahaki toplantılara davet etmeyeceğimi yüzlerine de söyledim. Kendisini tanımadığım ve davet etmediğim ve bir STK’yı da temsil etmeyen Bülent Hodul isimli bir avukat kendisini konuşturmazsam beni taraflı ilan edeceğini söyledi. Bunu yapmakta özgür olduğunu ama küçük Millet Meclisi toplantısının huzurunu bozmaya hakkı olmadığını söyleyerek elinden mikrofonu aldırdım. Güya Emine Ülker Tarhan’ı savunmak adına hareket eden bu grup sayın Tarhan’a saygısızlık yaparak toplantının güzelliğine gölge düşürmeye çalışmışlardır. 1.
İletişim
a. Sivil toplum ile
35 STK’ya ve etkin gördüğümüz 10 kişiye bizzat, internet ve telefon ile haber verdik.
b. Milletvekilleri ile
3. Medya
5 Ulusal ajans ve 4 yerel medyaya mail ve faks gönderildi. 8’i geldi.
Değerlendirenler: Mahmut Şahin Kayseri Hamalı