02.03.2013 İzmir kMM Toplantı Tutanağı

YER: Türkan Saylan Alsancak Kültür ve Sanat Merkezi, Benal Nevzat Salonu
TARİH: 01.03.2013
KATILIMCILAR
DERNEK, VAKIF VE GİRİŞİMLER
1/Mülteci-Der, Talat Ulusoy
2/Küresel BAK, Ersin Damarsardı
3/Eyyid (Ege Yerel Yönetimleri İzleme Derneği), Özlem Coşan
4/İzmir Kent Konseyi, Sabriye Berberoğlu
5/SBF-Der (Mülkiyeliler Birliği), Mete Hüsünbeyi
6/DDDD (Demokrasi, Dostluk ve Dayanışma Derneği), Talat Özmen
7/Alevi Bektaşi Federasyonu, Mustafa Aslan
8/Sancak Kosova Rumeli Derneği, Ömer Ok
9/İMHAD (İmam Hatip Lisesi Mezunları Derneği), Emine Aslan
10/Anadolu Birliği Derneği, Koçali Al
11/Balkan Anadolu Derneği, Ender Öztürk
12/Türk Kardiyoloji Derneği, Sibel Akpınar
13/IWSA (Uluslar arası Kadınlar Dayanışma Derneği), İnci Mutluer
14/Demokratik Dernekler Federasyonu, Yalçın Kocabıyık
15/Mazlum-Der, Jülide Tunakan
16/Ege Bölgesel Afyonkarahisar Dernekleri Federasyonu, Akif Bozdağ
17/Fide-Der, AbdülsametBaşkak
18/Trakyalılar Derneği, Neşe Günhan Bağır
MESLEK ODALARI
Yok
SENDİKALAR
1 / DİSK, Emin Aşkın
KANAAT ÖNDERİ VE BİREYLER
1 / Hürriyet Mısırlıoğlu (izmirizmir.net)
2 / Eyüphan Kaya (Diyarbakır küçük Millet Meclisi Hamalı)
GÖZLEMCİLER
1 / Güneş Akçay (Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi İzmir İl Eş Sözcüsü)
2 / Arif Ali Cangı (Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi Eş Sözcüsü)
3 / Hayri Ateş (Barış ve Demokrasi Partisi Merkez Yürütme Kurulu Üyesi)
4 / Nazan Çetin (Cumhuriyet Halk Partisi İzmir İl Başkanı Yardımcısı)
5 / M. Kaan Uğur (Sosyalist Demokrasi Partisi İzmir İl Başkanı)
6 / Hülya Uslu (Adalet ve Kalkınma Partisi)
KATILAN MİLLETVEKİLLERİ
1 / Musa Çam (CHP İzmir Milletvekili)
BELEDİYE BAŞKANLARI
Yok.
MESAJ YOLLAYANLAR
1 / Ak Parti İzmir milletvekili Rıfat Sait, danışmanı aracılığı ile toplantıdan bir gün önce arayarak hastalığından dolayı katılamayacağını bildirdi.
2 / CHP İzmir milletvekili Hülya Uslu, telgraf çekerek önceden planlanmış programından dolayı katılamayacağını belirtti.
DİĞER KATILIMCILAR
Çeşitli sivil kuruluşlardan ve halktan toplam 85 izleyici/gözlemci katıldı.
MEDYA
1 / İhlas Haber Ajansı
2 / Haber Ekspres Gazetesi
3 / Yenigün Gazetesi
4 / Evrensel/Hayat
5 / Doğan Haber Ajansı
6 / Ege’de Son Söz
MODERATÖR
 Şanar Yurdatapan –Müzisyen
KONULAR
GENEL KONU:Barış sürecine sivil toplumun katkısı
YEREL KONU: İzmir’in barış sürecine katkısı
KONUŞULANLAR
1 / Eyüphan Kaya:Batı, sıkıntıyı bizim kadar yaşamamış. Bizim isteklerimiz 6-7 maddeyi geçmez. Doğuda yaşanan sıkıntıları dile getirerek moralinizi bozmak istemem. Gazeteciler aktarıyor ama çoğu eksik aktarıyor. Kürtlere bakışı değiştirmek lazım, tıpkı İsrail devletiyle Yahudilere bakışımızın ayrı bakışlar olduğu gibi. İnsanları silahlandırmamız lazım, bu şekilde sıkıntı aza inecektir. Süreçten umutluyum, içi boş dedikodular bu süreci bozmamalı. Barışı kazandırmak kolay değil. İdeolojik değil, hizmetkâr bir devletin varlığı ve özgür bir parlamento bu süreci değiştirir.
2 / Koçali Al:Yıllardır analar kan ağlıyor. Bir yeğenim TSK personeli olarak dağda öldü, diğer yeğenim ise PKK’lı olarak öldü. Hangisine ağlayacağımı kestiremiyorum. Bu süreçte tek çizgimiz kırmızı al bayrağımızın parçalanmaması ve onun çatısı altında birleşmek olmalı. STK’lar olarak bu sürece elbette destek olacağız ama bu işi asıl halledecek olan parlamentodur. İster Kürt, ister Türk olsun ama analar artık ağlamasın.
3 / Hamdi Öztürk (İzleyici) :Tuttuğumuz şeyi asla geri vermemeliyiz. Barış sürecini geriye değil, ileriye götürelim. Madem bu ülkede Kürt halkı var, onlara ulusal hakları verilmeli. Eşitlikçi, adaletli ve demokratik bir ülkede yaşamak hepimizin hakkıdır. Tekçilik, faşizmin bir görüntü biçimidir.
4 / Mustafa Aslan: Barış, özlem duyulan bir kelime. Herkesin kendi rengiyle yaşaması için STK olarak çaba gösteriyoruz. Bu topraklarda Yunus Emre’ler, Mevlâna’lar daha 13.yy’da kardeşlikten söz ederken, biz 21.yy’da onların gerisindeyiz. Sokaklar eğer barışırsa, TBMM’de barışacaktır.
5 / Ersin Damarsardı:Daha önce Habur sürecinde barış iklimi vardı ama o iklimi kaçırdık. Barış, savaşan iki taraf arasında olacak. Bize düşen iş, barış sürecini kolaylaştırmak olmalı. Kürtlerin talepleri ortadadır. Bu süreç Habur gibi provoke edilmemelidir. Toplumun çoğunluğu barış istiyor, bunu sokakta göstermek lazım. Mesela barış isteyen herkes beyaz giyse ve bunu bu şekilde gösterse veya batıda –tıpkı Diyarbakır’da olduğu gibi- büyükçe bir miting düzenlense.
6 / Talat Ulusoy:Barışta, kazanan ve kaybeden diye keskin bir çizgi var. Bu sefer kazananlar çoğunluk olacak gibi. Barışı inşaya başlamalı, silahları susturmalı. O zaman işte silah satan firmalar kaybedecek, onlar barışı istemeyecek elbette. Tabi bütün Ortadoğu’ya barış gelirse bizim dernek de kaybedecek, çünkü mülteci sorunu olmayacak. Umarım o da olur.
7 / İnci Mutluer: Tüm bu olan bitenler özgürlük talebi midir? İnanmıyorum, ölçemiyorum. 20 yıldır Kürt sorunu diye bir şeyin gözümüze sokulduğunu düşünüyorum. Hepimiz kardeşsek anadil Türkçe olmalı. 40.000’in üstünde kayıplarımız var.
8/ Jülide Tunakan:Olay güneydoğu sorunundan, terör sorununa kadar getirildi. Bu savaşın ne tarafıyım, ne de içindeyim. Savaşı kabul etmeyen tarafım. Derneğimiz bölgeye gidip ilk çalışmaları yapan gruplardan biri. İnsan ölümlerinin durması adına ne yapılacaksa, ivedilikle yapılması taraftarıyım. Ankara bu işi zaten çözmek zorundadır. Hiçbir taraftan anne ağlamamalı. 20 yaşındaki çocukların tabutları evlere gitmemeli. Demokratik, özgür ve eşit bir ülkede yaşamak için sesimizi barış adına yükseltme zamanıdır.
9 / Özlem Coşan:Barış olacak ama nasıl derken biraz somut olarak konuşmamız lazım. İmralı süreci başka odaklara çekiliyor. Bu süreci sekteye uğratan medyaya dikkat etmeliyiz. Barış isteyenler beraberce faaliyet göstermelidir. Gündemin maddesi barıştır, gündem başka yerlere çekilmemelidir. Ortak temellerde anlaşıp, ortak platformlarda ortak hareket edersek, süreç daha da hızlanır.
10 / Ömer Ok:Eski Yugoslavya’dan 10 yaşımda Türkiye’ye geldim. Orada bize Türkçeyi unutturdular, Türkçeyi burada öğrendim. Devlete teşekkür ediyorum, bizi hiç aşağılamadı. Koçali beye kökten katılıyorum. Ölen çocuklar, dağılan yuvalar hep doğu tarafından. Kürt aydınları toplanıp bu durumları anlatmalı. Kimse Kürt olduğu için bu ülkede 2. sınıf insan muamelesi görmüyor. İnsanları çıkarcılar bölüyor.
11 / Musa Çam: Bu sorun Türkiye’nin en önemli sorunudur. Ömrüm sınıfsal mücadelenin içinde geçti. 84’ten beri çok acı yaşıyoruz. Şemdinli hâlâ aklımızdadır. Dünyada bitmeyen bir savaş yok. Hassasiyet olunca insan öldürmek meşru oluyor gibi bir hava var. Çözüm meselesinde, farklı çözümler de dile getirilmeli. 1989 yılında yayınladığımız Kürt raporu hâlâ günceldir. Artık insanlar kana doydu, kimse bedel ödemek istemiyor. Kemal Kılıçdaroğlu’nun söylemlerine kulak verilmeli. Kalıcı bir şekilde barışı oturtmalıyız.
12 / Hayri Ateş:Aslında burada 100 yıllık bir sorunu tartışıyoruz. Ulus devletler hep acı ve gözyaşı getirdi. Bundan kurtulmaya çalışmalıyız. Farklılıklarımızla birlikte ortak yaşamanın yollarını bulmamız lazım. Tarihi bir dönemdeyiz, ilk kez böyle bir imkân karşımıza çıktı. Bu seferyaşadıklarımızdan ders çıkararak başarmak zorundayız.
13 / Arif Ali Cangı:Kürt Meselesinin çözümüne giden yolda önemli bir başlangıçtayız.  Biz başlayan diyalog sürecini önemsiyoruz, sürecin müzakereye dönüşmesi ve demokratik çözümün sağlanması için elimizden geleni yapmaya hazırız. Eşit, özgür ve barış içinde birlikte yaşamayı istiyorsak, her birimizin yapacağı şeyler var. Başlayan diyalog önemli, diyalogun sadece siyasiler arasında değil, toplumun her kesiminin katıldığı biçimde sürdürülmesi çözümü kolaylaştıracaktır. Sinop ve Samsun’daki HDK heyetine yönelik saldırı ve saldırı girişimlerini barış sürecini baltalamaya yönelik olumsuz örnekler olarak değerlendiriyoruz. Şimdi bizler olumsuz örnekleri engelleme, olumlu örnekleri çoğaltmak zorundayız. Bu anlamda İzmir Küçük Millet Meclisinin yaptığı  “barış için elele” çağrısı  önemli ve olumlu bir örnektir. “Barış için elele” projesine İzmir’den başlanmak  isteniyordu. Bunun için İzmir B.Ş.Bel.Başkanı Aziz Kocaoğlu  ev sahibi olarak Diyarbakır B.Ş.Bel.Başkanı Osman Baydemir’i  davet etmeliydi. Osman Baydemir buna olumlu yanıt verdi  ama Aziz Kocaoğlu, başka işlerini gerekçe göstererek olumlu yanıt vermedi. Bu yüzden Osman Baydemir İzmir’e gelmedi. Başka başka işlerimiz olabilir, ancak bu süreçte barıştan daha acil ne işimiz olabilir mi?
14 / SORU:Kızım Hakkari’de görev yaparken sinemada bir film için ‘Türkiye ile anda sinemalarda’ yazısını görmüş. Bu ayrımcılık değil midir?
15 /Eyüphan Kaya: Ben böyle bir şeye şahit olmadım. Onlar da o düşünceleriyle var olsunlar, şiddete başvurmuyorsa kendini istediği şekilde ifade edebilir.
16 / SORU: Barış süreci için somut olarak neler planlıyorsunuz?
17 / Musa Çam: Bu bir anda mümkün değildir. Çözüm silahların susması ve müzakeredir. Ayrıca bu işin parlamentodaki herkesle ortak yürütülmesi gerekmektedir. Açık görüşmeler olmalıdır.
18 / SORU: Kürt vatandaşlar seçiliyor, dilini ve kültürünü yaşıyor. Daha somut ne talep ediyorsunuz?
19 / Eyüphan Kaya: Okullardaki serbest dil, bu insani bir haktır. Yazdığım 7 maddelik bir talepler dizisi var, onlara alternatif olarak genel af olabilir.
20 / SORU: Doğuda fabrikaları patlatan, çocukları kaçıran, okulları yakan kimlerdi?
21 / Eyüphan Kaya: Sivri talepler artık yok oldu, halkın taleplerine dönülecek.
22 / SORU: İmralı tutanakları şok etkisi yarattı. Bu barışa engel olmamalı. Mektupların sürece ne gibi katkısı olabilir?
23 / Hayri Ateş: Öcalan’dan başkası silahsızlandır yapamaz, o yüzden mektuplar önemli. Süreç kolay değil, empati kurmak gerekiyor.
24 / SORU: Barışın açılımı ne? Anadile özgürlük mü?
25 / Musa Çam: Dünyada 7bin tane dil olduğu söyleniyor. Anadil önemlidir, öğrenilmesi gerekiyor. Eğitim farklı, öğrenim farklı, öğrenmeliler. 12 Eylül’den kaçıp Fransa’ya yerleştiğimde, Fransız devleti oğluma bir öğretmen tuttu ve haftada 4 saat Türkçe öğretti. Eğitimden de çok net değilim, kişisel olarak beni rahatsız etmez ama eğitimin başarısı ne olur, tam olarak kestiremiyorum.
26 / SORU: Somut talepleriniz nelerdir?
27 / Hayri Ateş: Türkiye’nin demokratikleşmesidir. Tüm kültür ve kimliklerin, kendilerini özgürce ifade etmesidir. Toplumun kendini yönetmesi açısından ademimerkeziyetçiliği savunuyoruz. Etnisiteye vatandaşlık tanımını değil eşit vatandaşlık tanımını istiyoruz. Bu yüzden 66. madde kaldırılmalıdır.Cemevleri de tanınmalıdır.
28 / SORU: Hakikatler komisyonu önerinizin sürece katkısı nedir?
29 / Musa Çam: Orada konuşulup çözüme daha erken varabilirdik. Zamanında kabul edilseydi bu kadar insan ölmeyebilirdi.
30 / SORU: Anadil konusunda kesin görüşünüz nedir?
31 / Musa Çam: Türkçe anadildir, eğitim Türkçe olmalıdır. Bu sonraki süreçlerde revize edilebilir mi? Edilebilir.
32 / SORU: Cezaevlerin şu an kaç tutuklu var?
33 / Hayri Ateş: 130.000 dolayında insan cezaevinde. Bunlardan 12.000 tanesi siyasi mahkum, 10.000’e yakını da Kürt siyasi tutsaklardır.
34 / SORU: Hükümet bu konuda adım attı, seçim için veya ne için olursa olsun. Peki CHP iki adım atarak önüne geçemez mi?
35 / Musa Çam: Zamanında yapılan SHP-HEP ittifakından ben de adaydım. Demokrasi adına çok önemli bir adımdı. Bu iyi anlatılamadı ve büyük oy kaybedildi, ikinci sıradan aday olmama rağmen seçilemedim. Bu sorunun çözümü için çalışmamız gerekiyor. 550 vekilin de sürece katılması lazım, katkı koyulmuyor, haber verilmiyor. Ben konuyla ilgiliyim ama hiçbir şekilde haberim yok süreçten.
36 / SORU: Din, dil, ırk ayrımı dışında cinsel yönelim ayrımlarına da karşı mısınız?
37 / Hayri Ateş: Toplumdaki tüm talepler karşılanmalıdır. Toplumsal cinsiyet eşitliğine inanmıyoruz, bu eşitlik sağlanamıyorsa eşitlik olmaz. Farklı cinsel kimliklerle ilgili yasal düzenlemeler yapılmalıdır. Laikliğin özgürlükçü bir minvalde düzenlenmesi gerekir.
38 / SORU: TBMM protokol yapıp onaylanacak ve böyle barış yapacak. TBMM nasıl protokol yapabilir?
39 / Hayri Ateş: İspanya’da da üniter devlet yapısı var ve bölgelerden oluşuyor. Bask’a ve Katalonya’ya karşı yasaklar kaldırıldı.
40 / SORU: Laiklik kavramını ret mi ediyorsunuz?
41 / Hayri Ateş: Türkiye’deki laiklik diyanete bağlı tekçi bir laikliktir. Şafiler ve Aleviler tanınmıyor. Vesayetçilik ve tekçilik var.
42 / SORU: CHP’nin yurttaşlık tanımı nedir?
43 / Musa Çam: Üç vekilimiz tarafından böyle bir çalışma yürütülüyor. Partiye taşıyıp aramızda tartışacağız ve daha sonra bunu kamuoyuna sunacağız.
ÖNERİLER
Yok.
ORTAK SONUÇ
Yok.
DEĞERLENDİRME
İLETİŞİM
SİVİL TOPLUM İLE
Toplam 98 sivil toplum kuruluşu e-mail yolu ile davet edildi.
MİLLETVEKİLLERİ İLE
Telefon ve mail yolu ile parti il başkanlarına ve milletvekillerine ulaştık.
MEDYA İLE
5 medya kuruluşundan 8 kişi katıldı.
 
SONUÇLAR
Genel konuya ilişkin video gösterildi.
DEĞERLENDİREN KİŞİ
İzmir küçük Millet Meclisi Hamalı Pervin Mısırlıoğlu ve Sinan Canbay