Yer: YÜKSEKOVA TİCARET VE SANAYİ ODASI TOPLANTI SALANU
Tarih: 09.01.2010
Katılımcılar:
Dernek, Vakıf ve Girişimler:
1- Kurdi- Der (Besim Baykal)
2- Yüksekova Kadın Derneği (Nesibe Açar)
3- Hatsa Proje Danışmanlık (Fahrettin Özcanan)
4- Kent Konseyi (Muhyettin Ünal)
Meslek Odaları
1- Yüksekova Esnaf Sanatkarlar Odası ( İrfan Sarı)
2- Yüksekova Ticaret ve Sanayi Odası (Ferit Doğan)
Sendikalar
1- KESK Şubeler Platformu (Tahir Tekinalp)
Diğer Katılımcılar
1- Arife Kutlar
2- Nurten Düzen
Katılan Milletvekilleri:
Rüstem Zeydan (AK Parti)
Belediye Başkanları:
1. Yüksekova Belediye Başkan Yardımcısı (Hüsnü Beşer)
2. Yüksekova Belediye Başkan Vekili (Behice Karay)
Moderatör:
Abdurahman Pınar (Yüksekova Ticaret Odası Meclis Başkanı)
Gözlemciler:
1.Erol Yiğit (Avukat)
Medya:
1. Yüksekova haber
2.Yüksekova güncel
3.Hakkari news
Konular:
Genel konu:Parti Kapatma, Anayasa Mahkemesi, DTP’nin kapatılması
Yerel konu: Hakkari’de Ekonomi
Genel Konu Hakkında Konuşulanlar:
1. Tahir Tekinalp (KESK): Partilerin kapatılması iki sistem arasında yaşanmaktadır.Söz konusu barış, demokrasi ve özgürlük olunca ülkede imha ve inkar politikası yaşanmaktadır.DTP kapatıldı ve şimdi de BDP kapatılmaya çalışılıyor, nazi pankartlarını anımsatacak şekilde olaylar yaşanılıyor. Yedi yıldır insanlar umut besledi halkımız barışa demokrasiye özgürlüğe susamış. Bugün AKP birinciyiz diyor. Halk bunca oyu umutlarını gerçekleştirsin diye başa getirdi.AKP Kürt sorunu konusunda bir istihbarat oluşturdu ve bizim tek beklentimiz özgürlükçü ve demokratik bir ortam oluşturulmasıdır. Ama umudumuzu kırdılar.
2. İrfan Sarı (Yüksekova Esnaf Sanatkarlar Odası):Osmanlı’dan bu yana hala demokrasi oluşturulmamış. Bir kaos resmi Kürtlere yönelik linç siyasi partiye karşı linçler ve bu halkın emekçileri bir kaosun resmini çizmekte. İnsanlar 5 lira ile susturulmaya çalışılıyor Türk siyasi partilerin kapatılması bunun rengidir. Halkın öz iradesi kimliği dili inkar özgürlüğü kapatılıyor.Bir söz vardır; yiğidi öldür hakkını yeme.Bu güne kadar hiç konuşulmayan konular konuşuluyor ama içerik yönünden baktığımızda boş.Ve bunun en önemli kanıtı belediye başkanlarının elleri kelepçeli halde tutuklanmasıdır.
3. Fahrettin Özcanan (Hatsa Proje ve Danışmanlık): Parti kapatılması ülkenin kanayan yarasıdır. Son dönemde ergenekon terör olarak kabul edildi, CHP MHP bunun avukatlığını üstlendi ve herhangi bir soruşturma açılmadı. Halk iradesi ile seçilen belediye başkanları elleri kelepçeli halde sanki daha önce planlanmış gibi tutuklandılar.bu bizi çok üzdü derin yaralar bıraktı ve böyle giderse telafi edilmeyecek yaralar açılacak.
4. Vahit Şahinoğlu: Ülkemiz parti kapatma ile demokraside çok geriye gitmiştir. Ve bu durum halk tarafından hiç hoş karşılanmamakta. Şimdiye kadar 25 parti kapatıldı6 tane halk oylaması ile diğer geriye kalanlar ise anayasa mahkemesi tarafından kapatılmıştır.bu durum hem bireysel çağdaşlaşma ve hukuk çerçevesine örnek değildir. İdeolojik demokrasi gelişmemiş bir ülke ve bu da bizi çok geriye götürmektedir.partimiz demokratik özgür bir toplum istemiştir ve bu yolda da çok bedel ödemiştir halada ödemektedir.
5. Hüsnü Beşer: İnsan sosyal, sosyal olduğu içinde insandır. Bunun içinde demokrasi hakkı vardır. demokrasi olabilmesi için de bireyin sesini özgürce duyurabilmesi gerekir. Bunlar olmadığı süre içinde gericilik gerçekleşecektir. Toplum her şey içindir görüşü örgüt yapısını gerçekleştirir. Ve darbecilerden elbette hesap sorulacak. Her parti kapatma bireyin özgürlüğünü kısıtladı ve onu yok saydı. Böyle bir toplum istikrarsızlı olan bir ülkede yaşıyoruz ne yazık ki.
6. Rüstem Zeydan (Milletvekili): Gerçek teşhis demokrasidir. Demokrasinin temeline insanı koyarsak doğru teşhisi yapmış oluruz. 1923’ ten beri inkar edildi. İsyanlar, zaman zaman bir feodal ağanın isyanıymış gibi, zaman zaman dini motiflerle süslenerek irticai bir isyanmış gibi, zaman zaman bağışlayınız bir terörist örgütün ifadesiymiş gibi hep ülkemizin gündeminde oldu . Mesela Avrupa Birliğine girmek istiyoruz. Avrupa birliği diyor ki benim kapımın ölçüleri budur; Kopenhang kriterleri. İnsan haklarının evresel beyannamesi elimizdeki en anlamlı belge . Başka çaresi yok bir devlet bunu istemeye bilir bir takım şartlar insanları bu noktaya zorlamış olabilir. Bundan 7 yıl önce bunların hiçbiri söylenmiyordu. Hangi sebep bir devletin bir ülkeyi demokratik yaşam standartlarını yükseltmeye yöneltiyorsa yöneltsin. Bizim hedefimiz derdimiz demokrasi. Kürt kimliği tanınmalı. Kendini Kürt hisseden ülkenin eş unsuru olan bu kitleyi siz tatmin etmeden bu ülkede siz huzur bulamazsınız. Edirne"deki de huzur bulamaz, Kars"taki de huzur bulamaz. Ortada bir savaş var bu savaşı barışa ulaştıracak araçlar olmalı.
DTP bu bölgede yüzde 90 iradeye sahiptir. Yüzde 90 bana göre yüzde 100 irade demektir. Biz bunu meydanlarda söyledik bu arkadaşlarımızın meclise girmesi müthiş bir şeydir. İnsanın yaşamına saygı gösteriyorsak, herkes her renk kendini ifade edebilmeli. Aynı dili konuşanlar değil, aynı duyguları paylaşanlar anlaşılır. Eğer aynı duyguları benim duygularımı batılı paylaşabiliyorsa işte o zaman hepimiz kazançlı çıkarız. Birbirimizi iterek ötekileştirmeyelim. Zaten yeterince ötekileştirildik. Dağda şehit düşen askere sizin içiniz yanmıyor mu? Dağda ölen kardeşlerimiz için bizim içimiz yanmıyor mu? Hepimiz bir kardeş verdik siz benden çok verdiniz. Herkes bu işten karlı çıkacak aklın yolu bir. Hepimiz belediye başkanları olan BDP’li başkanların ellerinin kelepçelenmesinin gereksiz bir uygulama olduğunu düşünüyoruz, bunu Başbakana da arz ettim.
Yerel Konu Üzerine Konuşulanlar
1. İrfan Sarı (esnaf sanatkarlar odası): Esnaf sanatkarlar odası Ticaret odası ekonomide kalbin attığı yerdir. Hakkari Türkiye’nin sırtında kambur gibi. Eğer Hakkari et ve et havzası durumuna getirilseydi bu gün Hakkari ekonomisi bu durumda olmazdı ve Türkiye nin sırtında da kambur durumda olmazdı.Türkiye nin geleneği siz küçük ekonomi olun ve biz sizi istediğiniz gibi yönetelim. Sınır ticareti dağ ticareti haline gelmiş bu anlamda da gelişmeyi engelliyor. Bölgemiz GAP projesi ile 4 milyon insana iş imkanı sağlayabilmekte ve ne yazık ki böyle bir proje hala hayata geçirilmemiştir bu da yoksulluğun diz boyuna getirmiştir. Tarıma yönelik destekleme lazım gönderilen paralar amacına ulaşmıyor nedeni denetimsizlik görevini tam anlamıyla yerine getirmiyor.bölgemiz doğal bitkileri de meşurdur makyaj ürünlerinde kullanabilme şansı olsaydı bu gün yoksulluk belki biraz olsun engellenebilirdi
2. Ferit Doğan (Yüksekova Ticaret ve Sanayi Odası):Bölgemizde fabrika olmadığı için millet yoksulluk içinde yaşıyor. Aslında bacasız fabrikamız var ama bir türlü canlandıramadık Esendere sınır kapısıdır. Bakanlar kurulu sınırlandırma getirmiştir. Bölgede iki yıl faaliyet göstermeyen yer kapatılacak bu da iyi üretim olması lazım. Bağ kur borcu olmayacak SSK borcu olmayacak zaten bunları ödeyen insan ticarete gerek duymaz millet bağırıyor açız susuzuz diyor ticaret yapmak istiyorum diyor bu noktada sıkıntı çok. Özel bankalarda da sıkıntı çok gitmediğimiz kapı kalmadı bunun açılması lazım. Dilimli barajı bitti ama suya kavuşmadı ve ne zaman kavuşacak. Çiftçilerimize tarım konusunda ne zaman eğitim verilecek? Bu gün Trakya bir ekiyor seksen alıyor neden bizde böyle olmayalım.
3. Tahir Tekinalp (KESK): Köylerin boşaltılması ile tahribat çok göç nedeni bizi sürükledi. Eskiden kimse devlet dairelerine gitmiyordu 90lı yıllarda göç nedeniyle yaşam koşulları değişti herkes evinden yurdundan edildi ve millet yoksul kaldı.biz emekçilerin düşüncesi şu; sosyal devlet anlayışı olmadığı sürece devlet kalkınma konusunda bir gelişme göremez. Devlet göçler nedeniyle milleti kendisine bağlı hale getirdi. Sosyal devlet anlayışı olmayan bir ülkede biz emekçiler nasıl verimli olabiliriz?
4. Vahit Şahinoğlu: Kürt sorunu çözülmüş olsaydı neler olurdu? İktisadi sorunlarımız önemlidir. İnsanlarımız ihtiyaçlarına yönelik harcamalar yapılması gerekirken savaş aletlerine harcamalar yapıldığı için insanlar yoksulluk içinde yaşıyor. İnsanlık büyük israf içinde doğal kaynaklar tüketildi. Kürdistan coğrafyası yer altı yerüstü kaynaklarına sahiptir.bizim bunları dikkate almamız lazım ve üretime kazandırmamız lazım. Kapital sistem hakim şu anda sömürülüyoruz. Eğer Kürt sorunu çözülseydi doğal doğal kaynaklarımızdan; zagros dağlarımızı tarihi zenginliğe teşvik yapılabilir, kaynak sular turizme açılabilir Şemdinli balı geliştirilebilir soydaş toplum dediğimiz herkesin yararlanabileceği sınır ticareti geliştirilebilir vs.. bu sorunları aşabilmemiz için Kürt sorunu çözülmeli ekonomide birliktelik dayanışmayı geliştirebiliriz..
5. Hüsnü Beşer: Bu dönem ekonominin en kötü dönemidir. Bizi yönetenler harcamaları savaş aletlerine yapacağına ekonomiyi düzeltmek için kullanabilir.savaş durmalı ve bu harcamalar devleti kalkındırma yönünde kullanmalıdır. Kürt sorunu çözülmediği sürece bu bölgede ekonomi düzelmez. Bu kadar doğal kaynaklarımız ve sınır kapıları bulunmasının rağmen millet yoksul ve tek nedeni de Kürt sorunu…
Değerlendiren:
Nesrin Acar (Hakkari kMM Girişimcisi)