YER: Diyarbakır Barosu toplantı salonu
TARİH: 02.02.2013
KATILIMCILAR
DERNEK, VAKIF VE GİRİŞİMLER
1 / Uluslararası Girişimciler Der.:Av.Aydın Ak
3 / Girişimci Hukukçular Kulubü Başkanı:Hüseyin Denli
4 / Kürdi Der Temsilcisi:İbrahim Halil Taş
5 / Dicle Fırat Diyalog Grubu:Muhittin Batmanlı
6 / STGM Başkanı:Lezgin Yalçın
7/ AZADİ İnisiyatifi:Sedat Doğan
8/İlim Yayma Cemiyeti Diyarbakır Şb.Sekreteri: Ali Karakaş
9/Ensar Vakfı Diyarbakır Şb.Başkanı:Muhammed Ensari
10/Mustadaflar Cemiyeti Yönetim Kurulu Üyesi:Sedat Erdoğan
11/Kibele Kadın Kooperatifi:Fatma Akıncı
12/İzol-Der:Atilla Kaymaz
13/Barış Meclisi Başkanı-Dr.Şemsettin KOÇ
14/Hür Der Başkanı:Av.Şaban Dalgın
MESLEK ODALARI
1/Maden Mühendisleri Odası Şb.Baş(TMMOP).:Mustafa Doğu
SENDİKALAR
1/Bem Bir Sen Şube Bşk.:İbrahim Gökdemir
2/Tek Gıda İş Sendikası:Ercan Tekiner
3/Din Bir Sen Genel Başkan Ydr.:Mevlüt Yıldız
4/ Demokrat Eğitimciler Sendikası(DES):Cevdet Yoluş
5/ Tüm Bel Sen. Tems.(KESK dönem sözcüsü).:Remzi Aydın
6/BASK Temsilcisi-Rüstem Garzanlı
KANAAT ÖNDERİ VE BİREYLER
1/ Hasan Yosunkaya-Eğitim Yöneticisi,Kanaat önderi
2/Selim Kaplan-Emekli Subay-Müteşebbis-Kanaat önderi
3/Mehmet Ali Akın-Akademisyen
KATILAN MİLLETVEKİLLERİ
1 AK Parti Diyarbakır Milletvekili Cuma İçten
BELEDİYE BAŞKANLARI
Yok
MESAJ YOLLAYANLAR
Yok
GÖZLEMCİLER
1/Muharrem Mermut-Belediye Meclis Üyesi
2/Özlem Demir-Vekil Danışmanı
3/Selim Karakaş-AK Parti Gençlik kolları Bşk.
İZLEYİCİLER
1/ Ahmedi Elaltunkara-Diyanet Mensubu
3/ Uğur Apaydın-Turizmci
4/ Serhat Tarancı-Kameraman
5/ Ramazan Derinel-Kameraman
6/Ali Fuat Toğuç-Eğitimci
7/Mustafa Suer-Basın Mensubu
8/Zeynel Bulut-Basın Mensubu
10/Ercan Ezin-Üniversite Öğrencisi
MEDYA
1/ Haber Diyarbakır
2/ TRT-6
3/DİHA
4/SPEDA
5/İHA
MODERATÖR
Doç.Dr.Ahmet İnan
KONULAR
GENEL KONU:“İmralı Süreci” Kürtler ne istiyor? Türk Kamuoyu sürece ne kadar hazır? Müzakerelerden umutlu musunuz? Paris Cinayeti hakkında ne düşünüyorsunuz?
YEREL KONU: Yok
KONUŞULANLAR
1/Dr.Şemsettim Koç: Bu tür toplantılarda özgür ortamlar oluşturulursa insanlar vicdanın sesini dinleyerek barış sürecine bir katkı yapabilir.
Hayatımızdan şiddeti çıkarmalıyız ki toplum rahat bir nefes alsın. Bu süreci bir oyun masası olmaktan çıkarmalıyız. Elimizde bir eylem planı olmalıdır. Evet, iktidar bir fark yarattı ama biz daha iyisini istiyoruz
Başbakanımızın dediği gibi isteklerimizin pratiği gerekiyor. İnsanlara din, dil açısından özgürlük vermeliyiz.
Büyük devlet olmak artık askerle silahla değil, İnsanına huzur ve mutluluk kazandıran devletler büyüktür. Demokrasimizigüçlendirmeliyiz. Üniversitelerimizi revize etmeliyiz. Dedi.
2 / Rüstem Garzanlı: İmralı görüşmeleri iyi bir başlangıçtır. Bu süreci sabote edenlere prim vermeden barış görüşmeleri devam etmelidir. Silahların bırakılması bu sürecin ilk adımıdır. Ancak siyasi partilerin, STK’ların da bu sürecin içine alınması gerekir.
Türk kamuoyu sürece hazır gibi gözüküyor artık insanlarımızın öldürülmesine hiç kimse razı değildir. Hiç bir süreçte halkın bu kadar barışa hazır olduğunu sanmıyorum.
Paris cinayeti üç farklı adreslere gidiyor gibi gözükse de aslında bu üç karanlık güç aynı zamanda birbirinden haberdar hareket ettikleri kanaatindeyim.
BDP’de cenaze töreninde sürece katkı adına iyi bir sınav verdi kanaatimce. Bundan sonra çok başlılık hareket etme yerine İmralı sürecinin arkasında olmaları lazım diye düşünüyorum.
3-Selim Kaplan: Şu anda müzakere öncesi bir durum yaşanıyor. Atatürk zamanında Türklük ön plandaydı şimdi ise Osmanlıcılıkrevaçtadır. Hükümet de İslam kardeşliği çerçevesinde sorunu çözmeye çalışıyor.
Bir az uyutma taktiği izlenimi de dikkatimi çekmiyor değil. Kürtler bu coğrafyanın Kadim bir halkıdır.1921 anayasası daha eşitlikçi ve barışçıldı daha sonra 1924 anayasasında verilen hakların birçoğu geri alındı. Dolayısıyla 1925’ten bu güne kadar Kürt Bölgesi ya olağanüstü hallerle ya da onu aratmayacak yönetim tarzıyla yönetildi. Günün işgalci kuvvetleri bu gün Türkiye’de özgür yaşarken Kürtler onlar kadar özgür yaşama imkânını bulamadılar.
Ya bu memleket herkesin rahat yaşayabileceği bir anayasal sisteme ve yönetime kavuşur ya da birileri bu bölgeyi cerrahi eder kanaatindeyim. Bu sürecin başarıya ulaşması dileğiyle…
Soru: Acaba yeni anayasada Kürt ve Kürtçe kelimeleri yer alacak mı? Devletin böyle bir planı var mıdır?
4/MuhittinBatmanlı: Şiddeti ortadan kaldırmak için elele vermemiz lazım. Bu diyalog sürecinde dilimize mukayyet olmalıyız. İslami değerleri hesaba katmadan bu süreçten başarıyla çıkmak çok zor. Kürt sorunu sadece PKK, BDP ve İmralı’yla görüşerek çözülmez.
Ben Tüm Siyasi Partilerimizin İl yönetimlerinin bir araya gelerek bir barış havası estirmelerini istiyorum.
Kanaatin o ki bu barış sürecine dünyanın ektili örgütleri mesele BM’ler gibi garantörlerinin olması gerekir diye düşünüyorum.
5/ Mustafa Doğu: Bir barış sürecinin başladığı doğrudur fakat şartlar müzakereye elverişli değildir. Müzakere eşit şartlarda olmalı diye düşünüyorum. Keşke Bir ara Başbakan yardımcısı Bülent Arınç’ın dediği gibi Abdullah Öcalan ev hapsine alınabilseydi.
Öcalan bir örgütün, bir partinin lideridir. Ancak bulunduğu şartlar müzakereye elverişli değildir. Türkler hangi haklara sahipse Kürtler de aynı haklara sahip olmalı ki kalıcı bir barış sağlansın.
Anadil Allah’ın vergisidir, onu yasaklamaya kimin hakkı vardır?
6/Şaban Dalgın: Bu sorunun çözümünü ‘ulusal devlet’ özelliği zorlaştırıyor. Yeni anayasada ulusalcılık kavramını esnetmek lazım, yeniden tarif etmek ya da bir kenara atmak gerekir diye düşünüyorum.
90’lı yıllarda ulusalcılar APO ile görüşürken Kürtler birbirini öldürüyorlardı sonradan o kimselerin derin irtibatları ortaya çıktı. Türk solu da maalesef böyle süreçlerde kullanıma müsaittir.
Paris cinayeti dünyanın derin güçleri aralarında yaptılar. Eğer bu süreçte PKK silahsızlanırsa, Anayasal süreç de işlerse barışa bir katkı olur.
7/Muhammed Ensari:PKK ve İmralı bir kısım Kürtlerin temsilcileridir. Aslında sorunun çözümü için Hücurat suresinin tahlili ve dikkate alınması yeterlidir.
Orada Yüce Allah Şöyle buyuruyor:
1-Onurlu ve eşitlikçi bir sulh,
2-Herkes için adalet,
3-Sulha yanaşmayanın karşısında durmak,
4-Müfsit bilgilere aldırmamak,
5-Provokaif eylemlere aldırmadan yoluna devam edebilmek,
Yüce Allah nefsine zulüm etmeyi haram kıldığı gibi, bize de haram kılmıştır. İnsanlar bir tarağın dişleri gibi eşittir.
Üç PKK’ linin cenaze merasiminde provokatif eylemler yaşanmadı, demekki BDP tarafı da barışa evet sinyali verdi.İfsatçılar istemese de bu barış süreci olumu neticeleneceğine inanıyorum.
8/ Nahide Bingöl: Ben toplumun içindeyim ve bu barış umudunun annelerin yüzünde nasıl okunduğunu,tebessüme dönüştüğünü görüyorum. Kürtler aslında Selahaddin-i Eyyubi zamanında haçlıların nefretini kazandılar. AK Partinin attığı adımları destekliyoruz. Bir kaç sefer süreç başlayıp gerilediği halde yine de umutluyuz.
Başbakanın samimiyetine inanmak istiyorum. Anadil eğitimi Kürt çocuklarına verilmelidir. Eyalet sistemi desteklenmelidir. Kürt hakları anayasal güvence altına alınmalıdır. Kürt çocuklarının Türk çocuklarına varlığının feda edilmediği bir eğitim sistemi istiyoruz.
Özellikle AK Parti içinde bulunan Kürt vekillerimizin de bu konuda ısrarcı olmalarını bekliyoruz. Ölümlü dünya hepimizin gideceği yeröte dünya olduğunu unutmayalım. Barış sürecini başarıyla tamamlayanları tarih hep hayırla yad edeceğine inanıyorum.
BDP cenaze töreninde iyi bir görüntü sergiledi. Provokatif eylemlere kulak vermeden bu süreci başarıyla tamamlamalıyız diye düşünüyorum.
9/Hüseyin Denli: Ben gündem dışı konuşacağım. Bu günkü konuyu çok önemsiyorum ama kanaatim o ki biz siyasetle gereğinden fazla zaman kayıp ediyoruz. Önümüze yapay gündemler konuluyor. Eğitim, Kültür, Turizm, Tiyatro, sinema bir kenara bırakılıyor.
Ufuk açıcı meselelerleuğraşmalıyız. Hani Başbakanımız ekmek israfı için önleyici bir kampanya başlattı, keşke biz de zaman israfı önleyici bir kampanya başlatsak.
10/Hasan Yosunkaya:Barış Kürtlerle devlet arasında olan bir hadisedir. Rahmetli Şerafettin Elçi anlatıyor. Birkaç sefer Demirel’e dedim ki, “ şu Kürt sorununa bir çözüm getir.” Sonunda dayanamadı dedi ki “ya Şerafettin Kürt sorunu Devlet sorunudur ben bir şey yapamam.” Yine Rahmetli Melik Fırat anlatıydı, Diyor Demirel’e dedim ki, “ ya sen Kürt sorununu çözemiyorsun, bari bana genelkurmay başkanından randevu al, gidip ondan bir şeyler talep edeyim ve randevu sonrası gittim kendisine anlattım.”
Eskilerin devlete hakimiyeti buymuş fakat bu gün Başbakan ağırlıklı olarak devlete hakimdir. Bu da çözüm adına umut vericidir.
Kürt hakları verilmeden kalıcı bir barış sağlanamaz diye düşünüyorum. Sürecin iyiye doğru işlediği kanaatindeyim.
11/ Cevdet Yokuş: Kürtler Osmanlı zamanındaki muhtariyeti istiyor. İmralı süreci neticeye ulaşırsa insanlar kendini daha rahat ifade edecek. Aslında bu memlekette Türkçülük yoktu maalesef Türkçülüğü askerlikte öğrendik.
Babam Bolu’da imamdı çok rağbet görüyordu. Başbakanın “Ben hem Türk milliyetçiliğine hem de Kürt milliyetçiliğine karşıyım” demesi bana çok umut verdi.
Halkımız bunun karşılığını bekliyor ve Başbakanın politikalarına destek veriyor.
Bu sürecin barışla neticeleneceğine inanıyorum.
Soru: Acaba‘eğitim öğretimiz ‘andımız’ gibi ırkçı bir metinden kurtulacak mı’ meclise bu sorumun meclise taşınmasını istiyorum
12/ Ali Karakaş: Hepimizin bu sürece katkı vermemiz lazım. Bu devlet Türk’e Müslüman olduğu için, Kürde hem Kürt hem Müslüman olduğu için zulüm etmiştir.
Bu süreçte birçok açıdan provokatif eylemler yaşanabilir. Milliyetçilik ve ırkçılık bir hastalıktır ve emperyalistler bunu bir oyun olarak canlandırabiliyorlar. Başka memleketlerde farklı topluluklar bir arada yaşarken neden İslam dünyası benzeştiği halde bir arada tutunamıyor acaba? Düşünmek lazım.
13/ Sedat Doğan: Kürtler Türkiye’de hiçbir statüye sahip değiller. Bize uygulanan asimilasyon ile birlikte biz de kendimizi dil konusunda oto asimilasyona tabi tutuyoruz.
KürtSorununun çözümü ile ilgili müzakere sürecinde Kürtlerin her kesimiyle konuşulmalı. Türkiye’nin her sorununu bir partiye yüklememek lazım.
Kardeşlik deniyor, Bugün kardeşliğin tanımı yok. Kur’an’a göre; bir kardeş, kardeşi için fedakârlık yapar hatta onu kendinden daha çok düşünür. Oysa kardeş denilen Kürtler öldürülmüş, hapsedilmiş, sürgün edilmiş. Büyük şehirlerin etrafını saran, birçok sorunla karşı karşıya olan varoşlarda genellikle Kürtleryaşamaktadır bu, yaşanan sürecin, zorunlu göçlerin sonucudur.
Silahların susması basittir, ama mesele Kürt Sorununu çözmekse adaletle, merhametle hareket edilmeli ve tüm kesimlerle konuşulmalı.
14/ Eyüphan Kaya: Kürt sorununun yanı sıra tüm sorunların ana kaynağı eğitim öğretim sorunudur. Yetiştirdiğimiz İnsan profilidir. Başta Diyarbakır olmak üzere nitelikli bir talim terbiye lazım.
Dünya ölçülerine göre zayıf bir eğitim veriyoruz ve sağlıksız bir nesil yetişiyor. Eğer bu nesli bir daha akademi ve seminerlere yetiştirmezsek bu defolu vatandaş kitlesiyle perişan olacağız.
Ben 1993 yılında bu sorunla ilgili 10 sayfalık bir yazı Başbakanlığa göndermiştim. Özetle demiştim ki, dil Allah’ın ayetlerindendir, hapsederseniz eninde sonunda mağlup olursunuz. Bir az geç fark edildi ama buna da şükür. Bu sürecin barışa doğru gittiğine inanıyorum. Çünkü başka bir yolumuz kalmamıştır.
15/İbrahim Gökdemir: Provokasyonlar kime yarıyorsa cinayet adresi orayla irtibatlıdır.
Birileri bir zamanlar bir imza kampanyası başlamıştı “İrademiz Öcalan” diye keşke şimdi de aynı kararlılığı gösterseler.
İslam dünyasının silahlı gücü olmayabilir ama STK’ları var. Eğer yüksek sesle konuşurlarsa çok şey değişir diye düşünüyorum.
16/Sedat Erdoğan:PKK’nin silah bırakması önemli bir hadise, fakat ortada Kürt sorunun çözümüne dönük bir şey gözükmüyor. Kürtlerin her kesiminden katılımcıların olduğu bir “Kürt Çalıştayı” gerekir. Bu çalıştayın sonuç deklarasyonu Kürtlerin ortak talepleri olabilir. Bu haliyle birilerinin Kürtlerin iradesini temsil etmeye hakkı yoktur.
Kürt sorunu 30 yıllık bir sorun değil ki sadece bu sürecin aktörleri muhatap alınsın.
Kürtler ne istiyor sorusuna cevaben,
1-En az 1921 anayasasındaki hakları istiyoruz,
2-Kürtçenin 2.resmi dil olarak kabul edilmesi gerekir.
3-Eğitim alanında pozitif ayrımcılığın yapılması lazım,
Bunu yaparken de birileri bir ihsan gibi bunu dile getirmemelidir. Kürt sorunu Adalet ve Hakkaniyet ölçülerinde çözülmezse PKK gider başka bir örgüt gelir.
Kürtlerin de kendi kaderini tayın etme hakkı vardır.
17/Aydın Ak: Onurlu insanların cesaretle bu sürece sahip çıkması lazım, İnsan hak ve özgürlükleri konusunda ihtiyaca cevap verecek bir anayasal düzenleme gerekir kanaatindeyim.
18/Fatma Akıncı: Televizyon dizilerinde Kürtler kötü rollerde tanıtılıyor ben bir vatandaş olarak bunun mecliste gündeme gelmesini istiyorum.
19/Ercan Ezgin: Eleştirmek kolay ama aslında Hükümetin öncelikle Roboski katliamına cevap bulması lazım, diye düşünüyorum.
20/Muharrem Mermut: Öcalan bu 30 yıllık süre içinde hem etkilenen hem de etkileyen bir süreç yaşamıştır. Binlerce Kürt gencinin infazına karar verendir, Ergenekon’la işbirliği içinde yerine göre kargaşa oluşturmuştur şimdi de Hükümetle işbirliğine giderek barışa katkıda bulunmaya çalışıyor.
Ulusal devlet anlayışı masaya yatırılmalıdır, Ulusçuluk sorunun çözümü önünde bir engeldir. Bu süreç, terörü bitirmeye dönük bir çalışma gibi gözüküyor. Yeni anayasanın adil hazırlanması kalıcı çözüm getirebilir.
21/Mevlut Yıldız: İslam dini ifrat ve tefriti tavsiye etmediği gibi eski sıkıntıları dile getirerek yaralarımızı deşmeyelim. Dolayısıyla Selam, İslam, aynı zamanda barış anlamına geliyor, bunun anlamını bilseydik özümseseydik barışa daha yakın olurduk diye düşünüyorum.
22/Cuma İçten: Ben Kürt ve Müslüman’ım, bu iki kimliği taşımaktan da onur duyuyorum
Bu kimliğim dışında olan bütün kimliklere de saygı duyduğunu belirten İçten, Ak Parti olarak iktidara geldiklerinde bir enkazı devraldıklarını ifade etti. Ak Parti’nin, kurulduğu dönemde parti tüzüğünde Kürt sorununu yazan, Cumhuriyet kurulduğundan beri tek parti olma özelliğinin olduğunu kaydeden İçten, “Birlikte memleket meselelerine çözüm bulmaya çalıştığımız ekibimizin eline taş, molotof vermedik, sokaklara çıkmadık. Bizi korumakla mükellef olan hiçbir güvenlik birimine bu şiddeti ön görmedik. Biz gittiğimiz hiçbir yerde kendi çocuklarımıza çözüm için adres olarak dağı göstermedik. Burada yapılan katliamlar var. 2009 yılına kadar yapılan katliamlarda 393 kişi öldürüldü. Ölen sivil vatandaş sayısı 5 bin 500, bunların yüzde 90’ı Kürt. Öldürdükleri kamu görevlisi sayısı 8 bin. Onun dışında kaç tane bizim çocuklarımız ölmüş biliyor musunuz, yine bizim çocuklarımız, birileri terörist diyor, birileri PKK diyor, birileri gerilla diyor, birileri adına ne derse desin, ben hepsine insan diyorum, aramızdaki çizgi farkı bu. 22 bin tane PKK’lı öldürüldü, 22 bin tane çocuğum öldürüldü. Hepsi benim çocuğum.
Yarın Kürt hakları verilse de, 22 bin toplamda 37 bin insanın katledildiği bir olayda ben Zaza’ca konuşmak istemiyorum arkadaşlar. Bir insanın ölümüyle bana Zaza’ca konuşma hakkı veriliyorsa ben orda yokum. Ben bir Kürdüm, memleketimde, Diyarbakır’da, İstanbul’da Edirne’de Kürt sorunu yoktur arkadaşlar.
“20 yıl önce Öcalan Lübnan’da Bekaa’dayken, devlet ile yine görüşüyordu. Devlet PKK kurulduğundan beri Öcalan ile görüşüyor. Öcalan 2006’ya kadar devletin birimleri ile görüşüyordu, eski Adalet Bakanı Mehmet Ali Şahin çok önemli bir açıklamada bulundu dedi ki 'ben Adalet Bakanı iken Milli İstihbarat Teşkilatı’nın başındaki arkadaşı İmralı’ya yolluyorum görüşmesi için, oranın Garnizon Komutanı MİT Başkanı’nın İmralı ile görüşmesini reddediyor'. Ne zamanki görüşmesi gereken birim Milli İstihbarat Teşkilatı Öcalan ile görüştü bakın bir noktaya geldik. PKK’nın silah bırakması ile ilgili muhatap bana göre Öcalan’dır. Silahlar bırakılsın, gömülecekse gömülsün, sınır dışına çıkacaksa sınır dışına çıksın ama biz dağdaki çocuklarımızın şehirlere annelerinin babalarının kucaklarına dönmesini istiyoruz. Elbetteki Silvan olayları olacak, Allah korusun Allah öyle bir şey göstermesin ama birileri bu işi provoke edecek, biz asla geri dönmeyeceğiz.”
Fransa’daki olayları çözecek birinci muhatap Fransa devletidir, “Bu işin faili Sakine Cansız’ın şoförüdür. Bu işin faili PKK’nın resmi üyesidir. Bu işin faili ROJ TV’deki spikerin sevgilisidir. Bu işin faili, telefon görüşmeleri istihbarat raporları, sadece bize gelen bilgileri paylaşıyorum, telefon görüşmesi yapıyor bu adam, bu adamın telefon görüşmesi yaptığı herkes PKK üyesi. Bunu PKK mı yaptı, ben bilmem. Göreceğiz; çünkü ben bunu biliyorum, PKK sadece kendisinin kontrol ettiği bir örgüt değil ki, paravan bir örgüt, Suriye tarafından defalarca kullanılmıştır, Şemdin Sakık’ın kitabında yazıyor. İran örgütü tarafından kullanılmıştır. MOSSAD tarafından kullanılmıştır. 5 bin 500 tane PKK’dan kaçıp itirafçı olan PKK’lıların söylemlerini söylüyorum sizlere. Ben bir Diyarbakırlı olarak cenazelerin Diyarbakır’a gelmesini üzüntü ile izledim. Ama Diyarbakır halkına teşekkür ediyorum, gerçekten barış sürecine katkıda bulundular. En azından bu iş provoke edilmemiş oldu. Dedi.
23/Ahmet İnan: Bütün bu konuşmalardan çıkardığım sonuç şudur galiba;
1-Şiddet devre dışı bırakılmalı,
2-İmralı süreci desteklenmeli,
3-AK Partinin uyguladığı açılım politikaları desteklenmeli,
4-Silahlar bırakılmalı,
Bu da gösteriyor ki DkMM barışa hazır, umarım bu süreç barışla sonuçlanır.
ÖNERİLER
Yok
ORTAK SONUÇ
-Hiçbir zaman ülkenin barışa bu kadar hazır olmadığı,
-Ne tür provokasyonlar olursa olsun bu barış sürecinin devam etmesi gerektiği,
-BDP ve Kandilin çok başlılık yerine Abdullah Öcalan ile yapılan müzakere sürecine katkı vermesi gerektiğine,
-Anadilin eğitimin yanı sıra eyalet siteminin güçlendirilmesi gerektiğine,
-Ulus devlet refleksleri yüzünden insan hak ve hürriyetlerinin önü kapatılmaması gerektiğine,
-Kürt sorunu daha kapsamlı olup İmralı süresi bu sorunun çözümü için yeterli değildir. 90 yıllık sorunu son 30 yılın aktörleriyle çözemezsiniz. Gerçeğine vurgu yapıldı.
DEĞERLENDİRME
İLETİŞİM
SİVİL TOPLUM İLE
Yaklaşık 210 STK ya da kişilere mail gönderildi. 10 kadar STK ziyaret edildi, 15 kişi telefonla arandı.
MİLLETVEKİLLERİ İLE
Milletvekillerine hatırlatma metni gönderildi, telefonla arandı. AK Parti ve BDP İl Başkanlıkları ziyaret edildi.
MEDYA İLE
50 medya kuruluşuna toplu mail atıldı, 5 medya kuruluşundan 8 kişi katıldı.
SONUÇLAR
Genel konuya ilişkin video gösterildi.
DEĞERLENDİREN KİŞİ
DiyarbakırkMM Girişimcisi: Eyüphan Kaya