YER: Bursa Büyükşehir Belediye Meclis Salonu
Tarih: 11.11.2011
KATILIMCILAR
Dernek, Vakıf ve Girişimler
1- Özgür Düşünce Platformu Uludağ Üniversitesi ( İsmail Kılıç – üye )
2- Genç siviller ( Murat Fırat- üye )
3- Diyarbakırlılar Derneği ( Şehmus Seviş- Başkan )
4- Avrasya Gençlik Federasyonu ( Mehmet Öztürk- üye, Emre Köylü-Başkan)
5- KAMUHİZDE(Kamu hizmetleri Derneği) ( Ömer Küçükkaya – Başkan )
6- Çağdaş eğitim kooperatifi (Mustafa Özçelik – Başkan)
Sendikalar
Katılım olmadı.
Meslek Odaları
1- Mimarlar odası ( Nizamettin Kaya- Başkan )
2- İnşaat mühendisleri odası ( Necati Şahin – Başkan)
Kanaat Önderi ve Bireyler
1- Mehmet Çağan Irmak
2- Samed Koç
Gözlemciler
1- Ak Parti (Ömer Bay- Osmangazi ilçe başkan yardımcısı)
2- Has Parti (Ali Mollasalih- Başkan,Hasan Yıldız-Üye)
Katılan Milletvekilleri: Aykan Erdemir – CHP Milletvekili
Belediye Başkanları: Yıldırım Belediyesi (Özgen Keskin – Başkan)
Mesaj Yollayanlar: Olmadı.
Diğer Katılımcılar: Halktan 10 izleyici katıldı.
Medya: İhlas Haber Ajansı
Moderatör: İsmail Hakkı Edebali ( İnşaat mühendisi )
Konular:
Genel Konu: Türkiye DEPREM’lere ne kadar hazır?
Yerel konu: Van Depremi (7.2) ilimizde olsaydı neler olurdu?
Konuşanlar:
1/ Şehmuz Seviş: Van'daki deprem bizlere acı bir gerçeği hatırlattı.
Deprem Vergisi adı altında toplanan vergilerin başka yerlere harcanması beni çok şaşırttı. Bana göre demokratik bir ülkede böyle şeylerin olması mümkün değil.
Depre bölgesinde kızılay ve diğer bütün sivil toplum örgütleri acının dinmesi ve sıkıntıların giderilmesi için çalışmalarda bulunuyor. Fakat bunları yaparken dikatli olmak lazım. Dünden bugüne kardeşçe yaşanan bu topraklarda ırkçılığa prim vermemek lazım. Şükür kİ bunu yapanların sayısı az. Depremden hemen sonra yetkililer yaptıkları açıklamalara dikket etmeliler. Anlık ruh haliyle yapılan açıklamalar daha büyük olaylara sebeb olabilir ve oluyor. Valilik ve yerel yönetimler de dikkat etmeleri gereken kurumlardır.
2/ Ali Mollasalih: Depremden sonra konuşulanları depremden önce konuşmalıyız. Ben CHP'nin Erciş'in il olması popilizmini yanlış buluyorum. Bu konular siyasetin önüne geçmeli. Depremden sonra hayatta kalanların neler yapabileceğini konuşmalıyız. Depremden sonra gidilecek yerler bilinirse her şey çok daha iyi kordine edilir. Binalar sağlam ve ruhsatlı olmalı ama yerle bir olduğunu gördüğümüz bnaların birçoğu imar sahibi. Şu anda hiçbirimiz bir depreme hazır değiliz.
3/ Mustafa Özçelik: Marmara depreminden sonra bir bakan şöyle demişti: ' Vatandaş bina alırken fayansına, boyasına bakıyor; kolonuna kirecine baksana.' Bu sorumluktan kaçmanın bir şeklidir. Vatandaş her şeyin eğtimini almak zorunda değildir. Vatandaş devlete güvenmek zorundadır. Vatandaşı bakan azarlayamaz, vatandaş seçtiği yöneticiye güvenmek zorundadır. Halen aynı zihniyet devam etmektedir. Bir bakan 'Başka depremler olmayacak' diyebiliyor. Vatandaş duyarlı ama kendisini yönetene güveniyor. Vatandaş duyarlı ama korkuyor. Her şeyin tepeden inme bir şekilde dayatıldığı bu ülkede vatandaş çözüme giremiyor. ' Ben yaptım, oldu.' anlayışından bu ülkenin kendini kurtarması lazım. Depremden kendini koruyamayan kesim ekonomik anlamda sıkıntısı olan kesimdir. Ben toplumdaki yönetici ile yönetilenin ilişkisinin yanlış olduğunu düşünüyorum.
4/ Nizamettin Kaya: Ulusal düzeyde deprem programı hazırlanmalı. Türkiye'de müteahitlik yapma koşulları değiştirilmeli. Yapı denetim konusunda bir değişim olmalı. Denetim firmasını insanlar seçiyorsa yanlışlıklar ve pazarlıklar olacaktır. Uzmanlığa dayalı bir sistem oluşturulmalı. Şu anda temel sorun mevcut yapılarla ilişkili. Bu yapılardan biri ruhsatlı yapılar, ikincisi kaçak yapılar. Ruhsatlı yapılar incelenmeli ve yapılan inceleme sonucunda yapılması gerekenler acil bir şekilde yapılmalı. Kaçak yapılarda tehlike çok daha büyük burada uzmanların bulunması lazım. Sağlam yapılacak yeni binalar yaşam alanlarını daraltmamalı. Yanlışlar yapmadan, süreci sağlıklı yürütmeliyiz.
5/ Hasan Yıldız: Deprem öldürmez, yapılar öldürür diyoruz ama sağlam yapılar yapmıyoruz. Vatandaş güvenli ve ruhsatlı yapılarda oturmak ister ama devlet bunun önündeki enn büyük engeldir. Vatandaşın sırtına çok fazla ruhsat parası yükleniyor. Yapı denetim kurumlarını denetleyen bir kurum oluşturulmalı. İmar planları belediyelerde yapılıyor, bu planlar belediye başkanına yakın düşün siyasi düşünceye sahip insanlar tarafından oluşturuluyor. Bu durumda imar planları gelen belediye başkanına göre değişiyor. İmar planları kontrol mekanizması olan belediyenin elinden çıkarılmalı. Devlet belediyenin elinden kontrol mekanizmasını alırsa imarlar üzerinde bu kadar değişiklik olmaz. Beledye’nin elinde denetleme yetkisi olsun ama imarlar üzerinde herkesin görüşü olsun. Bursa bir deprem anında Van'dan, Muş'tan, Gölcükten daha iyi bir durumda olmayacak.
6/ Necati Şahin: Devletin de milletin de doğal afetlerde gizli bir ajandası var. Enkazdan çıkartmada dünya ortalamasının üzerindeyiz. İlk defa bir başbakan binalardan söz etti, bize göre en çılın proje bu. Bursa deprem bölgesidir, bunun dışında da birçok problemi var. Bursa için özel kentsel dönüşüm yasası çıkarılmalı. Aslan yaşlı ve güçsüz olan avı avlar, deprem de aslan gibi güçsüz ve yaşlı binaları yıkar. Değişen deprem yönetmeliğini göre yapılan binalar sağlamdır. İnsan hayatını değeri anlaşıldığında çok daha kaliteli binalar oluşturulur. İnsan merkezli ve maddi kayıplarımızın %10 kadar para harcayarak daha dayanıklı binalar yaparız. Betonun 100 yıl sonraki durumunu bilemeyiz bunun için bu binalarda mutlaka inceleme yapılmalı.
7/ Özgen Keskin: Deprem bir realitedir, bundan kaçış, bunu önlemek mümkün değil. Çözüm için öneriden çok birbirimizi suçlamakla meşgulüz. 99 depremine göre daha hazırlıklıydık ama yeterli değiliz. Van için herkes tek yürek oldu ama yine de eksiklikler vardı. Depreme hazırlık için Yıldırım Belediyesi olarak birçok şey yaptık ama yeterli olmadığının farkındayız. Yıldırım Belediyesi olark depreme hazırlık için: Birçok kentsel dönüşüm yaptık. Yıldırım'da plansız olan 17 mahalleyi planlı hale getirdik. Her mahallede deprem depoları yaptık. mahalle bu konuda eğitiliyor. Yapı denetim konusunda sıkıntılar var. Birbirimizi suçlamayı bırakıp yapabileceklerimizi bakalım. Ben evlerinize girin diyen devlet görevlisi duymadım.
8/ Aykan Erdemir: Yeni yapıların eskilere göre sağlam olduğunu iddia edemeyiz. Kaçak binaların, ruhsatlı binalara göre daha sağlam olduğunu belirtemeyiz. Deprem daha çok varlıklıları vurdu. Deprem, depreme organize olamayanları vuruyor. Sorumluluk hepimizin; öncelikle devletin, yerel yönetimlerin ve vatandaşların. Kaçak binaları yaratan sadece maddiyat değil, bilincin de bunda etkisi var. Bursa deprem için hazır değildir ortada kolektif bir sorumluluk var. Temel sorumluluk devletedir. Sorumluluk vatandaşın değil devletindir. Gelin deprem için alınan vergileri depreme hazırlık için kullanalım. İnsani gelişim endeksimiz 90. sıralarda, ekonomik endeksimiz 17. sırada. Hiçbir ülkede ekonomi ve insani gelişmişlik arasında bu kadar uçurum yoktur. Bu iki endeks arasındaki uçurum kapatılmadan depremlerle başedilmez. depremlerde can kaybı olmasın istiyorsak insani gelişmişlik endeksimizi yükseltmeliyiz.
Ortak Sonuç: Daha fazla katılımı sağlanmalı
DEĞERLENDİRME
İletişim
Sivil Toplum İle
30’den fazla sivil toplum kuruluşuna mesaj ve mail yoluyla duyuru yapıldı. Katılım göstermeyen gruplara özel olarak tekrardan rica edildi. Onlara yakın insanlardan da o grupları davet etmelerini rica ettik. Ama yine bir sonuç alamadık.
Milletvekillileri ile, İl başkanları aracılığıyla Millvekillere ulaşmaya çalıştık, Ak Parti’den herhangi bir vekil katılım sağlayamadı. Bursa CHP millet –vekili Aykan Erdemir toplantımıza katıldılar.
Medya ile, E-posta ve cep mesajları yolu ile Bursa’daki medya yetkililerine mesaj atıldı.
Katılımcılar ile, E-posta, cep mesajları ve yüz yüze görüşmelerde kendilerine bilgi verildi.
Sonuçlar, Mutfağın yolladığı videolar izletildi. Türkiye’nin Bursa’nın gerçeği göz önünde bulundurularak deprem konuşu tartışıldı
Değerlendiren kişi
Emin İLERİ ( Bursa Küçük Millet Meclisi Hamalı )